Dini kitapların KDV’si yüzde 1’e düşürüldü. Diğer kitapların KDV’leriyse hala yüzde 8-18 arasında seyrediyor. “Bunu unutmamak lazım” diyor ve diğer meselelere geçiyorum

Tanpınar bereketi
Gün geçmiyor ki, Ahmet Hamdi Tanpınar’la ilgili yeni bir kitap, yeni bir araştırma, bir konferans veya festival haberi çıkmasın! Ne mutlu ki, Tanpınar son yıllarda tekrar tekrar keşfediliyor. Şimdilerdeyse, ‘Tanpınar’ı Okumak’ adlı bir sempozyuma konu olmaya hazırlanıyor. Bilgi Üniversitesi’nden Süha Oğuzertem’in yürüteceği yedi haftalık seminerde, Tanpınar’ın kültür ve edebiyata bakışı, romanları, öyküleri ve şiirleri ele alınacak. Katılım ücreti 450 TL. Meraklıları kaçırmasın...

Haberin Devamı

Ahmet Ümit’in 4 altın kuralı
‘İstanbul Hatırası’ romanı geçen hafta Yunanca’ya çevrilen Ahmet Ümit, Enver Aysever’in programı ‘Aykırı Sorular’ın konuğu oldu geçen hafta. “İyi bir romanı belirleyen ölçütler nelerdir?” sorusuna verdiği yanıt öyle hoştu ki, buraya yazmadan edemedim: “1-İyi bir dil. 2- İyi anlatılmış karakterler. 3- İyi bir hikaye ve bu hikayenin iyi kurgulanması. 4- Hikayenin arkasında sosyal, psikolojik ve tarihi bir atmosfer yaratılması. Ama bazen bunların hepsi olsa bile bir roman, iyi bir roman olmaz. İyi bir roman için bir ‘büyü’ gerekir. Bu büyünün adı da ‘üslup’tur. Üslubun oturması zaman işidir. Ben iyi bir yazar mıyım, bunu kimse bilemez. 100 yıl sonra okunursam, iyi yazarım demektir.”

Kumbaracı50’yi takipteyiz
Kumbaracı50 de, diğer gruplar gibi tiyatro sezonunu açtı. Yıl boyunca hiçbir oyunu kaçırmak istemeyen müdavimleri için de ‘Sezonluk Kumbarakart’ını satışa çıkardı. 300 TL karşılığında bu karttan edindiğiniz takdirde, sezon boyunca Kumbaracı50’de sahnelenecek tüm oyunları ücretsiz izleyebileceksiniz. Öğrencilerse, ‘Öğrenci Kumbarakart’ı 40 TL karşılığında alıp, oyunları 10 TL’ye izleyecekler. Kumbaracı50, tiyatro gündemini belirleyen oyunlar sahneliyor. Vurucu, sert, yenilikçi gösteriler hazırlıyor. Bu kartlar, tiyatroseverlerin elinin altında olmalı.

Yedinci Gün bitmesin
İhsan Oktay Anar’ın ‘Yedinci Gün’ünü hala okumaktayım. Uzunca bir süre de bitirmeye niyetim yok. Çok nadir bir şarapmış gibi tadını çıkara çıkara, kendimi dinlendirerek okuyorum. Uzattıkça uzatıyorum. Neredeyse heceleyeceğim!
İnsan kendi dilinde yazılmış bu kadar güzel bir metinle, ömründe kaç kez karşılaşabilir?

Haberin Devamı

FiLMEKiMi’NDE EN iYi 5 FiLM

Eskiden Filmekimi daha mı heyecanlıydı dersiniz? Program açıklanır açıklanmaz, “Hangilerine gitsek?” diye uzun uzun düşünürdük. Şimdiyse, herhalde hızlı yaşayıp hızlı tüketmeye alıştığımız için, film ne kadar güzel olursa olsun, kimse bir akşamüstünde iki saatini sinemaya ayıramıyor. Neyse ki öğrenciler var, Filmekimi’nin asıl sahipleri onlar...
İstanbul’un en güzel geleneklerinden, en kıymetli festivallerinden birini ucundan yakalamak isterseniz, kendim için hazırladığım ‘mutlaka görülmesi gerekenler’ listesi size de yardımcı olabilir... Unutmayın, biletler 22 Eylül’de satışa çıkacak. Festivalse, 29 Eylül-7 Ekim arasında düzenlenecek.
1- ‘AŞK’
2- ‘MARLEY’
3- ‘TEPELERİN ARDINDA’
4- ‘ONUR SAVAŞI’
5- ‘DÜŞLER DİYARI’

Haberin Devamı

‘Aşk’, yönetmeni Michael Haneke’ye Cannes’da ikinci kez Altın Palmiye kazandırdı. Filmin kahramanları Georges ve Anne, 80’li yaşlarını sürmekte olan, birbirlerine bağlı, kültürlü, emekli müzik öğretmenleridir. Kendisi de bir müzisyen olan kızları yurt dışında yaşamaktadır. Bir gün, Anne felç geçirir. Aralarındaki sevgi bağı zorlanırken ölüme hazırlanırlar. Avusturya’nın Oscar adayı ilan edilen bu dram, merhametli olduğu kadar acımasız, gerçekçi ve yürek paralayıcı.