Sinan Biçici

Sinan Biçici

sinanbicici@hotmail.com

Tüm Yazıları

Yaz deyince akla gelen romantik komedilerin ilki ‘Erkenci Kuş’, geç de olsa yayına girdi. İlk bölümüyle altı reyting alarak tüm izleyicilerde üçüncü, AB kategorisinde ikinci oldu.

Seyirci reaksiyonlarına baktım, ‘Kiralık Aşk’la ‘No:309’ karışımı yorumları dikkati çekiyor. Bir de ‘romantik komedilerin konuları hep aynı‘ diye serzenişler var.

‘Kiralık Aşk’ın yazarı Meriç Acemi’nin hikayesi ve ‘No:309’un yapımcısı Gold Film’in işi olduğu için de diziden oyuncular var. Senaryo olarak da iki diziyle benzerlikler görülüyor. ‘No:309’da tanımadığı bir adamla yanlışlıkla birlikte olup, hamile kalan genç bir kızın evlenmek zorunda kalma hikayesi vardı. Burada da şirketin partisinde karanlıkta yanlışlıkla öpüşen ve kim olduklarını bilmeden aşık olan bir
çiftin hikayesi ekrana geliyor.

Haberin Devamı

‘Kiralık Aşk’ın esas kızı Defne, abisinin borcu yüzünden para karşılığı şirketin patronunu ayartma görevini almıştı. ‘Erkenci Kuş’un Sanem’i ise babasının borcunu karşılamak için sevdiği adama karşı, gizli ajanlık yapacak. Sanem gibi masum bir mahalle kızının karanlıkta tanımadığı adamla yanlışlıkla öpüşüp, sonra da aşık olması hikayesi gerçekçi mi? Değil... Ama zaten o bölümü de ‘Kül Kedisi’ masalı gibi görüverin.

Yakışıklı, kaslı, sportmen, cool, işinde çok başarılı patron erkekler ve masum, sakar asistan kızların hikayesi onlarca kez yapıldı. Hatta romantik komedi deyince, ilk akla gelen bu.

Bu virüs, Kore dizilerinin formülüydü ve yerli hikayelerin de en büyük esin kaynağı oldu.

Bu tür projelerde hikayeden çok, kurulan dünya belirliyor beğeniyi... Rengarenk bir dünya, yakışıklı erkekler, güzel kızlar, modern ofisler, evler, takılar, kostümler ve neşeli müzikler.

‘ERKENCİ KUŞ’ NEDEN BAŞARILI OLDU

‘Erkenci Kuş’, bu anlamda renkli, albenili bir dünya kurmayı başarmış. Müzikleri, mekanları ve sanat yönetimiyle seyircinin içini açan, yaza ferahlık katan bir iş olmuş.

Bence Can Yaman’ın bu tarzı, karizmatik esas oğlan rolüne çok iyi oturmuş. Demet Özdemir de masum romantik komedi kızı için kendini ispatlamıştı zaten... ‘Seksenler’in pastacı Sami’si Berat Yenilmez’e de mahallenin bakkalı rolü yakışmış. Kısaca oyuncular kurulan dünyada çok tanıdık ve bu da avantaja dönmüş.

Haberin Devamı

‘Erkenci Kuş’ , iyi başladı, sezonda da başarısını sürdüreceğini düşünüyorum. Yolu açık olsun!

Mafya dizileri masum kaldı

‘Mafya dizileri silahı özendiriyor’ diye birçok eleştirinin yapıldığı günler yaşadık geçmişte... Düğünlerde silah atılıp damadın vurulduğunu gördük. Maç sonraları sıkılan kurşunlarla balkonlarda çocuklar öldü. En son seçim gecesinden gelen görüntülerde iş büyüdü, tabancalara, tüfekler de eklendi. Mafya dizileri bile yanında az kalır. “Sevinmeyi bilmiyoruz” demek, bana tehlikeyi görmemek, görmek istememek gibi geliyor. Önünü almazsak, uçaksavarlarla mı çıkacaklar sokağa?

Silah atmak sevinci değil, güç gösterisini, gözdağını ve meydan okumayı çağrıştırır. Düşünsenize, sizinle sürtüşme yaşamış komşunuz maçı kazanınca, düğün yapınca gelip kapınızda silah atsa... Sizce bu sevinmek mi, gözdağı vermek mi olur?

Hele hele herhangi bir siyasi parti lehinde yapmak en tehlikelisi. Bu ülke, birileri tarafından siyasi rekabetin silahlı çatışmaya dönüştürülmesinden çok çekti. Silah atanlar sizin partinizde, benim partimde değil buna bakıp ‘sorun yok’ denemez. Kimin elinde olduğu hiç fark etmez. Bunu bir tehdit gibi gören, karşı taraf da silah temin etmeye başlar.

Haberin Devamı

Suriye’yi hepimiz gördük, aynı şeylerin bizim ülkemizde de olmayacağının garantisini kimse veremez. “Komplo teorisi bunlar” diyenlere, “Bu riski alabiliyor musunuz?’’ diye sormak gerekir.

İnsanlar rahatça sokakta silah atıp, ceza görmezlerse, ondan sonra otopark kavgasında, komşu çekişmesinde, iş meselelerinde ve karı-koca kavgasında da patlar o silahlar. ‘Kurşun adres sormaz’ diye boşuna demiyorlar. Kimin canını yakacağını bilemeyiz.

Çocuklarımızın böyle bir ortamda güvenli olduğunu düşünüyor musunuz?