Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Son satırda yazacağımı ilk satırda yazayım.. Beğendin mi diye soracaksınız?
Evet..
Gidelim mi diyeceksiniz?
Gidin, kaçırmayın..
Yalnız da gitmeyin, çocuğunuzla gidin, torununuzla gidin.. Türkiye’nin konuşulmayan bu gerçeğini onlar da görsün..
*
Fazla ayrıntıya girmeyeceğim, filme gideceklere saygısızlık olur.. Kısaca şöyle söyleyeyim..

DEDEMİN İNSANLARI

10 yaşındaki çocuğun dedesine ‘gâvur’ denmesine duyduğu öfke, o öfkenin getirdiği tepki, dedesiyle çekişmesi, yani bir aile üzerinden mübadelenin sonuçları anlatılıyor..
Dedeye neden mi gâvur diyorlar?
Küçücük bir çocukken, 1923’te, Girit’ten göç ettiği, ettirildiği için!..
*
Yunanlarla savaş çıktı, savaş bitince oradaki Türkler buraya, buradaki Rumlar oraya gönderildi, mübadele yapıldı, düzen kuruldu zannediyoruz değil mi?
Öyle basit değil..
Basit olmadığını Çağan Irmak harika anlatmış..
Düşünün aradan 57 yıl geçmiş 1980’lere gelinmiş, 10 yaşındaki torun dedesinden gâvur diye söz edilmesinden rahatsız..
Az buz sıkıntı mı?
Oradan gelenler de..
Buradan oraya gidenler de mutlu olmadı.. Suyun öteki tarafından gelenlerin çoğuna yabancı muamelesi yapıldı..
Buralı değil, oralı!..
Peki, bu topraklardan Yunanistan’a gönderilen Rumlar rahat mı etti?
Hayır..
Onlar da aynı sıkıntıyı yaşadı.. Onlara da Türk muamelesi yapıldı, dışlandılar..
İki taraf da aslında evine dönmüştü.. Kâğıt üstünde böyleydi.. İnsanların, ana karaya döndükleri için mutlu olmaları, vatanlarına kavuştukları için bayram etmeleri gerekirdi..
Olmadı..
Çünkü doğduğun topraktan, evden kopunca nerede olursan ol öteki oluyorsun!..
Dedemin İnsanları bize bunu anlatıyor..
*
Film, Ege’nin küçük bir kasabasında yaşayan bu neşeli aileden yola çıkarak bizi mübadele yıllarına da, Girit’e de, o gün yaşananlara da götürüyor..
Öyküsü, kurgusu dört dörtlük..
Şundan dört dörtlük..
Adamın torunu da ne yaramaz, ne asi falan, ne haylaz derken koca bi hayat anlatılıyor.. Tarih anlatılıyor..
*
Sinemaya giderken görsel şölene hazır olun.. Öykünün geçtiği kasaba, kasabanın sokakları, bağ evi, hele dedenin mefruşatçı dükkânı, o dükkânda tanık olduklarımız..
İnsana sanki oradaymış hissi veriyor veya oraya gitmek, sokaklarda gezmek, turlamak istiyorsunuz..
Ama bir sahne var ki onu ayrı tutmak lazım..
Mübadele başlıyor, Giritli Türklerin kendilerini almaya gelen Gülcemal gemisini bekledikleri, bindikleri, yolculuk yaptıkları sahneler var ki..
Sırf o sahneleri görmek için bile Dedemin İnsanları’na gidilir..
*
Gelelim oyunculara..
Herkes iyiydi herkes rolünün hakkını vermişti ama dedeyi oynayan Çetin Tekindor bir başkaydı..
Filmi alıp götürdü, izleyicileri peşinden sürükledi..
Hayran bıraktı..
Yılların sanatçısı diyeceksiniz, peki torunu Ozan’ı oynayan 11 yaşındaki Durukan Çelikkaya’ya ne demeli?
40 yıllık sanatçı gibiydi..
Kısaca..
İyi iş çıkmış derim..

Haberin Devamı

DEDEMİN İNSANLARI

Haberin Devamı

Filmi izleyeceklere küçük tüyolar
İzleyiciyi etkileyen mekânlar, hoşa giden yerler, caddeler, sokaklar merak edilir..
Acaba hangi kasabada çekildi? Acaba o sokak nerede?
O dükkân, o ev..
Nerede?
Tahmin ediyorum, Çağan Irmak’ın filmini izledikten sonra şurasıdır, burasıdır diye tahmin yapacaksınız.. Merak edeceksiniz
Merak edilmeyecek gibi değil.. Ben de merak ettim..
İmkânım vardı, sıcağı sıcağına öğrendim..
Dedenin dükkânı: Dedenin mefruşatçı dükkânının olduğu sokak var, mahalle diyelim.. Çok keyifli bi yer..
Milas’mış..
Eski Milas’ta çekmişler..
Bağ evi: Gümüşlük’le Kadı Kalesi arasındaymış..
Mübadele sahneleri: Gülcemal gemisini beklemek için bir koyda toplanır bekleşirler..
Gökçeada..
Foça’dan, çevreden kayıkları toplayıp götürmüşler.. O sahneleri çekmek için inekleri, eşekleri Gökçeada’ya taşımışlar..
Rum kahveleri: Girit..