Meral Tamer

Meral Tamer

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Van 100. Yıl Üniversitesi’nin benim gönlümde çok özel bir yeri var. Deprem felaketinden çoook daha öncelere dayanan bu “özel” durumun mimarı da sevgili Türkan Saylan hocamdır.
Milliyet olarak Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ile birlikte Baba Beni Okula Gönder projesi için sık sık bir araya geldiğimiz günlerden birinde Prof. Saylan “Meral Hanım, size bir konuda daha ihtiyacımız var” diyerek önüme koca bir dosya koydu. İpe sapa gelmez nedenlerle tutuklanan ve cezaevinde ölüme adım adım yaklaşan o dönemki rektör Prof. Dr. Yücel Aşkın’ın maruz kaldığı hukuk dışı uygulamaları, yerli ve yabancı kamuoyuna duyurmak üzere hemen ertesi gün, Türkan Hoca ile birilikte kolları sıvadık.
Gerek yurt içinde gerekse yurt dışındaki ilgili kurumlara, hukuksuzluğun boyutlarını madde madde anlatan kim bilir kaç tane İngilizce ve Türkçe mektup göndermişizdir. Düzenlediğimiz kampanyaların da neticesinde Yücel Hoca, 4-5 ay içinde serbest bırakıldı...

Van’ın inci kefali
Aradan 2 yıl kadar geçti; yine Milliyet olarak Ernst&Young’la birlikte düzenlediğimiz Türkiye’deki ilk sosyal girişimci yarışmasında karşıma, adaylar arasında yine Van 100. Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nden Prof. Dr. Mustafa Sarı çıktı. Dünyada sadece Van Gölü’nün sodalı sularında yetişen ve nesli tükenmekte olan inci kefaline yeniden hayat vermiş ve önceleri yöre halkı tarafından tepkiyle karşılansa da sonunda inci kefalini, binlerce insanın geçimini sağlayabileceği önemli bir iş alanı haline getirmişti. Benim de jüri üyesi olduğum bu yarışmada Prof. Sarı’yı Yılın Sosyal Girişimcisi seçmiştik.

Üniversiteye 10 derslik
Dün ÇYDD Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel ve Yönetim Kurulu üyeleriyle, Van 100. Yıl Üniversitesi vesilesiyle bir araya geldik. ÇYDD, büyük depremin ardından üniversite kampusü içinde 2 ay gibi kısacık sürede 10 derslik inşa etmiş. Yılda 6 bin öğrencinin yararlanacağı bu dersliklerde eğitim başlamış bile. 800 bin liraya malolan bu çelik konstrüksiyon derslikler kalıcı.
Paranın bulunması da zor olmamış: ÇYDD, 1999’daki Körfez Depremi’nin ardından yardımların süratle ve kuruşuna dokunulmadan yerine ulaşmasında en başarılı STK’lardan biri olarak öne çıkmıştı. Dolayısıyla deprem bölgesine yardım yapmak isteyen, ancak kime güveneceğini bilemeyen hayırseverler, kendiliklerinden ÇYDD’ye başvurmuşlar.

110 bin ÇYDD bursiyeri
Prof. Çelikel’den öğrendiğimize göre ÇYDD’nin önemli yeni projeleri var. Bir örnek vereyim: Türkiye’nin dört bir yanında ÇYDD bursuyla eğitimlerini tamamlamış gençlerle iletişime geçmek... 110 bin kişilik çoook geniş bir ÇYDD ailesinden söz ediyoruz. Her ilde mezunlar, o ilin ÇYDD teşkilatında gönüllü çalışacak; hem kendileri bir araya gelerek güçbirliği yapacak, hem çeşitli etkinlikler düzenleyerek elde edilen gelirle yeni burslar verecek, hem de şu anki bursiyerlere mentorluk yapacak.
ÇYDD’nin önümüzdeki günlerde TV kanallarında yayınlanacak yeni reklam filmini de izledik. Muhteşem Yüzyıl’ın Kanuni’si Halit Ergenç’in seslendirdiği reklam içime işledi.
“Köy okullarının % 85’ine kitap gönderemedik. 5 bin öğrencinin burs isteğini karşılayamadık. Kaleme, bota kabana ihtiyacımız var dediler, ulaştıramadık,” diyerek yeterli imkânlar olmadığı için ÇYDD’nin karşılayamadığı talepleri sıralıyor Ergenç; ardından bunlardan çok daha fazlasının gerçekleştiğini rakamlarla anlatıyor. Sonunda da o etkileyici sesiyle “Daha yapacak çok işimiz var; yeter ki gönlünüz bizimle olsun” diyor.
Bağışlarınız için ÇYDD’nin hesap numaraları: Yapı Kredi Bankası Etiler Şubesi - ÖBM (Şube Kodu: 915) hesap no: 89300306 - TL, 89300326 - USD, 89300334 - EURO.