Başbakan önceki gün Nevşehir’de yaptığı konuşmada ‘hem bize hem de komşularımıza yönelik oyunları bozacağız’ dedi..
Komşudan kasıt..
Suriye!.
Böyle bir devlet kalmadı..
Irak?
Paramparça.. Bir ara Kuzey Irak’taki Kürt bölgesiyle sarmaş dolaştık.. Barzani ile can ciğerdik..
Ankara’ya geldiğinde Kürt bayrağını bile göndere çektik..
Barzani bölgedeki karambolü fırsata çevirmeyi hedefleyince aramız bozuldu..
Bağımsızlık referandumuna gidince köprüleri attık..
Başka kim kaldı?
İran..
İran kaynamadı ama fokurda-yacakmış gibi sesler çıkarıyor.. İran’ın dini lideri halkın geçinemiyoruz isyanını ‘dış güçlerin oyunu’ ilan etti..
Ee bu durumda İran’ı biz mi savunacağız.. İran’a yönelik oyun varsa biz mi bozacağız..
İran’a siper mi olacağız?
Niye!..
---
Daha düne kadar Şii hilalinden söz ediyorduk..
Daha düne kadar Fars yayılmacı-lığından dem vuruyorduk..
Bağdat, Şam, Lübnan kontrollerine geçti diye kaygılanı-yorduk.. Yemen’de parmakları var diye sinirleniyorduk..
---
Derim ki biz kendimize bakalım.. Bir oyun varsa o oyunu bırakalım Tahran bozsun.. Biz niye Tahran için elimizi ateşe süreceğiz ki!.
Tahran rejiminden bize ne?
Geçmiş olsun ama!
Çevre ve Şehircilik Bakanı’nı Ankara’ya götüren özel uçak kabinden duman ve koku gelince Kocaeli’ndeki havaalanına zorunlu iniş yapmış..
Büyük tehlike atlatmışlar..
Geçmiş olsun..
Ama sormadan edemeyeceğim..
THY’nin uçağı yok mu?
Bakanlar artık neden THY’ye binmiyor?
Bakanlar neden özel uçak kullanıyor?
Şehircilik Bakanı’nın Ankara’ya gitmek için özel uçak kullanmasının sebebi ne? Çok acil bi durum mu vardı!.
Uçak Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’ne aitmiş..
O uçağın Bakan’ı Ankara’ya götürme maliyeti kaç lira?
Petrolü ithal ettiğimiz için kaç dolar diye mi sorsam acaba!
O para kimin cebinden çıkıyor..
---
Bütün bakanlar özel uçakla fıldır fıldır dolaşıyor..
Sonra da tasarruf diyorlar..
Yeri geldiğinde ‘kamu harcamalarında kısıtlama lazım’ gibi laflar ediyorlar..
Ama kendilerine gelince!.
---
Özel uçağa binsinler binmesine ama bedelini zamlarla bizler ödüyoruz..
İtirazım buna..
Anadolu Ateşi’ne kapanın demişler
Hürriyet’in cumartesi ekinde Anadolu Ateşi’nin sanat yönetmeni Mustafa Erdoğan ile yapılan söyleşiyi okudum..
Erdoğan, ‘toplum değiştikçe biz de ayak uyduruyoruz ama çizgimizden taviz vermeden, çağdaş yüzümüzü değiştirmeden’ deyince..
Röportajı yapan İpek İzci soruyor; Değişime ayak uydurmak derken kıyafetler kapandı mı mesela..
Yanıt: hayır ama böyle talepler oluyor..
İkinci soru : Seyirciden mi?
Yanıt: Yok, genellikle hükümet kanadından olur böyle şeyler.
---
Mustafa Erdoğan nazikçe durumu ifade etmiş.. Okuyunca aklıma ‘kimin hayatına karıştık ki’ sözü geldi..
