Can Dündar

Can Dündar

candundarada@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

2004'ün kasım ayıydı.Amsterdam'a "çokkültürlülük" üzerine bir konferansa gitmiştim.Eray Ergeç'le orada tanıştım.Elinde bir dosya vardı; dosyada bir geminin fotoğrafları, belgeleri... Tesadüfen 1926'nın Hollanda gazetelerinde Karadeniz gemisinin Amsterdam'ı ziyaretine dair haberler okumuştu. Merak edip gemiyi araştırmış ve çok ilginç bulgulara ulaşmıştı.Heyecan içinde anlatıyordu:***Fikir, dönemin Ticaret Bakanı Ali Cenani Bey'e aitti. Ali Cenani Bey, yeni cumhuriyetin ve Türk ihraç ürünlerinin yurtdışında tanıtılması amacıyla bir seyyar sergi düşünmüştü.Avrupa limanlarını gezecek bir gemi bu işi üstlenemez miydi?Konu Meclis'te tartışıldı: "İhraç edecek ne var"dı ki? "Zaten Hazine'de para yok"tu. "Ancak 15 bin lira ayrılabilir"di. Dosya Köşk'e gelince Mustafa Kemal Paşa projenin tanıtım değerini hemen kavradı.Türk inkılabını film yapsın diye Münir Hayri'yi Almanya'ya, İtalya'ya rejisörlük eğitimine gönderen o değil miydi?İnkılabı sahneye konsun diye Faruk Nafiz'e eser sipariş eden o değil miydi?Talimat verdi: Bütçeden projeye 100 bin lira ayrıldı. İstanbul Ticaret Odası da 500 bin lira koydu ve hazırlıklar başladı.***Yolcu gemisi Karadeniz, tersaneye çekilip baştan aşağı yenilendi, içine sergi salonları konuldu, yerler halı kaplandı, tavanlar oymalarla süslendi.O dönem Türkiye'nin ürettiği her şeyden seçme örnekler özel aydınlatmalı tezgâhlara yerleştirildi:Kütahya çinileri... Hacı Bekir lokumları... Hereke kumaşları... kehribar... sigara.. tiftik...Bir başka köşede Sanayi-i Nefise mektebi talebelerinin yaptığı resim, heykel ve biblolar...Her ürün için 4 dilde etiket bastırıldı, logo, broşür ve afiş hazırlandı, Gemide yeni Türkiye'nin yeni yüzleri de bulunacaktı:Milletvekilleri, yazarlar, gazeteciler, sanatçılar...Gemiyi gezeceklere refakat etmesi için, lisan bilen Robert Kolej talebeleri...Bir de 47 kişilik Riyaset-i Cumhur orkestrası...Yüzen sergi Haziran 1926'da 285 yolcuyla yola çıktı.3 ayda 10 bin mil yol kat edecek, İspanya'dan Fransa'ya, İngiltere'den Hollanda'ya, Almanya'dan Rusya'ya kadar 12 ülkede 16 limanda konakladıktan sonra geri dönecekti.***Eray, Karadeniz'in macerası belgesel olsun istiyordu.Hollanda dönüşü, bu 1926 model halkla ilişkiler seferberliğini en iyi anlayabilecek insana, Sibel Asna'ya anlattım.Asna büyük heyecanla el attı konuya...Ve tam 2 yıl sonra, geçen hafta Osmanlı Bankası müzesinde "Karadeniz: Seyr-i Türkiye" belgeselini izledik.Belgeseli Garanti Bankası ve Hollanda Kültür Fonu desteklemiş, Soner Sevgili yönetmiş, müziklerini Emre Irmak bestelemişti.Karadeniz'in uğradığı her limandan görüntüler toplanmış, kaptanın seyir defterine ulaşılmış, gerçekten kıymetli bir arşiv ortaya çıkarılmıştı.Müzede açılan "Ulusu Tasarlamak" başlıklı bir sergiyle de Karadeniz'i tasarlayan akıl, devrin siyasal iklimi içine yerleştirilmişti. Emeği geçenleri kutluyorum.Karadeniz'i seyredin ve 1926'nın vizyonunu bugünle kıyaslayın. 80 yıl sonra hem geminin hem idealinin geldiği nokta sizi düşündürecek. can.dundar@e-kolay.net Karadeniz gemisinin adını ilk kez Hollanda'da duydum.