Feyzi Hepşenkal

Feyzi Hepşenkal

feyzihepsenkal@mynet.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

CÜMLELER bildik, sözcükler tanıdık...
“Dünya piyasalarını sarsan kriz Türkiye’yi de etkilerken, özellikle tekstil sektörünün bu kriz ortamından nasıl etkileneceği merak konusu...”
Kriz... Türkiye... Tekstil sektörü...
Türkiye’nin ve özellikle tekstil sektörünün krizden nasıl etkileneceğinin merak konusu  olmasına gelince...
Maalesef  “merak etmeyin”  deme ihtimali, artık kalmadı.
Tam tersine.
Merak edin.
Hatta...
Endişe edin.
Krizi teğet geçirme derdine düşen, düştüğü hal yüzünden krizin yaratacağı tahribatı göremeyen, göremediği için insanların başına gelecek felaketlerden endişe etmeyen ve dolayısıyla gereken önlemleri alma becerisi ile basiretinden yoksun kalmış kim varsa...
Hepsine yazıklar olsun.
*   *   *
Bir tekstil fabrikasının sahibiydi... 575 bin liralık borcu vardı... İcra kapısına dayanmıştı.
İncinmişti yüreği, gururu kırılmıştı.
O sabah şoförüne, “Bünyamin hadi Çamlık’a gidiyoruz” dedi. Aliağa Şakran’daki, bir süredir kapalı olan Çamlık Restoran’a gittiler. Şoför Bünyamin’e bir zarf uzattı orada:
“Bunu fabrika müdürü Esin Bahar’a ver.”
Bünyamin fabrikaya döndü, Esin Hanım zarfı açtı, okudu ve telaşla; “Kalkın acele Çamlık’a gidiyoruz” dedi .
Krize karşı alınmakta geç kalınmış önlemler gibi 15 yıl beldesine hizmet için çırpınan, 1994 yılından 29 Mart 2009’a kadar üç dönem Yenişakran Belediye Başkanlığı yapan Zeki Şen’i kurtarmak için de çok geç kalınmıştı.
Zeki Şen çoktan, sağ şakağına kurşunu sıkmıştı.
Üç dönem, üstelik ANAP gibi sıfırı tüketen bir partiden başkan seçilmek için, insanın yöresinde gerçekten seviliyor olması gerekir. 29 Mart’ta seçimi kaybederken dahi, 2004 seçiminden fazla oy alması bunu kanıtlıyor zaten.
Hayat bazen çok acımasız oluyor.
Ne kriz teğet geçiyor, ne de kurşun!


Özel deftere özel muamele
MİSAK-I Milli Kulesi’ndeki Anıtkabir Özel Defteri’ni kimlerin yazıp, imzalayacağına artık ve mutlaka yeni bir düzen getirilmeli.
Devlet protokolündeki ilk sıralar...
Yani Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı, Başbakan, Genelkurmay Başkanı, Ana Muhalefet Partisi Genel Bakanı, Anayasa Mahkemesi Başkanı...
Ve yabancı ülkelerin devlet ile hükümet başkanları...
Tamam. Hepsi o kadar.
Aksi halde ne oluyor?
Anıtkabir Özel Defteri, dün olduğu gibi RTÜK Başkanı Zahid Akman’ın da önüne konuyor.
O bir yandan deftere, “..ilke ve  devrimleriniz yol gös-tericimiz olmaya devam edecektir” falan diye yazarken; ahali de, Frankfurt Savcılığı’nın Türkiye’ye gönderdiği ikinci dosyada, kendisi hakkında yazılan şu satırları okuyor:
“Meslek edinircesine yapılan dolandırıcılık şüphesi nedeniyle yürütülen soruşturma için ifadesinin alınması...”


Tek karelik tebessüm

Başkanın intiharı