Dilek Gappi

Dilek Gappi

dilek.gappi@dogangazetecilik.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Tarih 2005 yılıydı.
Ahmet Piriştina’nın ani ölümü İzmir’i yasa boğmuş, Aziz Kocaoğlu başkanlığının daha ilk yılını yaşarken, kucağında, büyük bir organizasyon bulmuştu. UNIVERSİADE (Dünya Üniversiteler Arası Yaz Olimpiyatları) ile 150 ülkeden 7 bin 500 üniversite öğrencisi ağırlanacak, dünyanın gözü İzmir’de olacaktı.
Organizasyon gözüne yapılamaz gibi gelmedi ama bütçesi kaldırılamaz geldi.
Hükümete başvurarak, organizasyonların yürütmesinde destek istedi.
Hükümet “hay hay” dedi, “yapamıyorsanız güçleri birleştiririz.”
Sonrası malum.
* * *
Üniversite oyunlarına Hükümet desteği kritik bir isimle birlikte geldi. Seçimlerde Ahmet Piriştina’nın AKP’den rakibi olan Taha Aksoy, Hükümet temsilcisi olarak atandı.
Çiçeği burnunda başkan Aziz Kocaoğlu’na yaptığının doğru olmadığını söyleyen çok oldu. Aziz Kocaoğlu emin konuşuyordu,
“Olmaz, kullanmazlar. Devlet de böyle kapsamlı bir organizasyona destek vermeli.”
* * *
Oldu, kullandılar...
Kadere bakın ki, olimpiyat organizasyonundaki çalışma arkadaşı, 2009 yerel seçimlerinde bu kez kendi rakibiydi.
Aksoy’un tüm seçim propagandasında kullandığı ilk cümle şu oldu:
“Üniversite olimpiyatlarını bile yapamadılar, biz tamamlamak zorunda kaldık.”
Sonuçta kentin spor altyapısı yenilenir, birçok tesis kazanılırken, kusuru az, itibarı bol bir organizasyona imza atıldı. İzmir kazandı.
* * *
Yıllar geçti, dönen devran benzer bir sahneyi yine karşımıza çıkarıyor şimdi.
80 kilometrelik Aliağa-Menderes hattı 2011 yılı sonunda tamamlanmış olacak. Geç oldu, pek güç oldu ama İzmir nihayet geri sayım sürecine de girdi.
Ara arterler aklımıza geldi.
Üçkuyular-Narlıdere, Üçyol-Tınaztepe ve Halkapınar-Otogar hatlarının yapımını konuşur hale geldik ki, Başkan, geçmişi anımsatan bir açıklama yaptı: “Ulaştırma Bakanlığı’na başvuruyorum.”
Başkan’a bu kez biraz da Hükümet’in 2011 bütçesinde yaptığı düzenleme cesaret verdi. Hükümet, özellikle İstanbul ve Ankara’da tıkanan metro inşaatları için Ulaştırma Bakanlığı’na sınırsız bütçe sağladı.
* * *
Geçmişte, politik risk yaratma ihtimaline karşın Hükümet’ten destek istemekten çekinmeyen Aziz Başkan şimdi bu desteği istemekten tabii ki çekinmeyecek.
“İstanbul ve Ankara’daki metrolar nasılsa aynı siyasi torbada değerlendirilecek” diyerek sessizce harekete geçilirken, İzmir’de, “Bak yine yapamadılar, topu bize atıyorlar” naralarıyla metro polemik meselesi haline getirilmemeli.
Bu talebi “siyasi sakız” yapmaya kimsenin hakkı yok. Aksine İzmir için bir fırsat yakalanması adına birlikte mücadele etmeli.
Şurası net; eğer Hükümet isterse tüm yasal zorluklar aşılır, Ulaştırma Bakanlığı, 2012 bütçesine bu kez İzmir’in hatlarını koyabilir.
* * *
Ki Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım da Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda yeşil ışık yaktı. “Resmi başvuru yapılsın değerlendirelim. Bakanlar Kurulu’nda prensip kararı alma aşamasındayız. İzmir’in talepleri resmen bize ulaşırsa gerekli değerlendirmeyi yaparız” diyor Bakan Yıldırım.
O zaman hepbirlikte, “Hemen şimdi” demeliyiz.
Binbir zorluğa rağmen metroyu tamamlamaya çalışmak İzmir’in suçu olmamalı. Ne yani, Kocaoğlu Üçyol-Üçkuyular’ı yarım bırakıp, ödenekleri yeni hatlar için mi kullansın ?
Kaldı ki bu hatlar da, yeni hatlar değil aslında. Ana arterlerle ilişkili ertelenen hatlar.
Başkan Kocaoğlu, bu konuda haklı.
Eğer kentler arasında ayrımcılık yapılmıyorsa şimdi tam sırası...
Ve tabii, gel de üzülme...
Dünya kentleri, metrolarını
100 yıl önce tamamlamışlar, bakın biz hala neleri konuşuyoruz...

Ödenek kısıntısı olmayacak
Hükümet, 2011 bütçesinin yatırım harcamalarını düzenleyen 15’inci maddesine yapılan bir eklemeyle, Ulaştırma Bakanlığı’na ödenek kısıntısı yapmama kararı aldı. Bakanlık, 7 metro hattını tamamlayacak. Buna göre Ankara’da; “Kızılay- Çayyolu”, “Batıkent- Sincan/Törekent” ve “Tandoğan- Keçiören” metroları yapılacak. İstanbul’da ise; “Üsküdar -Ümraniye- Çekmeköy”, “Bakırköy İDO Sahili-Bağcılar (Kirazlı)”, “Kabataş -Beşiktaş- Alibeyköy- Mahmutbey” ve “Bakırköy- Beylikdüzü” metrolarını tamamlayacak.