Yazarlar İş dünyasına toplumsal sorumluluk dersi

İş dünyasına toplumsal sorumluluk dersi

26.11.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:

İş dünyasına toplumsal sorumluluk dersi

İş dünyasına toplumsal sorumluluk dersi


Nazire KALKAN

       Dünyada herkesin temel eğitim alabilmesi için 6 milyar dolar yetiyor. Buna karşılık ABD kozmetiğe yılda 8 milyar dolar, Avrupa dondurmaya yılda 11 milyar dolar harcıyor. Dünyanın uyuşturucu cirosu ise 400 milyar dolar

       Türk özel sektörününün seçkin temsilcileri bu hafta Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı'nın (UNDP) düzenlediği çok önemli bir toplantıya katıldılar. Holdingler, bankalar, sigorta şirketleri, müteahhitlik kurumları, danışman şirketler, meslek odalarının üst düzey yöneticileri 21. yüzyılın iş ahlakı ve kurumsal, toplumsal sorumluluk konularında aydınlanmak ve bilinçlenmek üzere Lütfi Kırdar'a gelmişlerdi. Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER)'in yürütücü kuruluş, Epsilon Eğitim'in ise organizatör olarak yer aldığı 1. Uluslararası Toplumsal, Kurumsal Sorumluluk Sempozyumu'na özel sektörümüzün ilgisi tatmin edici düzeydeydi.
       Deprem Türkiye'de sivil toplum örgütlerinin öne çıkmasına yol açtı. Genelde özel sektörün de iyi sınav verdiğini düşünülüyor. Ancak iş depremle bitiyor mu?
       UNDP Türkiye temsilcisi Alfredo Witcshi - Cestari lafı zaten hemen buraya getirdi. "Türkiye yeni milenyumun anahtar ülkesi. Ama toplumsal bağlamda halletmeniz gereken sorunlarınız olduğu da ortada. Türk özel sektörü aynı sorumlu davranışı artık yalnız deprem gibi felaket zamanlarında değil, her zaman sergilemek zorunda," dedi. Bir yerde "bu işin başka çaresi yok" demeye getirdi. Çünkü dünyadaki gidişat bu yönde. Hatta toplumsal sorumluluk önce ABD'de sonra Avrupa'da şirketler başarı/başarısızlık ölçütünde hisse senetlerinin değeri gibi ahlaki değerlendirmeye de tebi tutulur oldular. Buna "sürdürülebilir insani gelişme" de deniliyor. Artık azgelişmişlik, küresel yoksulluk, nüfus patlaması, doğanın katledilmesi gibi bunalımları aşmak için günü birlik politikaların çözüm getirmediğinin herkes farkında. Çözüm olarak gösterilen yol ise dünyadaki her 6 doların 5 dolarını yaratan özel sektörün biilfiil elini taşın altına sokması. Aksi taktirde sempozyumun yabancı konuklarından Micheal Hopkins'in de altını çizdiği gibi "Çin'de ucuz gömlek yatırımı yapan küresel oyuncular dünyada gömlek satacak adam bulamayacaklar." Yani batan bir dünyada kar etmenin ne anlamı var? Özel sektörün toplumsal sorumluluğu bu noktada devreye giriyor.
       Epsilon Genel Müdürü Dr. Sedat Özkol gelişmiş ülkelerde bile bazı kesimlerin gittikçe daha fazla ezildiği gerçeğine dikkat çekti. ABD, Kanada, Avrupa ve Japonya'da 100 milyon kişi yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Ayrıca 100 milyon evsiz var. 37 milyon kişi işsiz. Bu zengin ülkelerde 200 milyon kişinin yaşam beklentisi 60 yaştan düşük.
       Dr. Özkol'un Birleşmiş Milletler verilerine dayanarak verdiği rakamlar dünyadaki çarpıklığın ne boyutlara vardığını ortaya koyuyor. Cehaletin kol gezdiği dünyamızda herkesin temel eğitim alabilmesi için 6 milyar dolar yeterli. ABD'nin yıllık kozmetik harcaması ise 8 milyar dolar. Dünyada herkese temiz su için 9 milyar dolarlık kaynak gerekiyor. Avrupa'nın bir yılda dondurmaya harcadığı para 11 miyar dolar. Azgelişmiş ülkelerdeki kadınların sağlıklı koşullarda doğum yapabilmesi için gereken parayla zengin ülkelerdeki kadınların bir yılda parfüme harcadığı para aynı: 12 milyar dolar.
       Ayrıca;
       * Japon işadamları azgelişmiş ülkelerde iş yapmak için rüşvete 37 milyar dolar
       * Avrupalıların sigaraya 50 milyar dolar, içkiye 105 milyar dolar,
       * Tüm dünyada uyuşturucuya 400 milyar dolar,
       * Silahlanmaya 780 milyar dolar para ayrılıyor.

Dünyayı kurtaracak kaynak yalnız özel sektörde var

       Uluslararası danışmanlık şirketi MH Consulting'in yöneticisi Micheal Hopkins'in verdiği bilgiye göre dünyada etik amaçlı yatırımların tutarı 1 trilyon dolara varıyor. Sempozyumun yabancı katılımcılarından Hopkins eski bir BM çalışanı olarak ilginç bir karşılaştırma yaptı. Dünyanın her yerinde faaliyet gösteren Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı'nın elindeki kaynak topu topu 1 milyar dolar. Bill Gates'in geliri ise yılda 80 milyar dolar. Sonuç; uluslararası kuruluşlar bu kadar kıt kaynakla hiçbir şey yapamaz. Özel sektörde ise bu kaynaklar zaten mevcut. Önümüzdeki yüzyıl özel sektörün olacaksa, şirketlerin bu alana girmesi şart.
       The Prince of Wales Business Leaders Forum, İngiltere'de Prens Charles'ın inisiyatifiyle çokuluslu şirketlerin toplumsal sorumluluk ilkesine göre hareket etmelerini sağlamak için oluşturulmuş bir kurum. Sempozyuma bu kurum adına katılan Janet Breeze'e göre atılması gereken en ciddi adımlardan biri büyük kuruluşların küçüklere iş vermesi. Toplumsal sorumlulukta örnek şirket olarak gösterilen Nike değişik ülkelerde küçük şirketlerle işbirliğine giderek, onların dünya ekonomisine katılmalarına olanak tanıyor.
       Ancak başka yollar da var tabii. Örneğin ilaç üreticisi Glaxo, sıtmaya karşı geliştirdiği yeni ilacın yoksullar tarafından satın alınamayacak kadar pahalı olduğunu fark edince Asya ve Afrika'daki bazı bölgelere 1 milyon dozu bedava göndermiş. 1991'de bizdeki deprem felaketine benzer bir sel felaketi yaşayan Meksika'da özel sektöre getirilen ek vergilerle kurulan fonda 1994'ten beri yılda 3.5 milyon dolar birikiyor. Bu paralarla bugüne dek 700 toplumsal projeye destek verilmiş.

Doğalgaza ek vergi zammı!

       Temiz yakıta yüzde 23 - 32 arasında özel tüketim vergisi yolda
       Evinizde ya da işyerinizde doğalgaz kullanıyorsanız size kötü bir sürprizim var: Faturalarınız yakın gelecekte en az yüzde 23 zamlanıyor. Maliye Bakanlığı tarafından Meclis'e sunulan yasa tasarısı kapsamında, doğalgaz üzerine "özel tüketim vergisi" (ÖTV) adı altında yüzde 23 oranında yeni bir vergi konulması gündemde. Hatta bu oranın yüzde 32'ye çıkarılması bile olasılık dahilinde. Şu anda ister sanayici ister tüketici olsun herkes kullandığı doğalgaz için yüzde 8 KDV ödüyor.
       Tasarı hem sanayicileri hem de İstanbul, Ankara, Bursa gibi büyük illerimizde evleri ve işyerleri doğalgazla ısınan tüketicileri yakından ilgilendiriyor. Doğalgaz halihazırda İzmit, Eskişehir, Bursa ve Ankara'da en ucuz yakıt durumunda. İstanbul'da ise ithal kömürden sonra ikinci sırada yer alıyor. Ancak ÖTV'den sonra bazı dönemlerde doğalgazın fuel oil ve LPG'den daha pahalı hale gelmesi bile söz konusu.
       Doğrudan nihai tüketicinin ödeyeceği ek vergiyle doğalgazın cazip olmaktan çıkacağı, bu alana yapılacak yatırımlarının erteleneceği belirtiliyor. Bu durumda özellikle İstanbul'da önünden hat geçtiği için doğalgaz alan, bunun için tesisatını yenileyen aboneler de zor durumda kalacaklar. Zammın yeni abone sayısını da olumsuz yönde etkilemesi bekleniyor. Dolayısıyla konu hava kirliliği açısından da önem taşıyor.
       Türkiye'nin birbiri ardına doğalgaz anlaşmaları imzaladığı bir dönemde özel tüketim vergisi ne anlama geliyor?
       Konunun uzmanları ÖTV'nin ülkeye bol miktarda girecek olan gazı kullanılamaz hale getirmesinden endişeliler. BOTAŞ'ın 2004 yılına kadar Türkiye'de ek vergiye karşı olduğu zaten biliniyor. Avrupa ülkelerinde yüzde 5 - 15 arasında değişen KDV'nin dışında doğalgaza ek vergi uygulanmıyor.




Yazara E-Posta: nkalkan@milliyet.com.tr