Yüzyıllık fantezi

       Buluşuna duruşuna, savaşına barışına... Sanatına sporuna, modasına doğasına... Kadınına erkeğine, etlisine butlusuna... Huylusuna huysuzuna, zenginine fakirine... Odasına obasına, ülkesine kıtasına...
       Şunun şurasında ne kaldı ki!.. Yirmialtı gün. "Geldik işte gidiyoruz, şen olasın Halep şehri" gibi bir şey!.. Almış başını gidiyor dünya. Koca bir bin yılın değişmesine artık günler sayılı.

Seç, seç, al!

       Bin yıl değişirken, herkes kendine göre, hem bin yılın, hem yüzyılın insanlarını ve olaylarını seçiyor. Her ülkede, her dalda seç, seç, al!.. İsimler, resimler, sıralamalar birbirini izliyor.
       Yabancı dergilerde yüzyılın insanlarıyla ilgili fantezilerin ardı arkası kesilmiyor. Olayların denk gelişine göre , yorumlar, fotoğraflar... Kim ya da hangi olay , nedenleriyle birlikte, bu yakıştırmalarda öne çıkıyor.
       İnsanın gönlünden geçtiği gibi, bunlardan hoş bir demet yapmak, her zaman mümkün.

Kalpten mizaha...

       Örneğin, şöyle bir fanteziye ne dersiniz?..
       Christian Barnard : Kalp ameliyatı yetmiyor. Yeni bir kalple, insanın eski kalbinde taşıdığı sevgiliye hala vurgun olabileceğini gösteriyor.
       Michael Jackson : Küçük, kara bir oğlan çocuğunun, zengin ve beyaz bir hanıma dönüşebileceğini, şarkılarında söylüyor.
       Kennedy : Berlin duvarındaki konuşmasıyla, bir Amerikalı'nın Berlinli olabileceğini öne süren ilk Amerikalı oluyor.
       Yves Saint Lauren : Modern modacı tanımıyla, yüzyıla damgasını vuruyor.
       Gandi : İnanılmaz hoşgörü ve sabrıyla, peygamberlerin yeniden doğabileceğini kanıtlıyor.
       Einstein : İzafiyet teorisiyle, herşeyin görece nitelik taşıdığını dünya aleme ilan ediyor.
       Hitler : Diktatörlüğüyle, kötü ve zalim olan herşeyle anılmak gibi, kolay ulaşılamayacak bir rekora imza atıyor.
       Bernard Show : Şaheser mizahıyla ,insanlara kendileriyle dalga geçebileceklerini öğretiyor.

Kim, kimle olabilir mi?

       Kafanıza göre takılın, sayfalar dolusu benzer listeler yazın!.. Hepsinde mutlaka özel bir fark vardır!..
       Ava Gardner'le Clinton'ı yan yana getirerek... Hemingway ile Bayan Thatcher'i sohbet ettirerek... Şarlo ile Reagan'ı film setinde buluşturarak... Lenin'le Gorbaçov'u kavga ettirerek.. Yüzyılın başıyla, sonu ya da ortasında birbirleriyle karşılaşması mümkün olmayan insanlardan bir demet...
       Fantezinin sonu yok ki!.. Hele de, bin yıl kapanırken...



Yazara E-Posta: ydogan@milliyet.com.tr