Kültür Sanat Yeşilçam'ın ilk starı: Cahide Sonku!

Yeşilçam'ın ilk starı: Cahide Sonku!

17.11.2011 - 16:02 | Son Güncellenme:

Hayal ve Hakikat Söyleşi Dizisi kapsamında, Türk sinema tarihinin ilk starı Cahide Sonku’nun çarpıcı yaşamı araştırmalar ve tanıklıklarla yeniden gündeme geliyor.

Yeşilçamın ilk starı: Cahide Sonku

Cahide Sonku’yla son zamanlarında görüşerek “Cahide: Peçete Kâğıdındaki Anılar” kitabını yazan Agâh Özgüç, tiyatroda ve sinemada birlikte çalıştığı oyuncu Jeyan Ayral Tözüm, televizyonda sanatçıyı canlandıran Hale Soygazi ve Sonku üzerine araştırma yapan sinema tarihçisi Alican Sekmeç, İstanbul Modern’de bir araya geliyor.

Haberin Devamı

Söyleşi: 17 Kasım Perşembe 19.00

Konuşmacılar: Jeyan Ayral Tözüm, Agâh Özgüç, Alican Sekmeç, Hale Soygazi

Cahide Sonku (27 Aralık 1916 / Yemen - 18 Mart 1981 / İstanbul)

Asıl adı Cahide Serap, sinema ve tiyatro oyuncusu. Türk sinemasının ilk kadın yönetmeni ve ilk kadın yıldızıdır.

16 yaşında Darülbedayi'ye girmiş, zamanla İstanbul Şehir Tiyatroları'nın gözde oyuncuları arasında yerini almıştır. Muhsin Ertuğrul döneminin önemli isimlerindendir. 1933'te "Söz Bir Allah Bir" filmiyle sinemaya geçti. Daha sonra 1950 yılında kendi adına Sonku Film şirketini kurdu. "Fedâkar Ana" filmiyle yönetmenliği denedi. Oyuncu Talat Artemel ile evlenip ayrıldı. Bir süre sonra fabrikatör İhsan Doruk ile evlenen Sonku'nun bu evlilikten Ender adında (d. 1953) bir kızı oldu. Daha sonra bu eşinden de ayrıldı.

Haberin Devamı

"Bataklı Damın Kızı Aysel" adlı filmle ünlenen Cahide Sonku, o günden sonra adeta bir "fetiş" oldu ve hemen her filmde erkeklerin kalbini kırıp kaçan güzel kadın rolüyle izleyicinin karşısına çıktı.1963 yılında bir yangın sonucu kurmuş olduğu Sonku Film'in yanması üzerine iflas eden Cahide Sonku hayatının geri kala kısmında kısa bir süre Şehir Tiyatrosu'nda çalıştı daha sonra buradan ayrılan Sonku, ömrünün son yıllarını sefalet içinde geçirdi.

1979 yılında Sinema Yazarları Derneği hizmet ödülünü aldı. Alkol bağımlısı olduğu da ileri sürülen Sonku, 1981'de Alkazar Sineması'nda fenalaşarak 64 yaşında öldü.

Filmleri

1971 Mıstık (Ülkü Erakalın)
1967 Bizansı Titreten Yiğit (Muharrem Gürses)
1967 Serseriler Kralı (Mehmet Dinler)
1966 Sokak Kızı (Ülkü Erakalın)
1966 At Avrat Silah (Yılmaz Güney)
1966 Çalıkuşu (Osman F. Seden)
1966 El Kızı (Nejat Saydam)
1966 Kovboy Ali (Yılmaz Atadeniz)
1966 Sevda Çiçeğim (Kemal Kan)
1965 Sevgim ve Gururum (Süreyya Duru)
1965 Beyaz Atlı Adam (Remzi Jöntürk)
1965 Düşman Kardeşler (Semih Evin)
1965 Korkusuzlar (Semih Evin)
1965 Yahya Peygamber (Hüseyin Peyda)
1962 Yavru Melek (Osman F. Seden)
1956 Büyük Sır (Talat Artemel)
1955 İlk ve Son (Atıf Yılmaz)
1953 Beklenen Şarkı, yönetmen ve oyuncu
1952 Günahını Ödeyen Adam (C. Y. Kastanof)
1951 Vatan ve Namık Kemal, yönetmen ve oyuncu
1949 Fedakar Ana (Seyfi Havaeri)
1947 Yuvamı Yıkamazsın (Kani Kıpçak)
1946 Senede Bir Gün (Ferdi Tayfur)
1945 Yayla Kartalı (Muhsin Ertuğrul)
1942 Kıskanç (Muhsin Ertuğrul)
1940 Akasya Palas (Muhsin Ertuğrul)
1940 Şehvet Kurbanı(Muhsin Ertuğrul)
1934 Bataklı Damın Kızı Aysel (Muhsin Ertuğrul)
1933 Söz Bir, Allah Bir ((Muhsin Ertuğrul)

Haberin Devamı

Hayal Ve Hakikat Sergisi

İstanbul Modern’de, 16 Eylül’de açılan “Hayal ve Hakikat - Türkiye’den Modern ve Çağdaş Kadın Sanatçılar” sergisi, Türkiye'nin toplumsal ve kültürel dönüşümünü kadın sanatçıların üretimleri üzerinden gündeme getiriyor. Modern ve çağdaş sanatta kadın sanatçıların öncü ve eleştirel pozisyonlarını merkez alan sergi, Türkiye’nin sosyokültürel tarihine yeni ve alternatif bir bakış sunuyor.

Küratörler Fatmagül Berktay, Levent Çalıkoğlu, Zeynep İnankur ve Burcu Pelvanoğlu’nun oluşturduğu seçki, kadın sanatçıların 1900’lü yılların başından bugüne uzanan üretim sürecini kapsayarak, resimden videoya birçok farklı sanat disiplinine yer veriyor.

Haberin Devamı

Aynı zamanda modern ve çağdaş Türk sanatı tarihinin özeti niteliğini taşıyan sergi, hayat hikâyeleri ve üretimleri hakkında fazla bir bilgiye sahip olmadığımız ve artık adları unutulmaya yüz tutmuş öncü kadın sanatçıları, yeniden keşfedilen modernleri ve neredeyse son kırk yıldır çağdaş sanat ortamını düşünsel tavır ve pratik eylemleriyle yönlendiren 74 sanatçıyı birbirine bağlıyor.

Sergi, adını ilk Türk kadın romancı Fatma Aliye’nin Ahmet Midhat ile birlikte kaleme aldığı 1891 tarihli “Hayal ve Hakikat” adlı romanından alıyor. Bir aşk romanı olarak dönemin pek çok simgesel özelliğini bünyesinde barındıran iki bölümlü kitabın hayal olarak adlandırılan kısmını Fatma Aliye, hakikate vurgu yapan kısmını Ahmet Midhat yazar. Romanın kapağında Fatma Aliye sadece cinsiyetini belirten “Bir Kadın” mahlasıyla yer alır. Buna karşılık hakikatin sahibi ise erkektir.

Haberin Devamı

“Hayal ve Hakikat” adlı romanı kendisine referans olarak alan sergi, kadın sanatçıların hayallerini hakikate nasıl dönüştürdüklerini araştırarak, kadın sanatçıların üretimlerinde hakikatin farklı katmanlarıyla kurdukları ilişkinin bugünkü çağdaş sanat kültürü içindeki yerini görsel örnekleriyle anlatıyor.

Sergi, kadın sanatçıların üretimlerine dikkat çekerek, sanat tarihindeki konumlarını hatırlatırken, toplumsal alanda kadınların içinde bulundukları durumu ve sorunlarını da gündeme getiriyor. Bu konuda eleştirel bir tartışma platformu oluşturarak, kadın sanatçılarla farklı toplumsal grupların bir araya geleceği bir üretim ve düşünce alanı yaratmayı hedefliyor.
Sergiye paralel olarak düzenlenen panel, sempozyum ve atölye gibi etkinliklerde ise görsel sanatlar, müzik, sinema, edebiyat, tasarım kültürü gibi alanlarda üretimde bulunan kadın sanatçılar izleyicilerle buluşuyor ayrıca Türkiye’de kadın çalışmaları, feminist teori ve cinsiyet tartışmaları üzerinden konunun analizinin yapılması hedefleniyor.