SAĞLIK
YEMEK
ASTROLOJİ
GÜZELLİK

NLP'de Modelleme ile Neler Yapabilirsiniz ?

Modellemek NLP'nin temelidir.

NLP'nin kurucuları Richard Bandler ve John Grinder bu işe terapi alanında olağanüstü sonuçlar alan 3 kişiyi modellleyerek başlamışlardır.

Geştalt'ın kurucusu Fritz Perls, ABD'de klinik hipnozun kurucusu Milton H. Erickson ve ünlü aile terapisti Virginia Satir. Özellikle Erickson'un kullandığı dili mikroskop altına almışlar ve onun dil kalıplarını çıkarmışlardır.

Modelleme "Onlar bunu nasıl yapıyorlar?" sorusundan ortaya çıkmıştır.

Çocukluğunuzu düşünün, insanları taklit ederek ve hatta onların inançlarını benimseyerek bilinçsiz de olsa modelleme yaptınız.

Bir yetişkin olduğunuzda, "onun gibi" olmak istediğiniz bir insanı bilinçli bir şekilde model alarak ona benzemeye çalıştınız.

Aslında bilinçli ya da bilinçsiz olarak, en ince detaylara kadar ya da sadece izlenim olarak birisini ya da bir şeyleri modellediniz.

NLP de modellemeyi kullanarak, istediğiniz her ne ise, "olabilirsiniz"

Topluluk önünde konuşma konusunda sıkıntı çeken bir danışanım ile modelleme çalışması yaptık.

Onun gibi konuşmak ve sunum yapmak istediği bir talk show'cuyu modelledik.

İşe, danışanımla bu talk show'cuyu çok yakından gözlemleyerek başladık.

Öncelikle bu kişinin inançlarını ve değerlerini araştırdık, bu bizim için önemli bir malzemeydi ve danışanımla talk show'cunun inanç ve değerleri birbirine çok yakındı. Bu veri oldukça işimize yaradı, modellemede kolaylık sağladı.

Modelleme yaparken, modelleme yaptığınız kişinin inanç ve değerleri de oldukça önemlidir.

Sonrasında danışanımın modellemek istediği talk show'cunun davranışlarını bire bir modelledik. Bu en kolay modellenen, taklit edilebilen kısımdır. El kol hareketleri, nefes alış veriş şekli, yüz ifadesi, vücut hareketleri, konuşma şekli v.s.

Bu usta show man'i yeterince modelledikten sonra, danışanım hayranı olduğu bu kişi gibi, topluluk önünde rahatça konuşup, sunumlar yaparak kendini rahatça ifade etmeye başladı ve işlerini büyüttü.

Modelleme NLP'nin en ilgi çekici konularından biridir.

NLP eğitimi alarak veya bir NLP koçu ile çalışarak isteklerinize oldukça hızlı kavuşabilirsiniz.

Sevgi ve saygılarımla,

A.Nilgün Aktaş

NLP Uzmanı & Profesyonel Yaşam ve İlişki Koçu

www.aysenilgunaktas.com

http://www.facebook.com/a.n.aktas

Yazının devamı...

NLP Öğrenek Hayatınızı Nasıl Değiştirebilirsiniz?

NLP (Neuro Linguistik Programming) kişilerin bakış açılarını değiştirerek, davranış seçeneklerini artırma, zenginleştirme ile ilgili birçok teknik sunar.

Birçok seçenek sahibi olmak ise kişilerin olaylara karşı tutumunu, bakış açısını ve duygularını hızla değiştirir.

Bugüne dek yaşadığınız tüm korkular, endişeler, hayal kırıklıkları, başarısızlıklar, acılar, tüm negatif ve sizi rahatsız eden duygular o güne dek öğrendiğiniz tepkilerin sonucu oluşmuştur.

NLP kişinin farkındalığını artırarak, hayatının neden böyle olduğunu hızlı bir şekilde anlamasını sağlar.

Bana sık sık soruluyor, “NLP ile neler yapabiliriz ve hayatımızda neler değiştirebiliriz ?” diye.

Ortak bir cevap vermek adına bu yazımı hazırladım.

· Başarısızlık ile ilgili referanslarınız varsa, NLP teknikleri ile bu referanslarınızı değiştirerek başarılı bir insan haline gelebilirsiniz.

· Uçağa, arabaya, otobüse binmekten korkuyorsanız, NLP teknikleri ile korkmadan bu taşıtlara binerek seyahat edebilen bir insan haline gelebilirseniz.

· Panik atak hastası iseniz ve agora fobi veya klostrofobiniz varsa, NLP teknikleri ile bu fobilerinizin üstesinden gelebilirsiniz.

· Terk edilme korkunuz varsa, bu korkunuzdan NLP teknikleri ile kolayca kurtulabilirsiniz.

· Mutsuzsanız, NLP teknikleri ile kolayca “mutlu” olabilirsiniz.

· Satış elemanı iseniz ve satışlarınız kötü ise, NLP teknikleri ile satışlarınızı artırabilirsiniz.

· Bir maddeye, bir insana karşı aşırı bağımlılık duyuyorsanız, NLP teknikleri ve bağ kopartma çalışmaları ile bu bağımlılıklarınızdan kolayca kurtulabilirsiniz.

· Bazı fobileriniz varsa, NLP teknikleri ile bu fobilerinizden kolayca kurtulabilirsiniz.

· Alerjiniz varsa, NLP teknikleri ile alerjilerinizden kurtulabilirsiniz.

· Geçmişinizden olumsuz şekilde etkileniyorsanız, NLP teknikleri ile bu olumsuz etkilerden kurtulabilirsiniz.

· Unutmak istediğiniz bir kişiyi, NLP teknikleri ile kolayca unutabilirsiniz.

· Kilo veremiyorsanız, NLP tekniklerini kullanarak, kilo verebilirsiniz.

· Hastalıklarınızın iyileşme sürecini, NLP tekniklerini kullanarak hızlandırabilirsiniz.

· İşinize yaramayan tüm inançlarınızı, NLP tekniklerini kullanarak değiştirebilirsiniz.

· Topluluk önünde konuşamıyorsanız, NLP tekniklerini kullanarak bu korkunuzdan kurtulabilirsiniz.

· Hayallerinizin gerçeğe dönüşmesi uzun zaman alıyor veya hayalleriniz hiç gerçekleşmiyorsa, NLP tekniklerini kullanarak, hayallerinizi daha hızlı hayatınıza çekebilirsiniz.

· Olumsuz düşünce kalıplarınızdan, NLP teknikleri ile kolayca kurtulabilirsiniz.

· Yaratıcılık yeteneklerinizi, NLP teknikleri ile artırabilirsiniz.

· Özgüven ve özdeğerinizi, NLP teknikleri ile artırabilirsiniz.

Ve insana dair tüm duygular, korkular, endişeler ne varsa hepsini NLP yardımı ile değiştirebilirsiniz.

NLP ile zihinsel arınma çalışmaları bireysel seanslarla veya eğitimlerle yapılmaktadır.

İnancım o ki, bir gün NLP öğrenerek herkes özgürleşecek ve çok mutlu olacak.

Sevgi ve saygılarımla,

A.Nilgün Aktaş

NLP Uzmanı & Profesyonel Yaşam ve İlişki Koçu

www.aysenilgunaktas.com

http://www.facebook.com/a.n.aktas

Yazının devamı...

Daha huzurlu, mutlu ve uyumlu ilişkiler kurmak mümkün (2)

İlişkide olduğunuz kişiye değer verdiğinizi her fırsatta göstermenin önemine ilk bölümde değinmiştik.

Bu bazen bir demet çiçekle olabileceği gibi, bazen bir iltifatla, bazen bir hediyeyle veya bazen de içten gelen sıcak bir öpücükle olabilir.

Nazik olmak, gönül almayı bilmek, sevecen olmak, özverili olmak, gerektiği zaman esnek olabilmeyi bilmek mutlu bir ilişkinin olmazsa olmazlarından.

Şimdi sizlere sağlıklı İlişkiler ve İletişim kurabilmek için gerekli 5 prensipten söz etmek istiyorum.

1.Destekleyici Olmak

İlişkide veya iletişimde bulunduğunuz kişi her kim olursa olsun, onu yürekten destekleyin ve onu her konuda cesaretlendirin.

Ancak bunu yapmacık ve gösteriş için değil içtenlikle, sevgiyle ve yürekten yapın.

Siz böyle davranmaya başladıkça karşınızdaki kişinin günden güne olumlu yönde değişmeye başladığını fark edeceksiniz.

2. Dürüst Olmak

İlişkide ve iletişimde olduğunuz kişiye karşı her konuda dürüst olmayı alışkanlık haline getirin. En derin ihtiyaçlarınızı, korkularınızı ve arzularınızı ona ifade etmekten asla çekinmeyin.

Ona karşı ne kadar açık ve dürüst davranırsanız, onun da size karşı açık ve dürüst davrandığını göreceksiniz.

3. Farklılıkları Kabul Etmek

İlişkilerdeki en büyük sorun karşınızdaki insanı “farklı” olduğu için suçladığınızda başlar.

Karşınızdaki kişiyi olduğu haliyle kabul edememek ve onu istediğiniz kişi haline dönüştürmeye çalışmak ilişkiniz için tehlike çanlarının çaldığına işaret eder.

Oysa her haliyle, tavrıyla, iyi ve kötü yönleriyle eşinizi sevip kabul edebilmek, mutlu bir ilişkinin altın kuralıdır.

Aranızdaki her türlü farklılığı samimiyetle ve olgunlukla kabul edin.

Çünkü dünyadaki altı milyar insanın hiçbiri bir diğerine benzemez. Benzemek zorunda da değildir.

Bir ilişkide kişisel farklılıkların zenginlik olduğunu kabul etmekle işe başlayın.

Bire bir sizin kopyanız biriyle yaşamak ne kadar eğlenceli olurdu sizce?

4. Kendinizden Sorumlu Olun

Yaşadığınız ilişkinin adı her ne olursa olsun, ister romantik bir ilişki olsun, ister başka türde bir ilişki olsun yaşamınızın tüm sorumluluğunu alın.

Evet, hayat müşterek ve eşimizle, sevgilimizle evimizi, hayatımı paylaşıyoruz.

Ancak bu yanlış anlaşılmasın, tüm maddi ve manevi sorumluluğu karşı tarafa yıkmak, kendimizden sorumlu olmamak, ilişkiyi sabote eder.

5. Eğlence Yaratmak

İlişkilerinizde eğlence yaratın.

Neşe, eğlence ve mizah bir ilişkinin en önemli yakıtlarındandır.

Günlük rutinden ve rutin giden ilişkilerden ancak neşeli eğlenceli anlar yaratarak kurtulabilirsiniz.

Neşe ve eğlence hayatımızın ve ilişkimizin bir parçası olmalıdır.

Can sıkıntısı, stres ve keder enerji kaybına neden olur. Bu da zamanla ilişkilerinize yansır ve zamanla mutsuz ilişkilerin parçası haline gelirsiniz.

Devam edecek…

Sevgi ve saygılarımla,

A.Nilgün Aktaş

NLP Uzmanı & Profesyonel Yaşam ve İlişki Koçu

www.aysenilgunaktas.com

http://www.facebook.com/a.n.aktas

Yazının devamı...

Daha huzurlu, mutlu ve uyumlu ilişkiler kurmak mümkün (1)

Yaşamın her alanında hepimiz sürekli bir iletişim ve ilişkiler ağı içindeyiz.

Gerek özel gerekse iş yaşamımızda, başarı ve başarısızlık diye tanımladıklarımız, aslında iletişimdeki başarı ve başarısızlığımızın doğrudan hayatımıza yansımaları.

Kurduğumuz tüm ilişkiler ve duygusal ilişkilerimiz, aslında kendimizle kurduğumuz iletişimin ve ilişkinin birer sonucu.

İşimizden, arkadaşlarımızdan veya hayat arkadaşımızdan memnun olmak ya da olmamak, ilişkiyi ve iletişimi yönetme becerilerimizden geçiyor.

Herkesin ilişki ve iletişimini yönetmek için kuvvetli ve zayıf özellikleri vardır.

Bu anlamda çiftlerin birbirlerini ve özellikle iç dünyalarını tanımaları çok önemli.

Birçok çiftin düştüğü en temel hata, karşısındaki kişiyi sevmesi, ona değer vermesine rağmen bunu ifade edemiyor olması.

İlişkiyi besleyen ve geliştiren en önemli unsurlardan biri, olumlu hislerin ifade edilebilmesi ve gösterilebilmesidir.

Duygusal ilişkilerde ustalaşabilmek için karşınızdaki insana karşı kırıcı, aşağılayıcı ve yargılayıcı olmamanız en olmazsa olmaz şartlardan.

İstemeden bu şekilde davrandığınızda yapılması gereken en önemli şey, hemen bu hatayı onarmak, eşinizin gönlünü almak , daha önemlisi ise, bir daha böylesi bir davranışı asla tekrarlamamak.

İlişkilerin daha mutlu, huzurlu ve uyumlu sürdürülebilmesi için odaklanmamız gereken üç alan var.

1. Arkadaşlık ve yakınlık kurabilmek

2. Tartışmaların yapıcı ve geliştirici olmasını sağlayabilmek

3. Birlikte ortak anlam ve amaçlar geliştirebilmek

Bu üç alanı geliştirmek ilişkiyi daha uyumlu ve mutlu sürdürmeye yardım eder.

Yapılan bir araştırmaya göre kadınlar, eşlerinin taleplerini karşılamakta çok daha başarılı ve yapıcı. Erkekler ise zorlanan ve bunu yapmamak için mazeretler üreten taraf.

Kadınlar son yıllarda bir ilişkiye başlama ve bağlanma konularında daha temkinliler.

Bir ilişki yaşamak veya evlenmek eskisi kadar önemli değil kadınlar için. İlişki içinde istismara uğrayan kadınlar, ilişkide kalmak zorunda olmadığını, ayrılmak gibi bir şansı olduğunun farkında.

Erkekler ise artık sadece evin geçimini sağlamanın sağlıklı bir ilişki için yeterli olmadığının farkındalar. Hayat arkadaşına destek olan, onun için iyi bir yol arkadaşı, iyi bir baba, eş olması gerektiğini bilen ve bu şekilde davranmaya çalışan erkeklerin oranı, geçmiş yıllara göre artış göstermektedir.

Devam edecek…

Sevgi ve saygılarımla,

A.Nilgün Aktaş

NLP Uzmanı & Profesyonel Yaşam ve İlişki Koçu

www.aysenilgunaktas.com

http://www.facebook.com/a.n.aktas

nilgunaktas@hotmail.com

Yazının devamı...

Hayatımızda Bolluk ve Bereketi Nasıl Arttırabiliriz! (3)

Bolluk ve bereket enerjisi “yaratım” enerjisidir.

Bu yüzden kendinizi her şekilde bolluğa açmalısınız. O zaman bu enerji sizin içinizden akacaktır.

Paraya verdiğiniz anlamları bilinçaltınızdan tamamen silin.

Para kirlidir !

Zengin insanlar parayı helal olmayan yollardan kazanırlar !

Çok param olursa başıma kötü bir şey gelir !

Bu ve buna benzer negatif inançları size gelecek olan bolluk ve bereket enerjisini engelleyen güçlü duygulardır. Bu inançlarınızdan kurtulun.

Paranın bir amaç değil, bir araç olduğunu her zaman hatırlayın.

Düşüncelerinize sınırlar koymayın. Çoğunlukla evrenden - yaradandan – büyük bir şey istersek, vermez zannederiz. Bu yüzden maddi ve bazen de manevi anlamda büyük istekler bizi korkutur.

Hiç düşündünüz mü, günlük yaşantınızda suyu veya ekmeği elde ederken zorlandığınız oldu mu hiç?

Hiç bir günün sabahında uyandığınızda, ben bugün ekmek ve su bulamayacağım, açlıktan ve susuzluktan öleceğim diye düşündünüz mü?

Düşünmediniz değil mi?

Evet, çünkü bilinçaltınız ekmek ve suyun kolayca elde edilebilecek yiyecekler olduğunu bilir, bu yüzden bu konuda bir sınır yoktur ve siz de, ömrünüz boyunca ekmek ve suya ulaşma konusunda bir sıkıntı çekmezsiniz.

Ancak iyi bir iş, güzel bir ev ve son model bir araba istemeye gelince işler değişir !

Neden değişir?

Çünkü bilinçaltınız bunun imkânsız olduğuna ikna olmuştur baştan beri! (Onu siz ikna etmişsinizdir!)

Bilinçaltınızda o evi ve arabayı alacağınıza dair ufacık bir inanç geliştirmemişsinizdir. Bu yüzden bunları edinemeyeceğine dair inancınız sonsuzdur!

İstedikleri gibi maddi imkânlara, eve ve son model arabalara sahip olanlar ise, bu isteklerini alacaklarına gerçekten inanmış kişilerdir.

Bir söz vardır, bilinçaltınız bir şeyin olacağına inanırsa onu gerçekleştirmek için elinden gelen her şeyi yapacaktır. Ama olmayacağına inanırsa, bu sefer gerçekleştirmemek için elinden gelen her şeyi yapacaktır!

O zaman şu sonucu çıkartabiliriz, doğru istemeyi, istemekten korkmamayı öğrenelim.

Evrende herkes için sınırsız bir bolluk bereket vardır. Bilinçaltı ikna edildiğinde ve doğru istendiğinde elde edilemeyecek hiç bir şey yoktur.

Yeter ki isteyin, büyük düşünün ve hiçbir zaman isteklerinize sınır koymayın!

Diğer önemli bir konu da, isteklerimize koşul koymamız.

Gece gündüz çalışırsam, zengin olabilirim !

Bir tane evim, arabam olsun bana yeter, mutlu olurum!

Emekli olayım, o zaman rahat olurum!

İstediğim işe ancak askerden sonra girebilirim... v.s.

Örnekleri çoğaltmak mümkün.

Açıkça görebildiniz mi, ne kadar sınırlı ve koşullara dayalı düşünceler olduğunu?

Bu sınırlı ve koşullu düşüncelerin harfiyen evren size verecektir. Varlıklı olabilmeniz için gece gündüz hiç durmadan çalışmanız gerektiğine inanan bilinçaltınız, bunu size yaşatacaktır.

Huzura, refaha kavuşmak için emekliliğinizi beklemek zorunda kalacaksınız!

Bu şartlar ve koşullu isteklere sahip olmadığınızda evrenin sınırsız bolluk ve bereketine kapılarımızı sonuna kadar açarız.

Bolluk ve bereket için yer açmak da önemli başka bir kuraldır.

Evinizdeki, ofisinizdeki, yaşadığınız mekânlardaki, dolapta, mutfakta tüm eskimiş ve kullanmadığınız ne varsa kolilere koyup ihtiyacı olanlara verin. Neyi verdiyseniz, elinizden çıkarttıysanız, bir süre sonra yenilenmiş şekilde size geri dönecektir.

Çünkü siz boş alan yarattınız yeninin gelmesi için. Yeninin sizle buluşması için eskiyi göndermeniz gerek.

Düzenli ve tertipli olmak, bolluk ve bereket enerjisinin hayatımıza hızlı bir şekilde akmasına neden olur. Varlıklı insanlarla ilgili yapılan bir araştırmada, bu kişilerin çok düzenli, tertipli oldukları ortaya çıkmış. Tesadüf olabilir mi bu?

Bolluk ve bereket enerjisi, düzeni, intizamı, temizliği ve tertibi sever çünkü. Bolluk ve bereket enerjisini çekmek için, hayatımızda temiz ve düzenli alanlar yaratmak gerekir.

Düzensiz pis, tozlu ortamlar negatif enerjiler barındırır, bu da negatif, kirli enerjileri taşır hayatımıza

En kısa zamanda çekmecelerinizi düzenleyin, tozluysa tozlarını alın, dolaplarınızı, yaşadığınız mekânları daha düzenli ve tertipli hale getirin. Böylelikle yaşadığınız mekânlarda daha tertipli, temiz enerjiler barındırın ki, pozitif enerjilerle buluşun.

Bolluk ve bereket bilincini geliştirirken, faturalarınıza, kiranıza, ödemelerinize yöneltmeyin dikkatinizi. Zira elinizden çıkan parayı ne kadar çok düşünürseniz, o kadar fazla para çıkar elinizden.

Dikkatinizi daima kazançlarınız üzerinde yoğunlaştırın ki, size geri dönenler kazançlarınız olsun.

Hayatınızdan “param yok” sözünü ebediyen çıkartın. Evrene gönderdiğiniz mesajlar daima kazanca ve varlığa dair olsun.

Son olarak niyet enerjisinin gücünden bahsetmek istiyorum sizlere.

Özellikle sabah uyandığınızda güne güzel niyetlerle başlayın. Sıkıntınız bolluk, bereket konusunda ise, güzel ve pozitif niyetlerinizi evrene gönderiz. Niyet enerjisi kişiye çok hızlı geri döner. İslamiyet’te de niyetin çok büyük bir önemi vardır. Niyet ettim abdest almaya, niyet ettim oruç tutmaya, niyet ettim namaz kılmaya dememizin sebebi budur.

Şimdi hemen bolluk ve bereket enerjilerinizle buluşmaya gönülden ve sesli olarak niyet edin.

Karşınızda set oluşturan ego bazlı, tüm korkularınızı hemen şimdi, şu anda dönüştürmeye niyet edin.

Sevgi ve saygılarımla,

A.Nilgün Aktaş

NLP Uzmanı & Profesyonel Yaşam ve İlişki Koçu

www.aysenilgunaktas.com

http://www.facebook.com/a.n.aktas

nilgunaktas@hotmail.com

Yazının devamı...

Hayatınızda bolluk ve bereket bilincini nasıl artırabilirsiniz ? (2)

“Konuşarak yaratıyoruz” başlıklı yazımı okuduysanız eğer, ağzımızdan çıkan sözlerin yaşantımızı olumlu / olumsuz şekilde ne kadar etkilediğini artık biliyorsunuz demektir.

Bilinçaltımızı doğru bir şekilde programlamak için konuştuklarımıza fazlasıyla dikkat etmeliyiz.

Yani bilinçaltımızı hangi sözler ile programlıyorsak hayatımıza onu çekiyor ve yaşıyoruz.

Bazı insanlar paranın kirli olduğuna inanmışlardır veya çok parası olan zengin insanların haram yediklerini düşünürler. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün.

Siz de para ile ilgili düşüncelerinize dikkat edin ve böyle kalıplaşmış bir düşünceniz olup olmadığına bakın.

Evrendeki her şey gibi para da bir enerjidir. Paraya anlamı sizin düşünceleriniz yükler.

Eğer zihninizde bu tip negatif olumsuz düşünceler barındırıyorsanız, bu önermeleri, olumlu olanları ile değiştirin, örneğin ;

“Her geçen gün bolluk ve bereket bana bildiğim ve bilmediğim kaynaklardan akar.”

“Ben her geçen çok daha bolluk ve bereket içinde yaşıyorum.”

“İhtiyacım olanı kolaylıkla ve zahmetsizce elde ederim.”

Bu önermeleri söylerken başta inanmakta zorluk çekebilirsiniz.

Zira bilinçaltınız ve mantıklı zihniniz yıllarca bunun tam tersini düşünmeye alışmış. İnanmasınız bile tekrarlamaya devam edin.

Bir süre sonra isteseniz de, istemesiniz de inanmaya başladığınızı göreceksiniz !

Evinizden eskiyen veya kullanmadığınız tüm eşyalarınızı yardıma ihtiyacı olan birilerine verin.

Mesela giymediğiniz bir kazak, pantolon, kullanmadığınız tabaklar, tencereler, süs eşyaları bunların hepsini toplayın ve ihtiyacı olan birilerine sevgiyle verin.

Bu eşyaları vermek kolay oldu mu sizin için?

Nasıl hissettiniz, duygularınıza odaklanın. Eğer kendinize ait – kullanmadığınız, eski eşyalar bile olsa - vermekte zorlandınızsa, sizin vermekle ilgili sıkıntınız var demektir.

Merak etmeyin bunu egzersizle yeneceksiniz.

Mesela kocaman bir tencere alın ve içinde miktarı az olsa dahi bir yemek pişirin.

Özel bir yemek olmasına hiç gerek yok, mercimek çorbası bile olabilir. Ama lütfen sevginizi katarak yapın. Bu yemeği yaparken sık sık “Bu yemeği sevgiyle yapıyorum ve sevgiyle paylaşacağım, bana çoğalarak, artarak gelmesine niyet ediyorum” diye tekrarlayın.

Sonra birkaç komşunuza birer tabak bu yemekten ikram edin.

Her ay kazandığınız paranın bir bölümünü – mesela % 10’unu mutlaka ihtiyacı olanlarla paylaşın.

Paylaştıklarınız artarak size geri döndüğünü hayretle göreceksiniz.

Size gelen her şeyi sevgiyle, mutlulukla ve şükranla kabul edin. Gelen her ne ise (büyük küçük fark etmeksizin) kabul ederken, yüzünüzden gülümsemeyi, kalbinizden sevgiyi, size bunları veren kişiye mutlaka hissettirin.

Bazı insanlar sadece almak isterler, bazıları de vermek.

Oysa alma verme dengesi evrensel enerji için çok önemlidir, olmazsa olmazdır.

Almak istiyorsanız, vermeyi mutlaka bilmelisiniz. Denge ancak bu şekilde sağlanır ve korunur.

Yaşamınızda paranın gelişine de, gidişine de izin verin. Evren boşlukları fazlasıyla ve hızlı bir şekilde doldurur, bunu unutmayın.

Size gelen paradan fazla harcama yapmak da dengeyi bozacaktır.

Malum kredi kartları elimizdeyken istediğimiz gibi limitsizce harcayabiliyoruz. Gelen paradan çok daha fazlasını harcadığımızda borç, iflas enerjilerini hayatımıza çekeriz.

Sürekli borçla yaşama mantığı, ödemeyi hep ileri tarihlere attığı için, bizi sürekli an’dan uzağa düşürür. Bu da bolluk ve bereket bilincini sürekli bir sonraki zamana erteler. Oysa evrende her şey “şimdi” de, şu “an” dadır.

Almak da, vermek de an’da gerçekleşir.

Daima an’da yaşayalım, evrenin dingin ve huzurlu akışına teslim olalım.

Paranın huzurlu bir şekilde gelişine ve gidişine izin verelim.

Parayı hayatımızın en önemli unsurlarından biri haline getirmeyelim. Özellikle de parayı bir güç unsuru olarak görmekten acele vazgeçelim.

Devam edecek…

Sevgi ve saygılarımla,

A.Nilgün Aktaş

NLP Uzmanı & Profesyonel Yaşam ve İlişki Koçu

www.aysenilgunaktas.com

http://www.facebook.com/a.n.aktas

nilgunaktas@hotmail.com

Yazının devamı...

Hayatınızdaki bolluk ve bereket bilincini nasıl artırabilirsiniz ? (1)

Bolluk, bereket bilincini de, kıtlık bilincini bilinçli ve bilinçaltı zihnimizde yarattığımız inançlar neticesinde hayatımıza çekiyoruz.

Oysa evrende bolluk bereket sınırsızdır.

Bu konuyla ilgili sıkıntı yaşayıp, danışanlara şu örneği veririm hep.

Doğada yaşayan hayvanları, örneğin bir kuşu düşünün.

Bu kuş sabah uyandığı zaman, bugün nerden yemek bulup da besleneceğim, acaba bugün aç mı kalacağım, bugün yavrularıma yiyecek bulamayacak mıyım?” diye düşünür mü hiç?

Düşünmez elbette çünkü bu kuşun zihninde yiyecek ve su bulamayacağına dair bir korku yoktur. Korku olmadığı için de, bu konuda hiç sıkıntı çekmez.

Evrende her canlıya yetecek kadar bolluk ve bereket mevcuttur ve sınırsızdır.

Dolayısıyla bolluk ve bereketi yaratan zihnimizdir.

Bazen zengin ve bolluk içinde yaşayan insanlara bakıp gıpta ederiz ve ne kadar şanslı olduklarını düşünürüz.

Oysa unuttuğumuz şudur, evrensel sistem kimseyi kayırmaz!

Evrenin görevi, hissettiğimiz duyguları veya korkuları, bize eksiksiz olarak geri getirmektir.

Tamamen şaşmaz bir matematik hesabıdır, hepsi bu !

Ne düşünürseniz veya en derinde neye inanırsanız onu yaşarsınız.

Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin yüzyıllar önce söylediği gibi “Kardeşim sen düşünceden ibaretsin, geriye kalan et ve kemiksin. Gül düşünürsen, gülistan olursun, diken düşünürsen dikenlik olursun.”

Peki, sadece düşünmekle olur mu?

Bir çoğunuzun, “Ben yıllardır zengin olmayı, bolluk bereket içinde yaşamayı düşünüp duruyorum, ama neden olmuyor.” dediğinizi duyar gibiyim.

Evet, bu doğru, çünkü bizi engelleyen inançlar çoğunlukla çok daha derinlerde, bilinçaltımızdadır.

Bu yüzden bazen mantıklı zihnimizle ne kadar olumlu ve güzel düşünürsek düşünelim, eğer derinde böylesi bir kıtlık bincine sahipsek, bu inancı bulup dönüştürmeden istediğimiz bolluk ve bereket dolu yaşama kavuşamayız maalesef.

Bu inancım acaba derinde mi, yüzeyde mi, nasıl anlayabilirim? diye sorarsanız.

Eğer tüm hayatınız, sürekli borçla, icrayla, kredi kartlarınızı ve ev kiranızı nasıl ödeyeceğinizi düşünmekle geçtiyse ve bu durum halen devam etmekteyse, size cevabım "bilinçaltınızda bolluk ve bereket içinde yaşamanıza engel olan inançlar mevcut" olacaktır.

Şayet durum böyle değilse, ara sıra, yokluk yaşıyorsanız, günlük yaşantınızda bazı kurallara dikkat ederek, bolluk ve bereket bilincinizi geliştirmeye yönelik adımlar atabilmeniz pekala ki mümkün.

Bir sonraki yazımda günlük hayatta bolluk bereketi attırmak için uygulanabilecek pratik öneriler vereceğim.

Bolluk ve bereket bilinciniz daim olsun.

Sevgi ve saygılarımla,

A.Nilgün Aktaş

NLP Uzmanı & Profesyonel Yaşam ve İlişki Koçu

www.aysenilgunaktas.com

http://www.facebook.com/a.n.aktas

nilgunaktas@hotmail.com

Yazının devamı...

NLP ile mucizeler yaratabilirsiniz

- Alerjiler

- Tüm fobiler, yükseklik, uçak, yılan, böcek v.s.

- Panikatak

- Travma sonrası stres bozuklukları

- Depresyon

- Dikkat bozukluğu, hiperaktivite

- Fiziksel bozukluk travmaları

- Yeme sorunu ve kilo sorunu

- Uykusuzluk sorunları

- Migren

- Suçluluk duygusu

- Acı kayıplar

- Geçmişten kopamamak

- Topluluk karşısında konuşamamak

- İlişki sorunları

- Sınırlayıcı inançların değişimi

- Sahne ve spor performansı attırımı

- Affedememe

- Duygu kontrolü

- Olumsuz duyguların temizlenmesi

- İstenmeyen söz davranış ve düşüncelerden kurtulmak

- Geçmiş yaşam temizliği

- Evlilik sorunları

- İletişim sorunları

- Satış

Yukarıdaki konularda sorun yaşayanlar, NLP ile beyin dillerini yeniden programlamayı öğrendiklerinde, sorunların hızlı bir şekilde kaybolduğunu görürler.

NLP hayatın çok kolay, sorunsuz bir şekilde ve var olan sorunları da farklı bir bakış açısı ve anlayışla bakıp çözme yeteneği geliştirir.

Kişinin geçmişle barışmasını, geleceğe kolayca odaklanmasını sağlar. Hayatınızdaki filtreleri, inançları farketmenizi ve kolaylıkla temizlemenize yardımcı olur.

NLP sayesinde iletişim kurmayı arzuladığınız bir insanın, kendine özgü dilini kolayca anlayabilirsiniz.

Geçmişte yaşadığınız korkularınızı, söylenmiş ve hala kulağınızda yer eden olumsuz ve sizi üzen sözleri ve davranışları kısa bir sürede temizleyebilirsiniz.

Motivasyonunuzu yükseltebilir, fobilerinizi, pişmanlık, kızgınlık, öfke ve korku duygularınızdan kolayca kurtulabilirsiniz.

NLP ile kendinizi olmak istediğiniz kişiye kolaylıkla dönüştürebilirsiniz.

Sevgi ve saygılarımla,

A.Nilgün Aktaş

NLP Uzmanı & Profesyonel Yaşam ve İlişki Koçu

www.aysenilgunaktas.com

http://www.facebook.com/a.n.aktas

nilgunaktas@hotmail.com

Yazının devamı...

© Copyright 2025

Türkiye'den ve Dünya’dan son dakika haberler, köşe yazıları, magazinden siyasete, spordan seyahate bütün konuların tek adresi milliyet.com.tr; Milliyet.com.tr haber içerikleri izin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez, kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.