7.5 yıl oldu.. AKP tek başına iktidarda.. Kıl payı falan değil ezici çoğunlukla iktidarda..
Gazetelerde hâlâ şöyle yazılar çıkıyor:
“Rahmetli Menderes, DP döneminde ‘iktidar olduk ama muktedir olamadık’ demişti. Yarım yüzyıl sonra, O’nun demokrasi yolunun takipçisi Başbakan Erdoğan da aynı şikâyetleri dile getirmek zorunda kaldı” (Hasan Celal Güzel, dünkü Radikal)
* * *
Takılmış plak gibi..
Hep aynı sözler..
İktidar sıkışınca, meseleleri çözme yeteneğini yitirince, patinaja başlayınca destek kuvvetler o plağı çalmaya başlayacaklar..
Başladılar bile..
İktidar ama muktedir değil!..
Elini tutan kim?
Muhalefet mi, bürokrasi mi?
* * *
Bu ülkede uzun süre bürokrasiden şikâyet edildi.. Yavaşlığından, hantallığından, işi yokuşa sürmesinden, kafasının olura değil olmaza çalışmasından..
Sorum şu..
AKP’nin hâkim olmadığı tek kurum var mı?
Özerk kurullar dahil..
Var mı?
Devlet mekanizmasının her yerine bakın.. Sadece Ankara’ya değil, il, ilçe teşkilatlarına bakın.. Bütün kadrolar AKP’ye yakın isimlerle dolu değil mi?
Eee..
Başbakan, valilere kömür kamyonlarına atlayın, kapı kapı dolaşın, kömür dağıtın diye talimat veriyor..
Yapıyorlar..
Geçen seçim öncesi buzdolabı, çamaşır makinesi, çek-yat bile dağıttılar..
İktidar her istediğini tıkır tıkır yapıyor..
O güce sahip..
* * *
Bürokrasiyi geçelim, iktidarın muktedir olmasını muhalefet mi engelliyor?
AB tavsadı deyince..
Muhalefet yüzünden diyorlar.. Taş koyuyor..
Kürt açılımı..
Muhalefetin direnmesi nedeniyle yürümüyor..
Duyan da Meclis aritmetiği kıl payı sanır!..
* * *
Sonra dönüyorlar en büyük sorun güçlü muhalefetin olmaması diyorlar..
İyi ya işte!..
Elini tutacak halde değil, yap ne yapmak istiyorsan..
* * *
Son kampanya bürokratik oligarşi..
Bu sözü çok duyacaksınız.. İktidarın seçim sloganı olacak..
Dedikleri şu.. Asker- Yargı işbirliği yürütmeyi kuşatmış, iş yaptırmıyormuş!..
Asker şu anda sivillerden habersiz bir yerden bir yere mühimmat bile yollayamıyor..
Ne kuşatması!..
(Çok önemli not: Yargıya artık bürokrasi demeye başladılar.. Yargıç, devletten maaş alabilir ama bürokrat değildir.. İktidardan emir almaz.. O hale getirilmenin altyapısı hazırlanıyor galiba.. Yarın, öbür gün ele alırız)
Halk işsizlik diyor kimse tınmıyor..
Halka soruyorlar..
Derdin ne?
Yüzde yüzü değil ama yüzde 90’ı işsizlik diyor..
Eskiden hayat pahalılığı denilirdi.. Şimdi denilmiyor.. Çünkü hayatın pahalı olup olmadığını anlamak için elde avuçta üç beş kuruş da olsa para gerekiyor..
O yok!
Para yok..
Memleket işsiz..
* * *
Her konuda konuşan iktidar sözcülerinin ağzından bu konuda tek cümle duyuyor musunuz?
Hayır..
İktidara yakın çevrelerden..
Yooo..
Onların derdi başka.. Sanki HSYK’nın yapısı değiştiği an işsizlik sorunu bitecekmiş gibi davranıyorlar..
Önce HSYK, sonra işsizlik, yoksulluk, açlık!
* * *
Bunları yazınca da kızıyorlar.. Ekonomi sayfalarında işsizlik istatistikleri yayımlanmıyor mu daha ne diyorlar..
Üç yıldır, iş iş diye aşındırmadığı kapı bırakmayan genç, her ay yayımlanan istatistiklere bakınca ne diyecek?
Genç kesimde işsizlik oranının yüzde 25 olduğunu görünce..
Buna da şükür mü?
Veya mutlu olacaktır.. Hiç olmazsa istatistiklere girdim diye!
Hafife almayın.. Futbol kavgası değil
Böyle olacağı belliydi.. Taş yağmuru altında yarıda kalan Bursaspor maçından sonra uyardık..
Bu spor olayı değildir..
İki kulübün kavgası hiç değildir dedik.. Orada başka şeyler var; Diyarbakır’ın sahasını kapatmakla, Diyarbakır’da maç oynatmamakla çözülemez dedik..
Federasyonu aşar..
Aştı da..
* * *
Olimpiyat stadında oynanan Büyükşehir Diyarbakır maçında olan oldu.. Olay çıkarmak isteyen grup golü bahane ederek amacına ulaştı..
Provokasyon veya değil..
Bilemem.. Ama olay çıkacağı belliydi.. Kim ne tedbir aldı!.. Kim hafta boyu ne çaba harcadı..
* * *
Şöyle yorumlar yapıldı.. Diyarbakır taraftarı en çok kendi takımlarına zarar veriyor..
Taş atan adam, Diyarbakırspor taraftarı değil ki.. Diyarbakırspor’u devletin takımı görüyor.. Ligden atılsın diye her şeyi yapıyor..
Sonra dönüp gördünüz mü diyecek..
Bizi istemiyorlar!
* * *
Dün yaşananlar da ‘hakem hatası’, ‘ yanlış karara tepki’, ‘ gole isyan’ diye görülürse..
O kapsamda tutulursa.. Federasyona havale edilirse..
Söyleyeceğim tek kelime var..
Pes..
* * *
Kafamızı kuma gömmeyelim.. Sıkıntılı konuları görmezden gelerek ülke yönetilmez..
