"Puro keyifli ortamda içilmeli"

Davidoff'un Türkiye temsilciliğini yapan Uniform Genel Müdürü Kadir İshakoğlu, "Puroya özel bir zaman ayırmak gerekir," diyor.

Puroya ilgi ülkemizde de giderek artıyor. Ünlü puro firmaları da Türkiye'de mağaza açmaya başladı. Bunlardan biri, Davidoff. Geniş bir ürün yelpazesine sahip olan Davidoff'a ismini Zino Davidoff vermiş. 1924 yılında Güney Amerika'ya yaptığı ziyaretten döndükten sonra, daha önce babasının açtığı tütün dükkkanında çalışmaya başlayan Zino Davidoff bu ziyaretlerinde tütünle ilgili tüm incelikleri de öğrenmiş. Özellikle puroyu muhafaza etmekle ilgili çalışmalarıyla Avrupa'da isim yapan Davidoff 1946 yılında kendi adına bir "Chateaux" serisi ile büyük sükse yapmış. 1970 yılında Ernst Schneider'a birleşmeyi teklif etmesiyle de ürün yelpazesi genişlemiş.
Markanın Türkiye'ye nasıl geldiğini ise Uniform Genel Müdür'ü Kadir İshakoğlu şöyle anlattı: "1984 yılından beri Uniform olarak Davidoff ürünlerini pazarlıyoruz. 1992 - 1993'ten beri de istanbul'da bir mağaza açma düşüncemiz vardı. Ancak Tekel'in birtakım ithalat müsadelerinde sorun çıkarması bizim bu açılışı yapmamızı erteledi. Fakat geçtiğimiz yıl Davidoff'un 41. mağazasını İstanbul'da açtık. Şu anda dünya üzerinde 42 tane Davidoff mağazası var. Bunların hepsi de dünya metropollerinde bulunuyor."
Davidoff'un ürettiği ürünlerde en çok önem verdiği konunun kalite olduğunu söyleyen Kadir Bey, daima her şeyin en iyisi ve en kalitelisi felsefesinden yola çıktıklarını söylüyor. Bunun için de özellikle puronun kaliteli bir şekilde kalması için saklanmasında gerekli şartların oluşması gerekiyor. Davidoff'un bu konuda da ürettiği özel kutular sayesinde içine konulan puroyu uzun yıllar muhafaza edebiliyor. Bunun dışında Davidoff'un deri ürünleri çok kaliteli kuzu derisinden üretilirken, kadınlara yönelik sigara ağızlıkları, pipolar, çakmakları Davidoff mağazalarında bulabiliyorsunuz.
Türkiye'de puronun son beş yılda patlama yaptığını söyleyen Kadir Bey sözlerine şöyle devam etti: "Puro maalesef bazı kimseler tarafından sigara gibi algılanıyor. Sigarayı nasıl refleks halinde içiyorlarsa puroyu da o tarzda içmeye çalışan insanları üzülerek görüyoruz. Ama bunun yanında puroyu bilerek, hissederek, onun keyfini çıkartarak içen insanlara da rastlıyoruz. Bu konuda Zino Davidoff'un 'Puroyu içerken puroyla bir felsefe, bir ayin yapın' diye bir sözü var ki bu çok önemli. Puroyu günün herhangi bir saatinde farkında olmadan içmek yerine iyi bir yemekten sonra keyifli bir ortamda içmek herhalde daha büyük bir haz verir. Puroyu içerken ona zaman ayırmak gerekiyor. Bütün zaman dilimleri için çeşitli büyüklüklerde purolar bulunuyor. Neyin ne zaman içmesi gerektiğini bilmiyorlar ama zamanla bu kültür de oturacaktır. Zaten biz de mağazamıza gelen müşterilere bu konuda sohbet etmeyi seviyoruz. Zaman zaman yurtdışından çeşitli danışmanlar geliyor." Şimdiye kadar mağazaya gelen müşteriler arasında en ilginç olanı cezaevinden yeni çıkmış bir erkekmiş. Televizyonda Davidoff'u görünce, çıktığında ilk iş olarak kendine puro alacağını söylemiş. Gelip almış da.