ÜNLÜLERİMİZİN SOSYAL MEDYAYLA İMTİHANI

İngiltere’de yapılan ve sosyal medyada ‘gıcıklık kriteri’ olan 10 maddelik listeyi, ünlülere uyarladım. Ama küsmece, bozulmaca yok; neticede en az birini ben de yapıyorum

1 Sporda fotoğrafını yayınlayanlar: Kadın-erkek fark etmiyor, vücudunu sergilemek isteyenler, “Aman da ne fit bir vücudum var” diyenler ve kesinlikle kendisini çok beğenenler koyuyor fotoğraflarını. Bu konuda Eda Taşpınar’ın eline kimse su dökemez. Hülya Avşar da var tabii ama o kendi spor salonunun reklamını yapıyor alttan alta.
2 Her yediğini paylaşanlar: Sanmayın ki sizinle lokmasını paylaşıyor. Öyle değil, takipçilerine fotoğrafını gösteriyor sadece. Şunu da yedim, bunu da yedim. En çok yemek fotoğrafı paylaşan ünlü galiba Gizem Özdilli. Ancak onun da ‘Gizem’in Mutfak Aşkı’ adlı bir yemek kitabı var. Herhalde asıl amaç yemek yemeye özendirmek, tariflerine dikkat çekmek. Yoksa insan sıyırdığı tabağın fotoğrafını bile niye paylaşır ki?
3 Merak uyandırmaya çalışanlar: Esrarengiz olma konusunda bir numaralı ünlü Sinan Akçıl. Her şeyi gizem. Yeni yaptığı şarkıların sözlerini de sanki birine mesaj görderir edasıyla sayfasına yazıyor. Kafasına bere takıp takipçilerine “Altından ne çıkacak?” diye soruyor. Bizi meraklar içinde bırakıyor.
4 Sürekli oyuna davet edenler: Oyun davetlerinin çoğunu oyun otomatik olarak takip listendekilere yolluyor. Sordum soruşturdum Işın Karaca’nın hesabından çok davet gidiyormuş ama bence onun bile haberi yok.

5 Çocuğuyla ilgili her anı paylaşanlar: Doğumundan ilk adımına, ilk dişinden ilk bezine bildiğimiz çocuklar var. Esra Erol, Gülben Ergen, Tuba Ünsal, Işın Karaca arasında karar veremedim. Çocuklarını neredeyse birlikte büyüttük. Bence kesinlikle öz teyzelerinden daha çok şey biliyoruz haklarında.

6 Özel hayatını deşifre edenler: Çok isim var ama bunu en manasızca yapan Yeliz Yeşilmen. Her anını, hatta o yetmiyor bazen hiçbir şey yapmadığı anını bile fotoğraflayıp takipçileriyle paylaşıyor. Fotoğrafların karta basıldığı dönemden dijitale geçtiğimiz günleri hatırlayın. Nasılsa bastırma parası vermeyeceğiz diye şak şuk her şeyi çekerdik ya; Yeşilmen şimdi o kafada.
7 Yaptıkları her seyahati etiketleyenler: Ece Erken. Kış ortasında Phuket’ten bikinisiyle bildiriyor ve gerçekten gıcık ediyor. Şaka bir yana, sırf seyahati değil, girdiği dükkanı bile etiketleyenler var. “I am at bıdı bıdı!” Niye? Gerçekten soruyorum niye? Bir insan her gün gittiği işyerini bile etiketler mi yahu? Bir gün “I am at cennet-cehennem”i de yazmaya çalışacaklar...
8 Katıldığı her etkinliği bildirenler: Nilgün Belgün, Doğa Rutkay, Demet Akalın. Liste biraz daha uzun aslında. Ama ne yapsınlar, takipçileri de onlardan haber bekliyor değil mi?
9 Her fotoğrafa yorum yapanlar: Sadece fotoğrafa değil konuya da... Zeliha Sunal, üstelik konuyu araştırıyor ve donanımlı geliyor. Sana açık kapı bırakmıyor.
10 Her takipçisine ya da arkadaşına müşteri gözüyle bakanlar: Yazıyı yazdığım an itibarıyla Twitter’da Ferhat Göçer’in 829 bin 268 takipçisi var. Kendisine yazılan övgüleri, ne kadar iyi işlere imza attığı filan anlatıyor. Takip ettiği hesap sayısıysa dört. (Populer Science, Trend Hunter, BBC World Service ve National Geographic’ı takip ediyor. Manasını çözen beri gelsin)