KAFASI KENDiNDEN BiLE GÜZEL ADAM

2011; Halil Sezai’nin hayatında çok önemli bir yıl.
Konservatuvardan mezun olmuştu; parayla tek meselesi ev kirasını zamanında ödeyebilmekten ibaretti. Bir yandan tiyatro yapıyor, bir yandan da ekmeğini çıkartmak için televizyon dizilerinde oynuyordu.
Tüm bunlar olurken, ileride hayatının kırılma noktası olacak şarkıları yazıyordu kendi için.
Oturup da “Kariyerimi nasıl planlamalıyım, ne yaparsam ünlü olurum?” diye düşünen biri değildi. Tıpkı filminde canlandırdığı gibi; İstiklal Caddesi’nde, gecenin bir saatinde tek başına ve yalpalayarak yürüyen adamdı Halil Sezai...
Yönetmen Aytaç Ağırlar; ‘İncir Reçeli’nin senaryosunu önüne koyduğunda, hayatının değişmek üzere olduğunu fark etmedi.
Zaten film; 2011 Şubat’ında, gösterime girdikten 2 hafta sonra havlu attı.
Ancak DVD’sinin piyasaya çıkması ve korsan kopyaların evlere girmesi neticesinde işin rengi değişti.

ŞARKILARA UZUN METRAJ KLİP
Halil Sezai’nin damar sahnelerde söylediği içli şarkıların kısa videoları sosyal medyada rekor düzeyde tıklandı. Film, şarkıları değil; şarkılar, filmi meşhur etti.
Bunun üzerine aynı yıl haziran ayında ikinci kez vizyona girdi ‘İncir Reçeli’. Film olarak çok eleştirilse de, insanları HIV virüsü ile ilgili yanlış bilgilendirdiği, duygu sömürüsü yaptığı söylense de; Halil Sezai’nin dönüm noktası oldu.
Kasım ayında hiç vakit kaybetmeden ilk albümünü çıkardı Halil Sezai. ‘Seni Beklerken’in çok satacağı önceden belliydi...
Gerisi geldi.
Aradan 3 yıl geçti. Bugün ‘İncir Reçeli 2’ yani devam filmi; vizyonun en çok izlenen yapımlarından biri. 2 haftada hatırı sayılır bir gişe rakamına ulaştı.
Halil Sezai gerçek hayatta da ‘o adam’ olmasa, insanlara gerçek bir his geçirmese, o şarkıları yapmasa; İncir Reçeli 1 ve 2 şarkılarına uzun metraj klip olmasaydı, ‘İncir Reçeli 2’den çıkan izleyicilerin aklında aslen ‘Kafası Kendinden Bile Güzel’ adlı şarkı kalmasaydı bunların hiçbiri olmayacaktı.
Bence hem sinema hem de müzik kariyerinin geleceği için Halil Sezai’nin tahlil etmesi gereken hassas nokta bu.

WATERS KOVDU, PINK FLOYD UNUTMADI

Aradan 20 yıl geçtikten sonra; ‘Wish Roger Waters Was Here’ (Keşke Roger Waters da olsaydı) dedirten haliyle Pink Floyd yeni bir albüm çıkarmaya hazırlanıyor.
‘The Endless River’ (Sonsuz Nehir) adını taşıyan albüm 10 Kasım’da raflarda yerini alacak. Yeni bir albüm gibi görünmekle birlikte, grubun 20 yıl önce kaydettiği ‘Division Bell’ albümünde yayınlanmayan bazı kayıtlardan oluşuyor.
Ayrıca artık aramızda olmayan; Pink Floyd’un kurucu üyesi Richard Wright’a saygı albümü niteliğinde.
Roger Waters, ayrılmadan önce Richard Wright’ı Pink Floyd’dan kovmuştu. Waters’tan sonra grubun lideri olan David Gilmour ise geri çağırdı.
Yani, Richard’a yapılan bir saygı albümü için Roger Waters’ın kılını kıpırdatmaması doğal.

HARD ROCK CAFE’DE ÖZEL GECE
Pink Floyd’un yeni albümünde Türkçe bir şarkı da var: “Anısına”...
David Gilmour’un eşi ve albümün şarkı sözü yazarı Polly Samson, sosyal medya hesabından bu kelimenin İngilizce’sinin ‘In Memory Of’ olduğunu açıkladı.
13 Kasım’da Hard Rock Cafe İstanbul’da bir Pink Floyd gecesi gerçekleştirilecek.
Önce ‘Endless River’ şarkılarının dinleneceği gecede daha sonra Pink Floyd külliyatını birebir yorumlayan Türk projesi ‘Absence’ı izleyeceğiz.
Milliyet Sanat Dergisi için, geniş bir Pink Floyd dosyası hazırladım. Kasım sayısında okuyabilirsiniz.