Hem sıcak hem pazar.. İmkânı olan denize koşacak, olmayan ya ağaç altı arayacak ya da evine kapanacak..
Böyle günde eğlenceli bir pazar yazısı iyi giderdi.. Hoş olurdu.. Planım da böyleydi..
Ama olmadı.. Komutanların istifası yazı planımı bozdu..
Mecbur bu konuya dalacağız..
*
Aslında bizi ilgilendiren mesele değil..
Niye mi?
Kara Kuvvetleri Komutanı kim olacak, Birinci Ordu’nun başına kim geçecek, Deniz Kuvvetleri’ni kim yönetecek, kim emekli olacak kim terfi edecek bize ne?
Bunlar kamuoyunu meşgul eden meseleler değildir..
Olmamalıdır!..
İlimize kimin vali, kimin emniyet müdürü olacağı değil, bizi nasıl yöneteceği, güvenliği nasıl sağlayacağı önemlidir..
Hadisenin bizi ilgilendiren boyutu da budur..
*
Ankara’da yaşananlar bu kadar basit değil diyeceksiniz?
Haklısınız..
173’ü muvazzaf 250 asker tutukluysa, aralarında Ege Ordu Komutanı’nın da olduğu 6 general için yakalama kararı istenmişse durum ciddidir..
Krizin özü de..
Genelkurmay Başkanı Koşaner’in istifa etmesinin nedeni de..
Veda mektubunun özeti de budur..
*
Kolay tutuklama, hemen tutuklama, herkese kaçacak gözüyle bakma, tutukluluk sürelerinin mahkûmiyet gibi olması, yargılamanın yıllarca sürmesi..
Kısaca mağduriyet!..
Şunu da ben ekleyeyim..
Savcıların şüpheli veya sanık lehine delil toplamaması.. Olanları da pek dikkate olmaması cezaevlerinin dolup taşmasının başlıca nedeni..
Veya Genelkurmay krizinin..
*
Bu durum sadece askerlere özgü değil, sivillerin de canı yanıyor.. Siviller de şikâyetçi..
Çoğu zaman kurunun yanında yaş da yandı.. Sehven tutuklamalar gördük.. Gizlilik nedeniyle suçunu bilmeden yatanlarla tanıştık..
Türkiye bunu taşıyamaz duruma geldi..
*
Sorulması gereken bir soru daha var..
Darbe planlamışlarsa, çakma internet sitesi kurup kara propaganda yapmışlarsa, yalan haberlerle toplumu kışkırtmaya çalışmışlarsa yargılanmayacaklar mı?
Tabii ki yargılanacaklar..
Suçu olan tabii ki cezasını çekecek..
Buna kimsenin itirazı yok.. Olacağını da zannetmiyorum..
Hele o çakma internet sitecileri.. Topluma ayar çekmek kimin haddine!
Buradaki dert başka..
Kolay tutukluluk, sürekli tutukluluk hali!
*
Pazar günü canınızı fazla sıkmadan, ağır, derin konulara dalmadan meselenin aslını astarını anlatayım dedim..
Biliyorum.. Ne dersek diyelim..
Yine de..
Bir grup, Genelkurmay krizine demokrasinin zaferi diye bakacak.. Normalleşmenin önemli bir adımı diyecek.. Askerin siyasete değil, siyasetin askere karışmaya başlamasının dönüm noktası diye sunacak..
Öbür grup, iktidarın askeri dize getirme girişimini görecek.. Askeri güçsüzleştirme, Genelkurmay’ı teslim alma çabası diye yorumlayacak..
Bakışlar değişmeyecek..
Şike işinden kim kârlı çıktı?
Zarar göreni çok..
Şikeye bulaşsın bulaşmasın, bütün takımlar zarar gördü.. Lig ertelenince futbolcular zarar gördü.. Taraftarlar zarar gördü.. İşletmeler, kahveler zarar gördü.. Federasyon zarar gördü..
Ligin marka değeri tuzla buz oldu..
Kıyısından köşesinden futbola bulaşan herkes zarar gördü..
Bir kurum hariç..
Acayip kârlı çıktı..
Hangisi mi?
Banka Asya..
Şike olayından sonra herkesin ağzına pelesenk oldu.. Bütün esprilerin merkezine oturdu.. Beyinlere kazındı.. Duymayan bilmeyen kalmadı..
Bank Asyacılar istemeyerek de olsa hayatlarının reklamını yapmış olmuşlar.. Hele hele
birkaç takım ligden düşürülürse..
Adı, 40 yıl 50 yıl sonra bile hararetle anılır..
