Başbakan ‘İnsanoğlu toprağa yakın yaşamalı. Gökdelenler dikilmemeli’ dedi.. Bu sözleri İstanbul’da söyledi..
20 yıldır elinin üzerinde olduğu kentte..
Gökdelenler kenti haline gelen İstanbul’da.. Tarihi silueti gökdelenler tarafından değişen İstanbul’da..
Çıkın Camlıca Tepesi’nden İstanbul’a şöyle bir bakın..
Kenti bozan gökdelenleri sayın..
O kadar vaktiniz yoksa size daha kolayını söyleyeyim..
‘Google’a girin.. İstanbul’un siluetini bozan gökdelenler yazın.. Karşınıza çıkan fotoğraflara bakın..
Vahameti anlarsınız..
Kimin zamanında yapıldı acaba..
Kim izin verdi?
*
O halde. Yine de; Başbakan’ın söylediklerine değil yaptıklarına mı bakacağız?
Bu da nereden çıktı diyeceksiniz..
Ben çıkarmadım.. Kendileri çıkardı.. Hatırlarsanız, çok değil bir buçuk iki ay önce Başbakan birdenbire Kürt sorunu yoktur dedi.. Tutturmuşlar bir Kürt sorunu diyerek bu meseleyle ilgilenenlere çıkıştı..
Anında devreye girdiler..
İktidara yakın kalemler anlaşmışçasına hep aynı cümleyi kurdu...
Başbakan’ın söylediklerine değil, yaptıklarına bakın..
*
Gökdelen uyarısını duyunca bu durum tam da o durum dedim..
Başbakan; ‘Zemin artı 4 zemin artı 5 olmalı, bunun üzerine çıkmamalıyız’ demiş.. Son 20 yılı geçtim.. Son 10 yılda son 5 yılda zemin artı kaç katlı binalar dikildi..
Dikiliyor..
Bu yüzden İstanbul’da bir yerden bir yere gidilemez oldu.. Havaalanını da kentin kuzeyine taşırlarsa, kuzeye uydu kent kurarlarsa -ki kuracaklar- İstanbul tamamen yaşanmaz hale gelecek..
İddia ediyorum..
2020 olimpiyatlarını bize vermezlerse bunun en önemli sebeplerinden biri trafik olacak..
İstanbul bu işi kaldırmaz diyecekler...
Kimin eseri..
Terim gidici gibi duruyor
Duyumum yok, bilgim yok.. Benimkisi sadece tahmin.. Bir insan ağır ceza geleceğini bile bile neden o agresif hareketleri yapsın ki..
Topu yere patlatmak basit bir hareket değil.. Ne manaya geldiğini herkes biliyor..
Sinir kontrolü zayıf, kendini tutamıyor diyerek geçiştiremeyiz.. Bernabeu’da penaltı verilmeyince de aynı tepkiyi gösterseydi..
Kaldı ki; Mersin maçında o kadar sinirlenecek bir durum yoktu.. Lig birincisi lig sonuncusuyla oynuyor, ilk yarı sergilenen futbol ortada.. Mersin biraz inansa ilk yarı üç olurdu!..
Ortamı terörize ederek kazanma taktiği desem..
Bedeli ağır.. 10 maçtan söz ediyorlar..
İş orada da kalmadı.. Koşa koşa lig TV’nin yayınına gitti.. Üzerine oynanan oyundan, komplodan bahsetti..
O an anladım ki gidici..
Bu ülkede bana hayat hakkı tanımıyorlar, bu sebeple gideceğim demeye getirdi..
Sözlerini ben böyle okudum..
Okul kıyafetinin yarısı ızgara, yarısı tava oldu
Mesele matrak bir hal aldı.. Bir önceki eğitim bakanı ‘devrimci çıkış yaparak!..’ okullar da kılık kıyafeti serbest bıraktı..
Forma morma yok.. İsteyen istediği gibi gitsin!..
Halkı tanıyanlar, çocuk psikolojisini bilenler, gençlerin ruh halinden anlayanlar, insanların nasıl geçindiğine tanık olanlar..
Yapmayın, etmeyin dedi..
Çocuk bir pantolon, iki gömlek, bir hırkayla yılı çıkartıyor.. 13, 14, 15 yaşındaki çocuk ister.. Her gün başka bir kıyafet ister.. Özenir, içine atar, dert eder..
Dinlemediler..
Devreye iktidar yanlısı yazarlar girdi.. Forma kalsın diyenleri faşist olmakla, statükocu olmakla suçladılar..
Kemalist kafa diye tam tam çaldılar..
*
Efendim, zenginle fakir zaten aynı okula gitmiyormuş da.. Fark ayakkabıdan, silgiden bile belli olurmuş da..
Bir yığın hikâye anlattılar..
O Bakan gitti, yeni Bakan geldi.. Yeni Bakan daha gerçekçi.. Gelen tepkileri gördü; ne yapsın bir anda eskiye dönemezdi.. Hata yaptık pardon dese alkış alırdı ama demedi!..
Velilere bıraktı.. İsteyen formayla gitsin, isteyen serbest kıyafetle dedi..
Durumu düzeltmedi..
Düzeltmedi ama formaya geri dönüşün yolunu açtı. Belli ki seneye eskiye dönülecek...
Şimdi.. Forma faşizmdir diyen, serbest kıyafetle Kemalizmin son izi de silindi diye yazanlardan iki satır bekliyorum..
Şimdi ne diyorsunuz?
Kentsel, rantsal
AKP’li belediyeler çürük binaların yıkılıp yerlerine yenilerinin konulmasını teşvik edince..
Kentsel dönüşüm oluyor..
CHP’li belediyeler çürük binaların yıkılıp yerlerine yenilerinin konulmasını teşvik edince de..
Rantsal dönüşüm..
Yayınlarda ayrımcılık bu halde..
