Objektif l930 Ağustosu... Muhalefet partisi Serbest Fırka halktan olağanüstü bir destek görüyor. CHP panikliyor. Serbest Fırka'nın "serbestiyet" (liberalizm) fikrine karşı, CHP bir şeyler söylemeli. Ayrıca Balkan ülkelerindeki gelişmeye karşılık bizdeki ağır hantal bürokratik durgunluk Atatürk'ü üzüyor, "Her tarafta ıstırap dinliyorum" diyor. Yeni bir heyecan lazım...Ankara'dan Sivas'a giderken, Atatürk, Şükrü Kaya, Recep Peker, Ahmet Hamdi gibi isimler "Liberalizm sömürge ekonomisidir" diye karar verdikten sonra "Altı Ok"u tespit ediyorlar. Sonra da Anayasa'ya konuluyor. Çünkü artık "Türkiye Cumhuriyeti bir parti devletidir!"CHP'nin 1935 programına da şu yazılıyor:"Partinin güttüğü bütün bu esaslar, Kamalizm prensipleridir!"Güneş-Dil Teorisi'ne göre Gazi'nin adının Arapça 'Kemal' değil, Yakutçada 'kale' anlamına gelen 'Kamal' olduğu tespit edilmişti çünkü! ZAMAN zaman söylenir, yazılır: Atatürk zamanında Kemalizm yoktu; sonra çıkarıldı... Hayır, Atatürk zamanında "Kemalizm" vardı, Atatürk de "Kemalist"ti. Devletin yeni doktrinini yerleştirmek için başka bütün fikirler yasaklanıyor. Hatta 'resmi' yorumun dışında Kemalizmi yorumlamak bile yasaklanıyor. İlhan Tekeli ve Selim İlkin'in "Kadro" araştırmasında belirttikleri gibi, "inkılabın ideolojisi"ni işlemeye kalkan Kadro dergisinin kapatılmasının sebebi budur.Türk Ocakları'nın da kapatılmasının sebebi budur.Devrim geçiren bütün ülkelerde bu tür uygulamalar görülür.Ama bugün, Şener Eruygur Paşa'nın "Atatürk düşünce sistemini olmazsa olmaz olarak kabul etmiş, aksi düşünceyi ihanet olarak bellemiş" olmayı övmesi çağdaş bir tavır mıdır?Hele Cumhuriyet gazetesinde "Atatürk bağımsızlığımızı oya sunarak kazanmadı!" diye korkunç çarpıtmaların yayımlanması!.. Türkiye'yi dinamitleyecek bir "meşruiyet" kavgasının körüklenmesi!..Bugünkü gelişmişlik ve çeşitlenme düzeyine ulaşmış bir toplumda, liberal, sosyalist, muhafazakâr, sosyal demokrat fikirler yasaklanabilir mi? Sandıktan başka bir siyasi meşruiyet kaynağı olabilir mi? 'Tek fikir' İsmet Paşa, demokratik rejimde 1930'ların devam ettirilemeyeceğini bildiği için 1947'de "Altı Ok"u Anayasa'dan çıkardı. Sonra, CHP tüzüğünden "Kemalizm"i çıkardı, "Atatürk yolu" diye, doktrin çağrışımı yapmayan bir terimi koydu.Karizmaya dayalı bir rejimden, anayasal rejime geçiş, Cumhuriyet'imizin en büyük başarılarından biridir. Artık Cumhuriyet'in temel nitelikleri Altı Ok değildir, "demokratik, laik, sosyal hukuk devleti"dir. Bu kavramların liberal, sol ve muhafazakâr yorumları da meşrudur; zamanımızda sivil yorumlar giderek ağır basmaktadır. Çünkü çağımızda gelişmenin motoru bireysel ve toplumsal dinamiklerdir.Bugünkü Türkiye'de bu anayasal ilkelerden başka bir hukuki meşruiyet ölçüsü olamaz! Siyasi meşruiyetin tek ölçüsü de sandıktır!Çankaya'ya seçilmenin de tek ölçüsü Anayasa'da belirtilen usullerdir.Seçilen meşrudur! Gül seçilecek gibi gözüküyor, elbette meşru bir cumhurbaşkanı olacaktır.Cumhurbaşkanlarını eleştirmek doğaldır, ama meşruiyet kavgası tezgâhlamaya kalkmak rejimi dinamitlemektir! Kimse Atatürk'ün karizmasını sömürerek rejimi dinamitleyecek bir meşruiyet kavgasını kışkırtmaya kalkmasın; ülkeye zarar verirler ve altında kalırlar! t.akyol@milliyet.com.tr Seçilen meşrudur!