Mahallenin Muhtarları 5 Ekim 1992’de Kanal 6’da yayınlanmaya başladı. 1994’te ATV’de sekiz sezon yayınlandı. 2001’de Kanal D’ye geçti. 2002 yılında ATV’ye döndü. Finali, 18 Haziran 2002’de Star TV’de yaptı. 337 bölüm yayınlandı. Özel televizyon tarihinin ilk 10 yılının tüm oyuncuları ve oyuncu adayları bu diziden geçti. 199 oyuncu, değişik karakterlerde kendini gösterdi.
Dizi, tekrar çekiliyor. Şöyle bir bilgi edindim. “Güncellenmiş konseptiyle hazırlanıyor. Aradan geçen zamandaki sosyolojik değişimler de göz önünde bulundurulacak.”
Peki oyuncu kadrosu? Başından beri bu dizinin iskeleti Temel (Erkan Can), Şirin (Esra Akkaya), Muhtar (Cihat Tamer), Behiye (Filiz Taçbaş), Seher (Leman Çıdamlı), Şoför (Yalçın Gülhan), İğneci Handan (Işık Aras) ve daha fazlası... Bu karakterlerin büyük bölümü olacakmış. Aynı isimlerle de olabilir, yeni isimler de katılabilir. İki kanala proje götürülecek. Son dönemde ‘mahalle dizilerinin’ yeniden gündeme gelmesi itici rol olmuş.
‘ÇOCUKLAR DUYMASIN’IN YENİ ADI
Birol Güven önce ‘Yatak Odası Diyalogları’ kitabından yola çıkarak Tamer Karadağlı ve Pınar Altuğ ikilisi için dizi çekecekti. Sonra araya Kanal D girdi “İlla Çocuklar Duymasın” dedi. Sanırım teklif yerindeydi fikir değiştirmek için. Bütün ekip yeniden bir araya gelecek. Belki Havuç bile bunun için ‘Survivor’dan elendi. Yeni adı ‘Çocuklar Duymasın Güç Uyanıyor.’ Kanal D’de temmuz ortası ya da sonu gibi yayına girmeyi planlıyorlar. Yeni karakterler de eklenecek. Kentsel dönüşüm, yeni dizinin temel
taşlarından biri olacak. Bedava olanmahalleyi milyarlık projeyle satan inşaatçılar mesela ayrıntılardan biri.
BU HABERİN ETKİSİ Mİ?
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın aile dizilerine verilecek desteğe ilişkin kriterlerin belirlenmesi için RTÜK’le görüşmelere başladığı Habertürk’te Aykut Yılmaz imzasıyla haber olmuştu. Bu destek, RTÜK’ün bir önceki yıl TV ve radyolara verdiği idari para cezalarının yüzde 20’sinden oluşacağı da not düşülmüştü. Tam da bu haberin arifesinde arka arkaya ‘mahalle dizileri’ sıralanmaya başladı. ‘Cennet Mahallesi’ni de bunun içine katabiliriz.
“Mahalleler ve aileler kayboldu” diyerek arka arkaya geliyorlar. Yakında ‘Bizimkiler’ de olursa şaşırmam. Moda olup, tespih tanesi gibi ardı ardına gelip birbirlerini yemeseler bari.
