Dr. Jan Klod Kayuka

Dr. Jan Klod Kayuka

jan.klod@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Tıp dilinde ‘Spinal Stenoz’ denilen kanal darlığı, omuriliği çevreleyen kemik ve bağ dokusunun kireçlenmeye uğrayarak, bası oluşturması durumudur. Genellikle 55 yaş üzeri kişilerde görülür. Eğer doğuştan darlık varsa, daha erken yaşlarda ortaya çıkabilir. Kadınlarda erkeklere göre, daha fazla rastlanır. Daha çok bel bölgesinde görüldüğü için ‘bel bölgesi kanal darlığı’nı inceleyeceğiz.

BEL FITIĞIYLA KARIŞAN  HASTALIK

Omuriliği, sağ ve sol bacaklara giden sinirlerin üzerini örten ve dış etkilerden koruyan ‘ligamentum flavum’ denilen bir bağ dokusu vardır. Bu doku, yaşlanmayla veya kemik erimesine bağlı kireçlenmeyle kemikleşir ve omuriliği sıkıştırarak bası yaratır. Böylece her iki bacakta ağrı, yanma, karıncalanma ve yürüme güçlüğü izlenir.

Haberin Devamı

Kişi, kısa bir mesafe yürümeye çalışsa bile sık sık durup dinlenme ihtiyacı hisseder. Otururken vücudunu öne doğru eğer, ancak böyle rahatlar. Hastalık ilerlerse, bacaklarındaki uyuşukluk ve yanmalar gece hastayı uyandırır. Uyandığında bacaklarını bir kütük gibi ağır hisseder. Sık sık kramp sorunu yaşar. Kanal darlığının en ileri aşamalarında, uzun süreli bası ve sinir hasarı nedeniyle, idrar kaçırma olabilir.

Yürüme mesafesi kısalır

Bel fıtığıyla bel kanal daralması birbirinden farklı hastalıklardır. Bel fıtığında bacağa giden sağ veya sol tek bir sinir sıkışırken, bel kanalı daralmasında bacağa giden tüm sinirler sıkışır. Yani her iki bacakta birden uyuşma olur. Bel fıtığında bacak ağrısı ön plandayken, kanal daralmasında bacaklarda uyuşma ve yürüme mesafesinde kısalma ön plandadır. Bel fıtığı daha çok genç ve orta yaşlarda, kanal daralması ileri yaşlarda görülür. Kanal daralmasında dinlenirken hasta tamamen normal hisseder, oysa bel fıtığında ağrı istirahatte ve gece bile devam eder.

Kanal daralmasının en dramatik yönü, tablonun genelde ilerleyici olmasıdır. Hastaların hiç durmadan tek seferde yürüme mesafeleri her geçen gün kısalır ve ilerlemiş vakalarda evde bile bacaklar uyuşur.

Hasta hikayesi önemli

Hastaların fizik tedavi ve beyin cerrahisi uzmanı tarafından değerlendirilmesi gerekir. Dar kanal teşhisinde hikaye önemlidir. Yürüyüş şeklinin değişmesi, genellikle hastalığın ilerlemesi hakkında fikir verir. Ağrı ve uyuşuklukların ne zaman başladığı, hangi bölgelerde ağrı, kramp ya da uyuşma olduğu gibi bilgiler alınır. Ardından fiziksel ve nörolojik muayene yapılır. Hastanın refleksleri ve kuvveti ölçülür.

Haberin Devamı

MR ve tomografi isteniyor

Röntgen, tomografi ve MR, tanının kesinleştirilmesini sağlar. Bel omurgasının röntgeninin çekilmesiyle bu bölgede bulunan bel kayması, travmaya bağlı zedelenmeler, kırıklar ve tümörler görüntülenir. Tomografi ise kemik dokularda daha başarılı sonuçlar verdiğinden hastanın uygunluğuna göre tercih edilir. MR, tomografinin aksine yumuşak dokularda duyarlı olduğundan yine hastanın durumuna göre istenir. Böylece hastalığın teşhisi kanal çapı ölçümlemesiyle ortaya çıkar.

10 mm.’nin altında kalan kanal çapları için ‘kesin stenoz’; 10-12 mm. arasında kalanlar için ‘rölatif stenoz’ teşhisi konur. Stenoz, kelime anlamı olarak bir kanal ya da deliğin daralması anlamını taşır. Normal kanal çapı, 12 mm. ve daha fazla olarak belirlenmiştir.

Haberin Devamı

Teşhisin ardından genelde ameliyat dışı tedaviler verilir. Bunlara ‘konservatif tedavi’ denir. Bu yöntemlerle, lomber dar kanal düzeltilmez ancak daha ağrısız bir omurga sağlanır. İlaç tedavisi, ağrının yoğun olduğu ilk dönemlerde hastayı rahatlatır. Fizik tedavide omurga çevresi kasları güçlendirilir, daha sağlam bel ve kaslar amaçlanır. Omurgaya yapılacak iğneler, ağrının kontrolünde kullanılabilir.

Bu tedavilere cevap vermeyenler, mesane ve bağırsak kontrol bozukluğu olanlar, ayaklarda uyuşukluk, karıncalanma ve güç kaybı yaşayanlar, yürüme mesafesi azalan ve hayat kalitesi ileri derecede bozulanlar cerrahi tedaviye adaydır.

BOYUN KANAL DARLIĞI

Boyundaki kanal darlığının birçok nedeni olabilir. En sık görülenleri, doğuştan kanal darlığı, dokuların bozulması, omurgada dengesizlik, boyun fıtığı ve omuriliğin kanlanmasının kısıtlılığıdır. Hastalık, uzun zamanda yavaş yavaş ilerler. İlk belirti yürüme bozukluğu olabilir ve hastalar bu durumun boyunla ilgili olduğunu fark edemez. Ellerde halsizlik, uyuşma, yazı yazarken ve bilgisayar başı işlerinde beceri kaybı, avuç içi ve parmaklardaki güçsüzlük, bir şeyleri tutmada zorlanma, omuzlarda güç kaybı, omuzda ve sırtın üst kısımlarında, kolun bir tarafına ya da her iki kola yayılan ağrılar görülebilir.

1-Hastanın ciddi derecede şikayetleri varsa, ilk seçenek cerrahi tedavidir.

2-Eğer şikayetler ciddi derecede değilse, tıbbi tedavi ve gözlem gerekir.

3-Hastanın boyun hareketlerini kısıtlaması için yumuşak bir boyunluk verilir. Bu sayede ağrıları azalabilir.

4-Boyuna binen yükü hafifletecek hareketler, hastaya doktoru tarafından gösterilir.

5-Fizik tedavi faydalı olabilir.

6-Bazı durumlarda epidural kortizon enjeksiyonu yapılabilir.