Zor konu.. Ama girmek lazım, tartışmak lazım..
Şöyle başlayalım..
Diyelim ki bir liraya çalışıyorsunuz.. Sizi bir liraya çalıştıran da devlet..
Devleti yöneten de seçimle gelen iktidar..
O iktidar bir süre sonra size ‘75 kuruş, 50 kuruş veriyorum, ister çalış ister çalışma’ derse..
Doğrusu ‘hamdolsun’ demek midir?
Yine de şükretmek!..
Ulul emre itaat bu mu demek?
Devleti yönetenlere karşı gelinmez!
İdarecilere itaat edilir..
* * *
Hak aramak, alın terinin ucuzlatılmasına, kazanılmış bir hakkının gasp edilmesine karşı çıkmak..
İsyan etmek..
Allah’ın verdiği nimete karşı çıkmak anlamına mı gelir?
Hamdetmemek midir?
* * *
Devleti yönetenlerin, bu yola başvuran, hakkını arayan, isteyen, direten kişilere..
‘İşsizleri düşün, senden daha az kazananları düşün, hamdolsun de’ diye kızma hakkı var mıdır?
* * *
Zor konu dedim..
İslam âlimleri açıklık getirmeli..
Özel sektör cephesine de bakalım.. Yarın bir işveren çıkıp, ‘memlekette bu kadar işsiz var’ gerekçesiyle ücretleri yarı yarıya tırpanlarsa..
Üstüne üstlük işinize gelirse diye resti çekerse..
Hamdolsun demeli miyiz?
* * *
Yoksa.. Çalışanlar; hakkını aramalı, emeklerini savunmalı, ailelerinin çocuklarının geleceği için direnmeli mi?
Hangisi dinimizce doğru?
Dinimiz neyi emrediyor?
HÜLYA AVŞAR DA AZİZ YILDIRIM DA BİLMEZ Mİ?
Aziz Yıldırım, Türkiye’nin en iyi stadını yaptı.. Rakipleri hâlâ gıptayla bakıyor.. Saracoğlu’na gitmek, hele locada maç seyretmek büyük keyif..
Hafta sonu eğlencesi..
Gelelim sahaya.. Resmen tarla.. Çim değil ot kaplı!..
Peki, örnek stat yaptıran Aziz Yıldırım çim saha yaptırmasını bilmez mi?
Bilmiyormuş demek!
* * *
Hülya Avşar (Allah şifa versin) sanatçı kişiliğinin yanında sporculuğuyla da ön planda..
Tenise büyük katkı yaptı.. Onun sayesinde binlerce kişi, yüzlerce kadın tenise başladı..
Adına turnuva var.. Katılım rekorları kırıyor..
Peki, Hülya Avşar bunca tecrübesine rağmen o yaştan sonra snowboard öğrenilmeyeceğini bilmez mi?
Bilmiyormuş demek!
Sivil anayasa türban mağduru
Cumhurbaşkanı Gül; “Bu Meclis toplumsal mutabakat olmasına rağmen yeni bir anayasa fırsatını kaçırdı” dedi..
Aynen öyle..
Yeni bir anayasa yapma şansı türbana kurban gitti..
Daha doğrusu kurban edildi..
Üniversitede türban sivil anayasadan daha mühim göründü..
* * *
O günleri hatırlayın.. AKP yüzde 47 ile iktidara çıkmış, Başbakan ünlü balkon konuşmasını yaparak yüzde 47’nün çok üzerinde alkış almıştı..
Sonra anayasa çalışması başladı.. Prof. Özbudun başkanlığında ki epey ter döktü.. Hazırladıkları öntaslak metnini AKP’ye verdiler.. AKP değerlendirmeye başladı..
Hepimiz içinde ne var, ne tür değişiklikler öngörülüyor derken yabancı bir gazetecinin sorusu vazoyu kırdı..
Başbakan sinirlendi, söze ‘türban velev ki simge olsa’ diye başladı..
MHP ‘samimiysen getir Meclis’e, destek verelim’ çağrısı yaptı..
AKP sivil anayasa paketini çöpe attı.. Çantasından türbanı çıkardı..
Fırsat böyle kaçtı..
‘Sivil Anayasa’ vazosu böyle kırıldı..
