Vitrin Güzel atlar ülkesi Kapadokya

Güzel atlar ülkesi Kapadokya

21.10.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Güzel atlar ülkesi Kapadokya

Güzel atlar ülkesi Kapadokya


Deniz ve güneşle işimiz bitti. Ama yerimizde durmamız gerekmiyor. Türkiye’de her mevsim gezilecek bir yer var. Şu sıralarda Kapadokya çok gözde. Hâlâ görmediyseniz sonbaharı burada değerlendirin


       Dillere destan Kapadokya’nın neresi olduğunu tam olarak kimse bilmez. Burası aslında Nevşehir, Niğde, Aksaray arasında kalan bölgenin adı. Güzel atlar ülkesi anlamına gelen bu ismi bölgeye Persler vermiş. Kapadokya deyince herkesin aklına peri bacaları gelir. Benim de aklımda bu vardı ve oraya giderken sadece peribacası için niye üç gün gerekiyor diye düşünmeden edemedim. Tabii yanıldığımı anladım, emin olun daha fazlası var. Ama bu merakınız size pahalıya mal olacak. Niye mi? Bir kere uzun bir yolculuk sizi bekliyor. Bir turla gidiyorsanız yoğun gezi programı bölgeye ulaştığınız sabah saatlerinden itibaren başlıyor.“Ne yorgunluk ne uykusuzluk beni bu geziden mahrum bırakabilir" diyorsanız isabetli bir karar vermiş olursunuz. Öyleyse size Kapadokya gezisi için ön bilgi verebiliriz.
       Bölgeye ulaştığımızda ilk durağımız Göreme Açık Hava Müzesi. Müze bir vadi içindeki küçüklü büyüklü çok sayıda kilise, mahzen, manastır, mezar odaları ve keşiş yemekhanelerinden oluşuyor. Kiliselerin çoğu ne yazık ki tahrip olmuş, freskleri yok olmaya yüz tutmuş. Bu yüzden kiliselerin içinde bazı önlemler alınıyor. Mesela fotoğraf çekmek yasak. Şimdi enerjinizi toplamanız gerekiyor çünkü Uçhisar Kalesi’ne çıkacağız. Doğal bir kale olan Uçhisar Kalesi’nin tepesinden müthiş bir manzara seyretmek istiyorsanız biraz(!) merdiven çıkmanız gerekiyor. Çok enerjiye ihtiyacınız olan diğer bir yer de Ihlara Vadisi. Melendiz Çayı boyunca uzanan bu vadinin uzunluğu 10 kilometre, derinliği ise 80 metre. Bu kanyon vadiye ulaşmak için en iyi yol vadiye tepeden bakan lokantanın yanındaki merdivenlerden inmek. Orası da neresi demeyin gidince göreceksiniz. Merdivenleri saymaya kalkmayın kafanız karışabilir. Kanyonun her iki yanında kayalara oyulmuş 100 kadar kilise bulunuyor. Burada çok güzel fotoğraflar çekebilirsiniz. Bir de Derinkuyu Yeraltı Şehri var ki sormayın... 8 kattan oluşan bu yeraltı şehri yerin 40 metre derinliğinde. Hıristiyanlığın yayılma zamanlarında yapılmış ve o zamanlar 20 bin kişi burada yaşıyormuş. Derinkuyu’ya hayran kalacaksınız ama bir uyarı daha; dar alan fobiniz varsa girmeyin.
       Gelelim Peribacaları’na... Peribacaları’nın en iyi görülebildiği yer Avanos. İnsan eli değmeden varolan bu oluşumlar karşısında heyrete düşeceksiniz. Peribacaları’na dikkatli bakarsanız bazı figürler de yakalayacaksınız. Bu oluşum 60 milyon yıl öncesine dayanıyor. Peribacası adını da halk takmış. Tabii bunun bir hikayesi var. Hikayeyi anlatmıyorum orada dinlersiniz. Daha sonra bu doğal oluşumlara insan eli değmiş ve kayaların içinde yerleşim yerleri kurulmuş. Kaya içlerine kiliseler oyulmuş, yeraltı kentleri oluşturulmuş. Bunlar da 9 bin yıl öncesine dayanıyor.

       Bunları yapın
       Kapadokya gezisinden ünlü Ürgüp şarap mahzenlerine, çanak - çömlek ve halı atölyelerine uğramadan ve meşhur Kuzu Gecesi’ne katılmadan dönmeyin. Üç gün süren bu geziden size kalanlar derin tarih bilgisi, doğaya duyulan hayranlık ve keyifli bir yorgunluk.

       Turlar
       Yukarıda saydığımız bütün yerleri hakkını vererek gezebilmeniz için size tavsiyemiz bir tur şirketi vasıtasıyla gitmeniz. Tur şirketleri tarafından hazırlanan programla bölgede hiç bir yeri kaçırmadan gezebilirsiniz. Ayrıca bölgedeki her bir oluşumun hikayesini de uzman rehberlerden dinleme olanağı bulabilirsiniz. Tüm turlarda 3 gün boyunca Göreme, Ürgüp, Derinkuyu, Ihlara Vadisi, Avanos ve çevresini içine alan geziler düzenleniyor.

Tur fiyatları













       Fiyatlar iki kişilik odalarda kişi başı olarak verilmiştir. Tüm turlarda yarım pansiyon otel konaklama, rehberlik hizmetleri, ulaşım ve çevre gezileri fiyata dahil.