İki gün önce günübirlik bir toplantı için gittiğim Nevşehir’de, havalimanına 40 km. uzaklıktaki ‘Ariana Sustaniable Luxury Lodge’ otele davet edilince o kadar yorgunluğun üzerine sadece yemek için bu kadar yolu gitmeye başta itiraz ettim...
Konseptinde Hitit ve Orta Doğu uygarlıklarından ilham alan Ariana, ‘güneşin aydınlattığı topraklar’ anlamına geliyor ve abartısız söylüyorum ki, sadece 11 odası olan Ariana, İstanbul’un en lüks 10 oteli arasına çok rahat girer.
Benim anlatmak istediğimse otel bünyesinde bulunan, Erciyes’in ihtişamlı manzarası eşliğinde Güvercinlik Vadisi’ni doyasıya izleyebileceğiniz manzarasıyla ve tatlarıyla ‘The Plum Restaurant’...
Mekanın asma yaprağına sarılı hellim peyniri, deniz mahsulleri paella’sı, eggs benedict’i, fırında rigatoni’si, karides köftesi, kaya levreği, közde sebze mantısı, organik tavuk salatası, quesadillas’ı, yabani mantarlı erisştesi ve Yunan salatasıyla çektiğimiz ziyafeti anlatacak kelime bulamıyorum...
Mutlaka düşürün yolunuzu, bu lezzet ve keyif merkezine...
‘SHIRLEY’ ABLA
2015 - 2016 tiyatro sezonunun açılışına sayılı haftalar kala, yaz turnesini tamamlayan tek kişilik müzikli komedi tiyatro oyunu ‘Shirley’, İstanbul prömiyerini 16 Eylül’de UNIQ İstanbul açık hava sahnesinde yapmaya hazırlanıyor.
Willy Russell’ın ‘Shirley Valentine’ adlı oyunundan ‘Shirley’ ismiyle Evren Ercan tarafından Türkçe’ye çevrilen ve Tebdil - i Mekan Prodüksiyon Tiyatrosu tarafından sahneye taşınan oyundaki tüm karakterleri, performansın aynı zamanda yönetmenliğini de yapan başarılı oyuncu Sumru Yavrucuk canlandırıyor.
Günlük hayatının sıkıcılığı içinde kaybolmuş ve birçok kadın gibi artık hayallerini bile unutmuş ‘Shirley Valentine’; tüm komedi unsurlarının, müziklerinin, seyirciye yaşattığı keyifli atmosferin yanı sıra potansiyelini mutfağa hapsetmiş bir kadının kendini keşfediş ve hayatının iplerini yeniden ele alışının hayranlık uyandıran öyküsünü anlatıyor...
Tiyatro literatürünün en başarılı kadın oyunları arasında anılan ve dünyanın pek çok ülkesinde sahnelenen oyunun dekor tasarımı Nurdan Aliyazıcıoğlu’na, ışık tasarımı ise Yakup Çartık’a ait...
ETİLER’İN ‘KEBAPÇI’SI
Üç arkadaş, Etiler Nispetiye Caddesi girişindeki ‘Kebapçı’ya uğradık... Restoranın girişindeki etlerden seçip, açık mutfakta gözümüzün önünde pişirilip servis edilmesini seyrettik. Kebap delisi arkadaşlarım dönere, ‘Adana Kebap’a ve ‘Altı Ezmeli’ye ayılıp bayılırken ben salataya takıldım...
Sadece İstanbul’da değil, Türkiye’nin hiçbir restoranında böyle bir salata bar görmemiştim daha önce...
Tüm çeşitlerin birer çatal da olsa tadına baktığım ‘Kebapçı’nın salata barında panço, antibiyotik, köz meze (patlıcan, biber ve domatesin közlenmiş hallerinden karışım), enginar salatası, atom (Antep fıstığı, zeytinyağı ve nar ekşisi özel bir sosla harmanlanmış), acılı ezme, humus, deniz fasulyesi, körpe gelin, kaya koruğu spesiyal (koruk, maydanoz, kurutulmuş domates, yaş domates ve zeytinyağı karışımı), tabule, barbunya pilaki, çiğden kabaklı cacık, karışık turşu, cevizli kabak tarator ve fasulye dillere destan...
