Mısır’daki olaylar bile mola verdirmedi.. Canlı izlenen ayaklanma bile unutturamadı..
Neyi mi?
CHP’yi..
Geçen akşam televizyonu açtım; aaa yine CHP tartışması..
Konuşmacılar satırla doğruyor, elbise dikmeye çalışıyor, reçete yazıyor..
Mısır’dan giriyorlar, CHP’den çıkıyorlar..
Hatta, Mısır’daki kalkışmadan, Mübarek’in düştüğü durumdan CHP’nin ders çıkarması lazım bile dediler..
Enteresan!.
*
Niye böyle?
Gazeteci gözüyle de baksanız, siyaset bilimci gözüyle de baksanız, bakkal Mehmet Efendi gözüyle de baksanız aynı sonuca ulaşırsınız..
BİR: CHP iktidara geliyordur, görünen köy kılavuz istemez vaziyetindedir.. Beş ay sonra ülkeyi devralacaktır.. Gece gündüz tartışılması bu sebeptendir..
İKİ: İktidarı, yani AKP’yi masaya yatırmak, tartışmak tehlikelidir.. Tartışacak adam bulmak da zordur.. Bu yüzden muhalefetle yatıp muhalefetle kalkılıyordur..
İkisinden biri..
*
Normal demokrasilerde sekizinci yılını iktidarda dolduran parti tartışılır.. Neler yaptı, neler yapamadı?.. Ne getirdi, ne götürdü?..
Daha ne getirecek?
Hele o parti üçüncü dönemde de iddialıysa..
Güçlüyse..
Sabah akşam konuşulması lazım..
Tam tersi oluyor..
Sadece CHP konuşuluyor.. AKP’ye tam destek veren yorumcular şunları yapmazsa yüzde 20’lerde kalacak diye CHP için gözyaşı döküyor..
Normal bir durum değil..
*
Mesela..
Ünlü bir ekonomist dedi ki; CHP’nin nasıl bir ekonomik politika izleyeceğini açıklaması lazım. Bunu açıklamayan CHP’nin ülkeyi Ak Parti’den daha iyi yöneteceğine nasıl inanacağız?
Çok doğru..
Doğru da dön 2002’ye..
AKP iktidara gelirken ekonomiyi nasıl yöneteceğini açıkladı mı?
Meydanlara çıkıp Kemal Derviş’le IMF’nin çizdiği program doğrudur, harfiyle uygulayacağım, milim dışına çıkmayacağım dedi mi?
Demedi..
Ama milim dışına da çıkmadı..
AKP’nin iktidar olana kadar nasıl bir parti olduğunu dahi bilmiyorduk..
Erdoğan iktidar olduktan sonra, Milli Görüş gömleğini çıkardıklarını söyledi, AKP’nin muhafazakâr demokrat parti olduğunu açıkladı..
CHP bunları açıklamazsa mahvolacak diyen ekonomist bu gerçeği bilmiyor mu?
Biliyordur ama işine gelmiyordur..
*
Sözün kısası, ekranlardaki, köşelerdeki bu CHP merakını anlamış değilim..
AKP’ye bulaşmamak için mi, CHP’nin iktidara yürüdüğü için mi?
Kahire’yi uyardı..
Ankara’yı unuttu..
Mısır karışmış, halk meydanlara dökülmüştü..
Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısından sonra Kahire polisini uyardı.. ‘Mısır halkının temel hak ve özgürlük taleplerinin demokratik yollardan kullanmasına müsaade edilmeli’ dedi..
Demokrasi dersi verdi..
Kahire polisi bu uyarıyı duydu mu bilmem ama pata küte girişmedi, biber gazı sıkmadı..
*
Dün Ankara’da eylem vardı.. Torba yasasındaki bazı maddeleri protesto eden on binden fazla çalışan yürümeye kalktı..
Çiçek, bu kez ‘demokratik hakların kullanılmasına müsaade edilmeli’ diye Ankara polisini uyarmadı.. Bu yüzden polis biber gazı sıktı.. Yakın mesafeden bol bol sıktı.. Copla mopla kalabalığı püskürttü..
*
Mısır’daki eyleme bakıyoruz.. Göstericiler iktidarı al aşağı etmek istiyor.. İktidarın polisine de öfke saçıyor..
Ankara’ya dönüyoruz, kimsenin iktidarı al aşağı etmek gibi bir isteği yok.. Amaç demokratik yoldan hak aramak, sesini duyurmak, taleplerini iletmek..
*
Bizi altı aylığına da olsa sürgüne yollayan, çalışma süresini iki saate kadar indirerek ücretleri kesen, başka kurumlara zorunlu gidişi sağlayan yasayı çıkarmayın diyorlar..
Dayak yemelerinin nedeni bu..
