Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bu konuyu yıllardır tartışırız.. Özel televizyonların devreye girmesinden beri..
Türkiye sık sık şehit verdiği için gündemden hiç düşmez..
13 şehidimizden sonra da böyle oldu..
Kenan Doğulu konserini iptal etti..
Tarkan iki şarkı söyleyip sahneden indi..
Ajda Pekkan konserimi iptal etmem deyince twitter bombardımanına uğradı..
Televizyonlarda da benzer bir durum yaşandı..
Gerçi dansöz oynatan yoktu ama normal yayınını sürdüren çoğunluktaydı..
Kiminde film vardı, kiminde dizi..
Tartışma da bu noktada koptu..
Dizi eğlence mi, değil mi?
Bir yerde eğlence, insanlar karşısına hoşça vakit geçirmek için oturuyor..
* * *
Peki ne yapmalı!
İki görüş var..
Birincisi; ‘Yayınları kaldırır matem havasına bürünürsek terörün ekmeğine yağ süreriz..
Toplumun morali çöker.. Amaç da bu değil mi’ diyenler..
İkincisi; ‘Yas ilan edilmesi lazım, böyle günde normal yayıncılık olmaz’ görüşünü savunanlar..
* * *
Hangisi doğru..
Bıçak sırtı dedikleri yer burasıdır.. Hele bizim gibi ülkede!
Televizyon yöneticiliği yaptığım yıllarda başıma çok geldi.. Ülkeyi yönetenler hemen telefona sarılırdı..
Aman büyütmeyin, aman toplumsal infiale yol açacak yayın yapmayın, aman gece gündüz evirip çevirip yayımlamayın..
Biz de direnirdik.. Olay çok büyük, haber bültenine sığmayacak kadar büyük..
* * *
Doğrusu.. Ne ‘vur patladım, çal oynadım’a devam etmektir, ne de ekranı siyaha boyamaktır..
Ne terörü görmezden gelmek, küçültmektir, ne de abartmaktır..
Çözüm dengeli yayındır..
Biliyorum, dengeyi bulmak, kantarın topunu iyi ayarlamak zordur, ama bu da yöneticilerin maharetidir..



En talihsiz demeç

13 şehit verdiğimiz saldırıdan sonra en talihsiz, en anlaşılmaz demeci İçişleri Bakanı verdi..
“Yangının sebebi askerleri geri getirmez” dedi..
Daha da ötesini söyledi:
Netice itibariyle yanmıştır, yakılmıştır. Sebebini araştırmak, sebebini söylemek bir şey ifade etmiyor.
Olan oldu, ölen öldü deyip susup oturalım mı?
Hata var mı, ihmal var mı diye araştırmayalım mı?
Nedenini bilmek hakkımız değil mi?
Bakan’ın söylediğinin tam tersi, sebebini araştırmak, sebebini açıklamak çok şey ifade eder..
Bakan daha yeni, yeniliğine verilim..


Haberin Devamı

En talihsiz öneri

Haberin Devamı

Eğitimciler, “SBS’yi unutup ÖSYM’ye hazırlanmaya başlayın” demiş..
Durun bakalım ya!..
Hayat sadece test mi? Hayat sadece sınav mı? Hayat sadece ders çalışmak mı?
Bu çocuklar daha 13 yaşında..
Gezecekler tozacaklar, spor yapacaklar, oyun oynayacaklar, sinemaya gidecekler, kitap okuyacaklar, hayatı tanıyacaklar..
Haytalık yapacaklar haytalık..
Bu sınavda başarısız oldun, sıva kolları şimdiden ötekine hazırlan!
Öteki ne zaman?
Dört yıl sonra..
Benim önerim şu.. Başarılı olan, olamayan SBS’yi unutsun ama ÖSYM’yi de düşünmesin..
13 yaşının, 14 yaşının, 15 yaşının tadını çıkarsın..
ÖSYM’ye sıra nasıl olsa gelecek..
O yaşlar kaçınca bir daha gelmiyor..



Medya Derneği ortaya çıktı..

Medya Derneği diye bir dernek var biliyorsunuz.. Gazeteciler Cemiyeti’ne alternatif olarak kuruldu..
Başkanı karikatürist Salih Memecan..
Bir yığın gazeteciye dava açıldı, bir yığın gazeteci yargılandı, bu dernek ortada yoktu..
Gazeteciler gözaltına alındı, tutuklandı, yine ortada yoktular..
Niye tutuklandıkları, neyle suçlandıkları hâlâ bilinmeyen (gizlilik kararı var, iddianamesi çıkmadı) Ahmet Şık ile Nedim Şener için de kıllarını kıpırdatmadılar..
Gazeteciler yürüyüş yaptı, ortada yoktular..
Neyle suçlandıklarını bile merak etmediler.. Cezaevine gidip kendilerine de sormadılar..
Medya Derneği cuma günü ortaya çıktı..
Deniz Feneri davasında etkin dolandırıcılık iddiasıyla tutuklanan eski RTÜK Başkanı ile Kanal 7 yöneticilerini ziyaret ettiler..
Hal hatır sordular..
Davanın takipçisi olacaklarını söylediler.. Gözaltına alınanların neyle suçlandığını bilmemesinden şikâyet ettiler..
Diğerleri biliyormuş gibi!
* * *
Medya, Deniz Feneri’ne çifte standart uyguluyormuş..
Asıl çifte standart uygulayan, bizden, bizden olmayan ayrımı yapan kendileri..
Medya derneğiysen git öteki gazetecilerle de ilgilen..
Üyemiz değil diyecekler..
Olsun olmasın, git, gör, konuş, bilgi sahibi ol!..


Haberin Devamı

Kriz teğet geçti!

İşsizlik oranları herkesin yüzünü güldürdü.. 32 ay sonra yine tek haneli rakamı yakalamışız..
Çok güzel.. Harika..
İşsizlik oranı Nisan 2008’de yüzde 9.9’muş..
Nisan 2011’de de yüzde 9.9 oldu..
Aslında aradan geçen süre üç yıl..
Bu üç yıl içinde yüzde 13’leri, 14’leri, 15’leri hatta yüzde 16.1’i bile gördük..
Teğet geçmek bu demekse..
Aradaki ayları saymazsak evet kriz teğet geçti!