Feyzi Hepşenkal

Feyzi Hepşenkal

feyzihepsenkal@mynet.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

ARKADAŞLARIN buluşup, konuşup, öpüşüp, koklaşmasından çok daha ileri bir iletişim ortamına dönüştü Facebook.
Gidiş o gidiş ki, yakında herkes filozof olacak.
Sayfalara yansıyan özlü sözler, ilginç ve önemli hikâyeler, hem insanların yüzüne gülücükler konduruyor, hem de düşündürüyor onları.
Özellikle de kadın erkek ilişkileri üzerine o kadar çok yazı paylaşılıyor ki, aklı olan, bunlardan ders almalı.
Örneğin nedir erkek olmanın avantajları:
1-İş toplantılarınız gece yarılarına kadar uzayabilir. “Bu iyi bir şey mi?” demeyin, bilenler bilir, harika bir şeydir.
2-Kafanızda 40 tilki dolaştırmak durumunda değilsinizdir.
3-Yüzünüzün “makyajlı” ve “makyajsız” olma gibi iki hali söz konusu olmadığından kimseyi hayal kırıklığına uğratmazsınız.
4- Kıyıda köşede bir fındıklı kurabiye tarifi bulundurmak zorunda değilsinizdir.
5- Her zaman yaptığınızdan farklı hiçbir şey yapmadan baba olabilirsiniz.
6- Kel bir erkeğin beğenilme şansı, kel bir kadınınkinden çok fazladır.
7-Yakışıklı olarak nitelendirilmeniz için gereken şartlar, bir kadının güzel sayılabilmesi için gereken şartların yüzde biri kadardır.
8-Kıvırarak yürümek zorunda değilsinizdir.
9- Eşinizin yaşça sizden küçük olması adettendir.
10- Her tuvalete girişinizde pantolonunuzu, külotlu çorabınızı, iç çamaşırınızı indirmek ve sonra sondan başlayarak hepsini birer birer kaldırmak zorunda değilsinizdir.
11- Göbek size oturaklı ve güvenilir bir hava verir.
Kadın olmanın avantajları ise şunlar:
1-Çalışıp çalışmamak paşa gönlünüze kalmıştır.
2-“Altıncı his” olarak adlandırılan fazladan bir hissiniz mevcuttur.
3-Yaşadığınız şehrin en büyük mülki amiri dahil, baştan çıkaramayacağınız hiçbir erkek yoktur!
4-Bir erkeğe değil gözle, elle sarkıntılık etseniz, alenen üzerine çıksanız bile sizden şikâyetçi olmaz, kimse size tacizci demez.
5-Renkten renge, şekilden şekile soktuğunuz saçlarınızla tekdüzeliğin canına okuyabilirsiniz.
6-“Kadınlar ağlamaz” diye bir laf eden olmamıştır, bu yüzden gözyaşlarınızı içinize akıtmanız gerekmez.
7-Dul maaşı alan bir erkek henüz hiçbir banka kuyruğunda görülmemiştir.
8-Nerenizi teşhir ederseniz edin “Sapık var!” diye bağıran olmaz.
9-28 yaşın altında iseniz (fiziğinizin mükemmel olması tercih sebebi ama şart değil) başarılı olamayacağınız hiçbir iş yoktur. Yeter ki aklınıza koymuş olun!
10-Cennetin ayaklarınızın altında olması için sadece 9 ay 10 günlük bir süreye ihtiyacınız vardır.
11-Tekstil sanayi, sizin için seferber olmuş durumdadır.
Şimdi bakın aynaya ve söyleyin:
İyi ki “kadın” mısınız, yoksa “erkek” mi?...

Facebook yılı


Tek karelik kadın ve erkek
Bilgisayarın cinsiyeti
ÖĞRETMEN sınıfta sormuş:
-Bilgisayar bir insana benzetilirse erkek midir, kadın mı?
Kız öğrencilere göre:
-Bilgisayar erkektir. Çünkü bilgisayarlar aslında sorunları çözmek için yapılmalarına rağmen ömürlerinin dörtte üçünü sorun yaratarak geçirirler. Daha da önemlisi bunlardan bir tane aldığınız an, biraz daha sabretmiş olsaydınız çok daha gelişmiş bir modeline sahip olabileceğinizi görüp pişman olursunuz!
Erkeklere göre ise:
-Bilgisayar dişidir. Çünkü onun mantığını yaratıcısından başka kimsenin anlaması mümkün değildir. Yaptığınız en ufak hatayı bile hafızasına kaydedip tekrar tekrar önünüze koyar. Ve bir bilgisayar aldıktan sonra fark edersiniz ki, asıl parayı ona gereken aksesuarlar için harcamak zorundasınız!

BLOG
AHMET ŞANLI: Feyzi bey, yeni yılın ilk yazısında çok önemli konulara parmak basmışsınız. Gerçekten bir yıl öncesine göre bile değil, son yıllarda iş, aş, caresizlik, umutsuzluk konularında ne değişti? Koca bir hiç.. Sizinde yazdığınız gibi, neye ve kime inananacağımızı bilemiyoruz artık. Griler kayboldu, bir şey ya siyah, ya da beyaz!
CEMİL IŞIK: Başkan Aziz beyin yazınızda sözünü ettiğiniz ankette en başarılı 5. belediye başkanı olması çok şaşırtıcı değil. Büyükerşen gerçekten birinciliği hak eden, Eskişehir’i bir avrupa kentine dönüştüren bir belediye başkanı. Ancak sizin de belirttiğiniz gibi, Aziz beyin Melih Gökçek’in altında kalması şaşırtıcı! Ama Ankara’ya hükümet desteğini de gözardı etmemek gerek. Ne dersiniz?