Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Dördüncü yargı paketi için şunu söyleyebiliriz.. Hem itiraf, hem düzenleme..
İktidar, ceza kanununda yapılacak değişiklikle şiddet içermeyen düşünceyi suç olmaktan çıkaracağının müjdesini verdi..
Bu ne demek?
Türkiye’de düşünce suç demek..
AİHM yıllardır bastırıyordu.. Şiddeti teşvik etmeyen, şiddete çağrı yapmayan, terörle ilintili olmayan düşünceyi suç olmaktan çıkarın diyordu..
Demokrasilerde böyle suç tanımı yok diyorlardı..
İleri demokrasiye(!) geçtiğimiz halde tınmadık..
İplemedik..
Kale almadık ama çok kişinin canı yandı.. Çok kişi hapsi boyladı...
*
Değiştirilmek istenen iki madde 2005 yapımı, bu iktidarın ürünü..
Meşhur; ‘Örgüt üyesi olmamakla birlikte’ tabiriyle başlayan TCK 220’nin 6 fıkrası..
O değişecekmiş..
Bir de 7. madde.. Bir sabah herkes örgüt üyesi olarak uyanabilir diyorduk ya.. Sözümüzün dayanağı bu maddeydi..
Vay falanca örgüt de senin gibi düşünüyor diye çok kişiyi içeri attılar.. Hele parasız eğitim isteyenler yok mu? Pankart açanlar..
Sorgusuz sualsiz..
Allah’tan Başbakan da parasız eğitime geçileceğini açıkladı da meydan duruldu..
*
Demem şu.. Yasalardaki düşünce ile şiddet kardeşliği sonunda bitiyor.. Düşünerek terörist olma dönemi sona eriyor..
Haydi hayırlısı..
Her şey iyi güzel de bu yüzden hapis yatanlardan.. Okulundan olanlardan, hayatı kararanlardan özür dilenecek mi?
Yasayı değiştirmekte geç kaldık diye..
Veya yasayı çıkartırken sonuçlarının böyle olacağını tahmin edemedik diye..
Meclis’e sunulan yargı paketine hiç olmazsa ‘reform’ demeyelim..

Haberin Devamı

Kritik gün: Nevruz

Belli ki, BDP heyeti İmralı’dan yüklü geldi.. PKK kaçırdıklarını bırakacak, toplumda olumlu rüzgârlar esecek.. Ardından eylemsizlik kararı gelecek.. Karşılığında operasyonlar duracak..
Buraya kadar olacaklar hem mühim hem değil..
Mühim.. Barışa gidecek sürecin ilk adımı..
Mühim değil.. Çünkü daha önce yaşadık.. Ateşkes dönemini de gördük, iyi niyet gösterisi için asker salıverme günlerini de..
Bu sebeple devamı önemli.. Gerisinin nasıl geleceği.. Getirileceği..
*
Bu arada süreci bekleyen büyük bir tehlike var..
Nevruz veya Newruz..
Şu gerçeği kabul edelim.. Vali, kaymakam, belediye başkanı, garnizon komutanı el ele tutuşup ateş üstünden atlasa da Türkler atlamıyor..
Kim atlıyor?
Kürtler..
Ne dersek diyelim Nevruz Kürtlerin bayramı veya öyle kabul edildi..
Hata şuydu..
PKK da bugünü kalkışma günü yapmaya çalıştı.. Kolluk kuvvetleri de Nevruz’u kutlamak isteyen herkese PKK’lı muamelesi çekti..
Nevruzun bayram günü değil çatışma günü olmasının nedeni buydu..
*
Bu yıl..
Eski alışkanlıklar terk edilmezse kötü olur.. Süreç kırılır, sekteye uğrar..
Kritik gün demem bundan..

Haberin Devamı

Caddebostan’da konferans..

Bu kadar kalabalık bir kitleye, bu kadar aktif bir kitleye, bu kadar bilgili bir kitleye ilk kez hitap ettim..
Konferansı Kadıköy Belediyesi Caddebostan Kültür Merkezi düzenledi..
Ankara Baro Başkanı Prof. Metin Feyzioğlu‘yla birlikte konuşmacıyız.. Ülkeyi il il gezen Feyzioğlu gecikince maça tek başıma çıktım..
Her gün kalem oynattığımız konular.. Televizyonda iki laf ettiğimiz konular..
Başladım anlatmaya, salonun dörtte üçü kadın.. Ne söylersem başlarını öne doğru hafif eğerek ‘evet, biz de katılıyoruz’ onayı veriyorlardı..
Bir süre sonra anladım.. Meğer sadece öyle demiyorlarmış.. Aynı zamanda biz bunları biliyoruz da diyorlarmış..
Çok mutlu oldum.. Kendilerine de söyledim..
*
Feyzioğlu da bu hali fark etmiş olmalı ki; bir partiye üye olup çalışsanıza dedi..
Yüzde yüz katıldığım şu cümleyi ekledi..
“Hangi partiye girerseniz girin, çok önemli değil. Siz girerseniz siyasetin kalitesi artar”
Bi konferans böyle geçti..