Vitrin Mis kokulu tırnaklar

Mis kokulu tırnaklar

10.07.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:

Mis kokulu tırnaklar

Mis kokulu tırnaklar
Artık aseton kullanmadan çıkabilen, meyve kokuları yayan ve de kuruması için uzun dakikalar beklemeden sürebileceğiniz ojeler var. Üstelik istediğiniz renklerde...

Kadınlar yüzyıllardır vücutlarının çeşitli yerlerini boyayarak güzelleşmeye çabaladılar. Bunun için de teknoloji ve kozmetik sektörü gelişinceye kadar kök boya ya da kına gibi doğal maddeler kullandılar. Daha sonra kına ile boyanan tırnakların yerini ojeliler aldı. İlk zamanlar ojede çok fazla renk seçeneğimiz yoktu. Ancak zamanla matından parlağına, simlisinden parlatıcısına kadar geniş bir yelpazeye sahip olduk. Son beş yıl içinde de yılın moda renklerine göre mavi, yeşil, sarı, eflatun ve aklınıza gelecek tüm renkler kadınların tırnaklarını süslemeye başladı. Ancak şimdi ojeler farklı renk çeşitleriyle değil, sundukları kolaylıklar ve yeniliklerle dikkat çekiyor.
Oje kokusunu kimisi çok severken bazıları da nefret eder. Eğer siz de sevmeyenlerdenseniz bu yaz Avon tarafından çıkarılan Fruit - O - Mania isimli tırnak cilasını denemelisiniz. Çünkü bu oje, tırnaklarınıza istediğiniz rengi verirken aynı zamanda etrafa mis gibi meyve kokular yaymanızı sağlıyor. Çilek, üzüm, portakal, ananas gibi meyvelerin kokusunu yayan Fruit - O - Maina simli renkleriyle de tırnaklarınıza güzellik katıyor.
Oje dünyasında esen bir başka yenilik ise Lancome'un çıkardığı Vernis Zapping isimli oje. Bu ürün sayesinde canınız istediği zaman ojenizin rengini değiştirebilirsiniz. Üstelik asetona gerek kalmadan, zorlamadan tek bir tırnak hareketiyle tırnağınızdaki ojeyi çıkartabilirsiniz.
Oje sürmek özellikle de düzgün oje sürmek oldukça zordur. Tırnağın kenarlarına yayılarak sürülen oje kötü bir görüntüye sebep olur. Ancak Vernis Zapping'i sürerken istediğiniz kadar yayabilirsiniz. Çünkü oje kuruduktan sonra kenarlara taşan fazlalıkları tırnağınızın ucuyla kolayca çıkartabiliyorsunuz. Bu arada Vernis Zapping en klasikten en çılgına 12 değişik renk seçeneğini de size sunuyor.
Ojeyi sürdükten sonra önemli olan ikinci işlem ise kurutmadır. Bu süre zarfında asla tırnaklar bir yere sürülmemelidir. Kadınlar bu durumu çabuklaştırmak için yıllarca çeşitli yöntem denediler. Ojeyi sürdükten sonra soğuk su altına tutmak veya nefesinin yettiğince üflemek gibi. Ama artık bu tür zahmetlere de gerek yok. L'Oreal'in çıkardığı L'Express isimli oje ile 60 saniyede kuruyan tırnaklara sahip olacaksınız.

Püf...
  • Ellerinizin daima ipeksi bir yumuşaklıkta olmasını istiyorsanız kışın olduğu kadar yazın da koruyucu ve besleyici özellikleri olan bir krem sürmelisiniz. Kremi ellerinize ve parmaklarınıza masaj yaparak sürmeye dikkat edin. Guerlain, Valmont ve Neutrogena'nın el kremleri bu konuda size yardımcı olacaktır.
  • Tırnaklarınızın kırılmadan uzun süre kalmasını istiyorsanız sık sık kenarlarını törpüleyin. Ojenizin altına kalyon veya bir tırnak besleyici oje kullanın. Tırnaklarınızın hava alması için ayda en azından iki gün oje kullanmayın.
  • Bütün günün yorgunluğunu ayaklar çeker. Bu yorgunluğa karşı her gün ılık bir suyun içine suda eriyen aspirinlerden birkaç tablet atın. Hazırladığınız suya ayaklarınızı daldırarak yarım saat tutun. Bu hem ayaklarınızı dinlendirecek hem de ayaklarınızın altındaki ölü ve sertleşmiş derileri yumuşatacaktır. Yumuşayan ölü deriyi daha sonra fırça ve rende yardımıyla ayaklarınızdan kolayca söküp atabilirsiniz. Ayaklarınızın yumuşak kalması için de nemlendirici krem kullanabilirsiniz.
  • Bu sene el ve ayakta kısa ve küt tırnaklar çok moda. Renk olarak ise gündüz uçuk pembeler ve uçuk maviler kullanılıyor. Gece ise bordo, mavi siyah gibi koyular tercih ediliyor. Ayrıca tırnak üstüne ojelerle yapılan dövmeler ve desenler de bu yıl tırnaklara ayrı bir hava katıyor.

    Bakımsever
    Gülben Ergen: Kişisel bakımda en çok önem verdiğim konu el ve ayak bakımıdır. Özellikle bütün kış ayaklarımız kapalı yerde kaldığı için yazın açık ayakkabı ve terlik giyerim. Manikürümü ve pedikürümü hiç aksatmadan 15 günde bir yaptırırım. Ayrıca özel kremlerim vardır. Sürdüğüm ojeleri kesinlikle iki üç günde bir değiştiririm. Ayrıca giydiğim kıyafete göre de renk değişikliği yaparım. İnsanlarda da el ve ayak bakımına çok önem veririm. Bunun her şeyden önce sağlığımız açısından önemli olduğunu düşünüyorum.