SAĞLIK
YEMEK
ASTROLOJİ
GÜZELLİK

Göbek Yağlarını Eritin!

Aslına bakarsanız hem kilo vermek hem de formunuzu korumak için en doğrusu bir yandan sağlıklı beslenirken bir yandan da düzenli egzersiz yapmak.

Ama bazen gündelik koşuşturma arasında, ofis, çocuklar, ev işleri derken spor yapmaya zaman kalmayabiliyor. Ya da bazen sırf kendinizi yorgun hissettiğiniz ya da canınız bir küçük "kaçamak" yapmak istediğinde egzersiz programını askıya alabiliyorsunuz zaman zaman.

Siz yine de sağlıklı beslenme ve egzersiz ikilisini birbirinden ayırmayın ama "kaçamak zamanları" için size göbek yağlarını yakmaya yardımcı olan bir içecek tarifi vereyim. Zor günler için aklınızda bulunsun.


Göbek yağlarını daha hızlı yakmaya yardımcı olan bu içecek için gerekli malzemeler şunlar:

- Bir bütün salatalık

- Bir çay kaşığı rendelenmiş zencefil

- Yarım limon

- Taze nane (Dört ya da beş tane)

- Bir tatlı kaşığı kadar kuru nane

- Bir litre su


Hazırlanışı

Önce salatalığı soyun ve ince ince dilimleyin.

Sonra yarım limonu ince ince dilimleyin.

Bir litre suyu blender'a boşaltın.

Üzerine de dilimlediğiniz limonu, salatalığı, rendelenmiş zencefili, taze ve kuru naneyi ekleyin.

Blender'ı çalıştırın.

Hazırlanan sıvıyı bir gece buzdolabında bekletin.

Göbek yağlarını eritmeye yardımcı bu içeceği günde iki kez tüketebilirsiniz.

SAĞLIKLI MALZEMELER

Gelin isterseniz bu içeceği hazırlarken kullandığımız malzemelerin faydalarını kısaca bir hatırlayalım:

Değerli bir antioksidan: Salatalık

Benim de danışanlarıma ara öğün olarak önerdiğim salatalığın en önemli özelliklerinden biri vücuda gerekli olan hidrasyonu sağlamasıdır. Yüksek oranda su içeren salatalık, aynı zamanda çok iyi bir antioksidan ve bu özelliğiyle de kanser savaşçısı. Bunlara ek olarak salatalık, kan şekerini dengeler ve kalp sağlığı için de faydalıdır.

Yağ eriten, iltihap söktüren zencefil

Zencefilin en önemli özelliklerinden biri yağ yaktırmaya yardımcı olması. Sindirim sistemini düzenleyen zencefil aynı zamanda iltihap söktürücü.

C vitamini kaynağı limon

İçecekte yer alan limon bol bol C vitamini içerir. Bunun da bağışıklığı güçlendirdiği kadar yağ yakımına katkı sağladığını da hatırlatmak isterim.

Taze ve kuru nane

Elbette nanenin hem tazesi hem de kurusu içeceğinizde yer aldığında size ferahlık verecek. Ama etkisi sadece bu kadarla sınırlı değil. Nane aynı zamanda kilo vermeye yardımcı olan yeşil besinlerden biri. Önemli etkilerinden biri de sindirimi düzenlemesi.

BERSU EKİNCİ
Bütünsel Beslenme Danışmanı

https://bersuekinci.com/
https://www.instagram.com/bersuekinci/
https://www.facebook.com/BersuEkinciileYenileKendini/

Yazının devamı...

Açık Büfede 'Hayatta Kalma'

Üzerlerine soslar dökülmüş lezzetli kızartmalar, tabaklara dizilmiş sıra sıra tatlılar, rengarenk meyveler... Kısacası önünüzde uçsuz bucaksız bir okyanus gibi uzanan, baktığınızda hepsini tüketme isteği uyandıran yiyecekler...

Anladınız sanırım, özellikle de tatilde otellerde sık sık karşılaştığınız açık büfelerden söz ediyorum.

Kim bilir kaç kez o iştah açan görüntünün etkisinde kalıp aslında tüketemeyeceğiniz kadar yiyecek aldınız o açık büfelerden. Ya da kaç kez aslında artık doyduğunuz halde dayanamayıp "biraz daha, bir tane daha" diyerek fazla fazla yediniz.

Hazır havalar da güzelleşmeye başlamışken, tatil planları yapılırken bu konuyu bir masaya yatıralım istedim.

Malum, yıl boyu formunu korumak için kılı kırk yaranların bile "kaçamakları" abarttığı, "bir kez yesem bir şey olmaz" deyip ipin ucunu kaçırdığı "tehlikeli zamanlar" tatil dönemleri.

Eğer işin inceliklerini bilirseniz, göz alabildiğine uzanan ve çoğu sırf sizin iştahınız açılsın diye o şekilde düzenlenen açık büfelerin önünde daha güçlü durup kontrolü elinizde tutabilirsiniz.

Gelin şimdi benim de çıktığım tatillerde sık sık uyguladığım ve faydasını hep gördüğüm o incelikleri sizinle paylaşayım.

İşte 10 maddede "açık büfe önünde hayatta kalma rehberi."

1- Önce strateji belirleyin: Açık büfeden yiyecekleri almaya başlamadan önce kısa bir keşif gezisine çıkın. Hangi yiyeceklerin yer aldığını görün ve sizin için hangilerinin daha sağlıklı olduğunu önce bir "göz kararı" belirleyin.

2- Oturacağınız masayı doğru seçin: Bu da strateji belirlemenin bir parçası. Çeşit çeşit yiyeceklerin, iştah açıcı bir şekilde sergilendiği açık büfeden olabildiğince uzak bir masaya oturun. Neden mi? Çok basit, çünkü insan gördüğünden etkilenir! Tabağınıza sağlıklı yiyecekleri alsanız bile gözünüzün takıldığı ve o an sizin için gereksiz olan bir tatlı ya da başka bir yiyecek bir anda ilginizi çekebilir ve kalkıp tabağınızı yeniden doldurabilirsiniz.

3- Tabağınızın temelini proteinle atın: Protein sizi uzun süre tok tutar, metabolizmanızı hızlandırır ve kan şekerinizi düzenler. Yani özetle aşırı yiyecek tüketmenizi önler. Bu yüzden ana yemeğinizi protein alabileceğiniz kaynaklardan seçin. Bu konuda birkaç örnek de vereyim isterseniz: Omlet, yumurta, kırmızı et, deniz ürünleri, tabağınıza alabileceğiniz sağlıklı besinler arasında. Elbette kızartma olanları değil buğulama ya da ızgara yöntemiyle pişirilenleri seçmeniz kaydıyla. Bu ana yemeği, salata ya da diğer sebzelerle daha lezzetli hale getirebilirsiniz.

4- Salata sosunu doğru seçin: Biraz önce "salata" dedim ama, elbette sosu da önemli. Kremalı soslar, sağlıklı beslenip kilosunu korumak isteyenlere göre değil. Zeytinyağlı ve limonlu bir sos ya da en azından domates bazlı bir sos seçin.

5- Yemeğe hafif bir çorba ya da salatayla başlayın: Böylece daha az yiyerek doyma olasılığınız yükselir. Eğer yaz sıcağında çorba içmeyenlerdenseniz, yemeğinize birkaç lokma salatayla başlayıp sonra ana yemeğe geçebilirsiniz.

6- İçeceklere dikkat! Yemeğin yanında bir şeyler içmek isteyebilirsiniz. Ama tercihiniz ambalajlı ya da şişelenmiş içeceklerden yana olmasın. Taze sıkılmış meyve sularını tüketebilirsiniz.

7- Yavaş yavaş yiyin: Bu, zaten her zaman dikkat etmeniz gereken bir durum. Tabağınıza yiyeceklerinizi alın, masanıza oturun ve her bir lokmanın tadını çıkararak yavaş yavaş çiğneyin.

8- Tatlı yerine meyve: Elbette karşınızda sergilenen onca tatlıdan birini ya da bir kaçını yemek isteyebilirsiniz. Ama bana sorarsanız ilk olarak meyvelere yönelin. Meyve yemek, tatlı ihtiyacınızı karşılayacaktır.

9- Mutlaka tatlı yemek gerekirse: Diyelim ki canınız o öğünde çok tatlı çekti. Hafif bir sütlü tatlı yiyebilirsiniz, tatilde kendinize işkence etmeye gerek yok. Ama bir taneyle sınırlı kalın. Ardından bir tane daha yemeyin. Bir sonraki öğün de tatlıların yüzüne bile bakmadan geçin ki, yaptığınız kaçamağı dengeleme şansınız olsun.

10- Susuz kalmayın: Her zaman söylediğim ayrıntı bu. Kesinlikle susuz kalmayın. Ama yemek sırasında ya da yemekten hemen sonra da su içmeyin. Bir yarım saat kadar bekledikten sonra suyunuzu içebilirsiniz.


İşte böyle... Kontrolü elinizden bırakmazsanız, tatilde de sağlıklı beslenip kilo almadan evinize dönmek olası...

BERSU EKİNCİ
Bütünsel Beslenme Danışmanı

Yazının devamı...

Soğuk Duş ile Kilolara Veda Edin!

Evet, biliyorum. Özellikle de kış aylarında buz gibi suyun altında duş almanın düşüncesi bile insanın içini ürpertmeye yetiyor. Ama bir bilseniz soğuk su ile duş almanın faydalarını!

Metabolizmayı hızlandırmaktan hormon üretimini düzenlemeye, stresle savaştan cildi güzelleştirmeye kadar sayısız faydası var soğuk duşun.

Elbette buz gibi suyun altına geçip orada dakikalarca kalarak sağlığınızı kaybetmenizi önermiyorum. Ama yine de denemeye değer.

Gelin bir bakalım soğuk duşun faydalarına.

Metabolizmayı hızlandırır: Soğuk duş, sizi her zaman hayalini kurduğunuz o daha ince ve formda vücuda kavuşmaya bir adım daha yaklaştırır. Soğuk suya maruz kaldığınızda bedeniniz doğal olarak daha fazla kahverengi yağ üretir. Kahverengi yağ demek, iyi yağ demektir. Bu yağlar vücut ısısını artırarak, kurtulmaya çalıştığınız beyaz yağları yakmaya yardımcı olur. Bu arada kan basıncınız da vücut sıcaklığınız da yükselir. Yani başka bir deyişle metabolizmanız hızlanır. Bu da kilo vermenize yardımcı olur.

Hormon üretimini artırır: Eğer bir çocuk sahibi olmayı hayal ediyorsanız, soğuk duşun size de faydası olacağını söylemeliyim. Yapılan bir tıbbi araştırmaya göre soğuk duş testosteron seviyesini artırıp doğurganlığı yükseltir.

Soğuk duş depresyonla savaşır: Böyle söyleyince kulağa tuhaf geliyor olabilir. Ama soğuk duş bir tür antidepresan vazifesi görür. Çünkü soğuk suyun bedeninizde teması beyninize tıpkı antidepresanların yaptığı etkiyi sağlar. Yani bir başka deyişle soğuk duş, bedeninize kimsayallar almadan doğal olarak sakinleşmenin ve kendini daha iyi hissetmenin etkili yollarından biri.

Saç ve cildi güzelleştirir: Zaten biliyorsunuz büyük olasılıkla. Eğer sağlıklı saçlara sahip olmak istiyorsanız, sık sık fön çektirmekten de maşa ya da benzeri saça ısıyla şekil veren uygulamaları kullanmaktan da uzak durmalısınız. Tıpkı bunlar gibi sıcak su da saçlara zarar verir. Fazla sıcak su, saçınızı da cildinizi de doğal neminden uzaklaştırıp kurumasına neden olur. İşte hem saçınızın hem de cildinizin kurumasını engellemek için yapmanız gereken, normal duşunuzu aldıktan sonra birkaç dakika soğuk duşun altında durmak.

Enerji düzeyini yükseltir: Özellikle de sıcak yaz günlerinde, sabahın ilk saatlerinde yataktan kalktıktan sonra kendinize gelmekte güçlük çekiyorsanız, soğuk duşu deneyin. Soğuk su, kalp atış hızınızı ve nefes alışınızı hızlandırır. Bu şekilde daha uyanık ve enerjik olursunuz.

Daha iyi bir uyku sağlar: Biraz önce anlattığımın tam tersi bir durum belki, ama gerçek. Soğuk suyun bedeninize temas ettiği ilk an küçük bir şok yaşasanız da daha sonraki dakikalarda vücut rahatlar ve gevşer. Eğer gece saatlerinde soğuk duşu denerseniz bu sizin daha iyi uyumanızı sağlar.

Bağışıklık sistemini güçlendirir: Soğuk duşun bir başka önemli faydası da strese dayanıklığı artırmak ve bağışıklık sistemini güçlendirmek. Bunlara ek olarak kronik ağrılara ve iltihaba karşı da birebirdir.

SOĞUK DUŞ NASIL ALINIR?

Bu kadar faydasına karşın soğuk duş alırken dikkat edilmesi gereken incelikler de var. Yani öyle soğuk suyun altına geçip dakikalarca beklemek fayda yerine zarar getirir.

Bu yüzden eğer soğuk duşa alışkın değilseniz yavaş yavaş başlayın. Normal duşunuzun son bir dakikasını buna ayırabilirsiniz mesela.

Önce ayaklarınızı ıslatın, sonra eller ve kollar. Ardından da başınızı ve sırtınızı soğuk suyla tanıştırın. Birer dakika ile başladığınız soğuk duş seansınızı buna alıştıkça artırabilirsiniz.



BERSU EKİNCİ
Bütünsel Beslenme Danışmanı

https://bersuekinci.com/
https://www.instagram.com/bersuekinci/
https://www.facebook.com/BersuEkinciileYenileKendini/

Yazının devamı...

Şimdi Bedeni Temizleme Zamanı

Diyelim ki hafta sonu pek de küçük olmayan bir kaçamak yaptınız. Hatta işi abartıp şekerli, yağlı gıdaları midenize yolladınız. Bunun sonucunda doğal olarak kendinizi aslında olmadığınız kadar kilo almış hissediyorsunuz ve hatta mideniz de "imdat" çığlıkları atıyor.

Peki ne yapmak gerek?

Sihirli kelime detoks! Sağlıklı yiyecekleri doğru zamanda tüketerek bedeninizi toksinlerden arındırabilirsiniz.

Bir örnek olması açısından size üç günlük bir detoks programı sunacağım. Önce tarifleri okuyun isterseniz ama en son söyleyeceklerimi de hiç unutmamak üzere aklınızın bir yerine yazın lütfen.

İşte yağ yakmaya yardımcı olan, detoks etkili üç günlük beslenme programı. Bu program yardımıyla hem toksinlerden kurtulup yağ yakmayı hızlandıracaksınız hem de bedeniniz ödem atacak.

1. Gün




2. Gün



3. Gün

ÖNEMLİ NOT: Gün içinde 2 buçuk litre kadar su içmeniz gerekiyor. Bir küçük fincak rezene çayı ya da yeşil çay da tüketirseniz detoks etkili menü daha çok işe yarar.

Bana sorarsanız 45 dakilalık bir yürüyüş ya da aynı zamanı kapsayan bir yoga programı da eklenebilir.

BURAYA DİKKAT! TOKSİNLERDEN ARINIRKEN SAĞLIĞINIZI YİTİRMEYİN

Hem yağ yakan hem de toksinleri atan üç günlük detoks programını paylaştım. Ama asıl önemli noktayı en sona bıraktım.

Elbette herkes bedenindeki ağırlıklardan kurtulmak, daha sağlıklı bir yaşam sürmek ister. Ama toksinlerden kurtulmak ya da daha fazla yağ yakmak isterken sağlığınızdan olmayın sakın.

Biraz önce size saydığım detoks etkili menüler oldukça düşük kalorili. Bu yüzden arka arkaya tekrar etmeyin.

Eğer bir sağlık sorununuz olduğundan şüpheleniyorsanız, doktorunuzun görüşünü almadan kesinlikle detoksa başlamayın.



BERSU EKİNCİ
Bütünsel Beslenme Danışmanı

https://bersuekinci.com/
https://www.instagram.com/bersuekinci/
https://www.facebook.com/BersuEkinciileYenileKendini/

Yazının devamı...

Pancar Detoksu

Sofranıza kırmızı pancarı ne sıklıkla konuk ediyorsunuz? Eğer bu kök sebze sık sık servis tabaklarınızı süslüyorsa şanslısınız. Çünkü genel sağlığınızı doğal yoldan destekliyorsunuz demektir. Kanser, kansızlık, kabızlık savaşçısı olan kırmızı pancar aynı zamanda karaciğeri temizleyip sindirim sisteminin düzenli çalışmasına da yardımcı oluyor.

Ama benim bugün vurgulamak istediğim başka bir özelliği daha var. Zaten biraz önce kanserle savaştığını söylediğimde anlamışsınızdır.

Kırmızı pancar bedeninizi toksinlerden arındıran çok değerli bir antioksidan.

Birazdan size muhteşem bordo rengiyle bedeninizi toksinlerden temizleyen kırmızı pancar detoks içeceği tarifi vereceğim.

Üstelik kırmızı pancar detoks içeceğini hazırlarken sadece bu değerli sebzeyi kullanmakla kalmayıp içine elma, zencefil, çilek, portakal suyu, çiğ badem gibi her biri başlı başına hem dengeli beslenmeye hem de genel sağlığa yardımcı olan besinleri de katacaksınız.

Kırmızı pancar ile hazırlayacağınız bu detoks suyu kabızlık sorununu önleme konusunda da birebir.

Gelin önce gerekli malzemelere bir bakalım.



NASIL HAZIRLANIR?

Kırmızı pancar detoksu için kullanacağımız malzemeler bunlar. Şimdi gelelim hazırlanışına.

Bu kadar malzemeyi arka arkaya saydığıma bakmayın, kırmızı pancar detoks içeceğini hazırlamak en fazla 20 dakikanızı alacak.

Bütün bu malzemeyi blender'da karıştırın. Daha ince kıvamlı olmasını istiyorsanız biraz su ekleyebilirsiniz.

İşte bu kadar! Kırmızı pancar detoks içeceğiniz hazır.

KIRMIZI PANCAR TÜKETİRKEN BU NOKTALARA DİKKAT

Bu arada kırmızı pancar tüketirken dikkat edilmesi gereken çok önemli noktalar da var. Bunları da hatırlatmak isterim.

Kırmızı pancarın yüksek tansiyonu düzenleme özelliği de var. Ama eğer tansiyonla ilgili bir sorununuz varsa tüketmeden önce doktorunuzla konuşmanızı öneririm.

Çünkü kırmızı pancar aynı zamanda sodyum da içerir. Bu da yüksek tansiyonu olanlar için riskli bir durum. Bana sorarsanız, eğer kırmızı pancar suyu ya da kırmızı pancar detoks içeceği tüketecekseniz günde bir bardağa aşmayın ve bu içeceği her gün tüketmeyin.

Elbette kırmızı pancar genel sağlık için faydalı bir sebze. Ancak içeriğinde düşük oranda şeker de bulunuyor. Eğer diyabet sorununuz varsa pancar tüketimini haftada bir yumruyla sınırlandırın.

BİR KÜÇÜK ÖNERİ

Hatırlarsanız biraz önce kırmızı pancar detoks içeceği tarifi verirken bir miktar da portakal kattık içine. Bunun yerine havuç da koyabilirsiniz. Böylece kırmızı pancarı seyreltip yüksek oranda tüketmez ve risklerle karşılaşmasınız.


BERSU EKİNCİ
Bütünsel Beslenme Danışmanı

https://bersuekinci.com/
https://www.instagram.com/bersuekinci/
https://www.facebook.com/BersuEkinciileYenileKendini/

Yazının devamı...

Metabolizma İçin Tatlılar

Nasıl? Kulağa tuhaf geliyor değil mi? Öyle olduğunun farkındayım. Hem tatlı yiyeceğiz, hem metabolizmamız hızlanacak. Üstelik bu yiyeceğimiz tatlı kilo vermeye ya da kilo korumaya yardımcı olacak.

Kelimenin tam anlamıyla peri masalı yani! Ya da uyandığınızda gerçekle yüzleşeceğiniz bir tatlı rüya gibi.

Ama pek öyle sayılmaz, bu söylediğim gerçeğin ta kendisi.

Evet, kilo vermeyi ya da formda kalmayı riske atmadan da lezzetli tatlılar tüketmek mümkün. Önemli olan doğru malzemeleri kullanmayı bilmek.

O halde gelin size sağlıklı beslenirken bile tatlı yeme hayallerinizi gerçeğe dönüştürecek iki tane tarif vereyim.

İkisini de hazırlamak çok kolay. İkisi de şeker ya da un gibi hem genel sağlığı hem de kilo vermeyi ya da formda kalmayı riske atacak malzemeler içermiyor.

Lafı fazla uzatmadan başlayalım anlatmaya.

MUZLU VE MAÇA ÇAYLI SOĞUK TATLI

Önce gerekli malzemeleri sayalım. Bu arada hatırlatayım bu malzemeler 4 kişilik. Tüketecek kişi sayısına göre artırıp azaltmak mümkün.

Gerekli malzemeler

- 2 tane büyük boy muz

- 1 yemek kaşığı maça çayı tozu.

Hazırlanışı: Bu tatlıyı hazırlamak için ilk yapmanız gereken muzları dilimleyip buzdolabının buzluk kısmına koymak ve donmasını beklemek.

Muzlar donduktan sonra buzluktan çıkarıp blender'a yerleştirin ve önce düşük hızda sonra daha hızlı bir şekilde çalıştırın. Bu işlemi muzlar, krem haline gelinceye kadar sürdürün. Sonra da bir yemek kaşığı maça çayı tozunu ekleyin ve iyice yedirerek ister el mikseriyle ister elektrikli mikserle çırpın.

Maça çaylı ve muzlu soğuk tatlınız hazır. Bundan sonrası size kalmış. İsterseniz buzlukta biraz daha dondurup iyice soğutabilirsiniz.

Sunumu da istediğiniz gibi hazırlayabilirsiniz. Karışımı minik dondurma tabaklarına dağıtıp üzerini kıyılmış çiğ badem ile süsleyip tüketebilirsiniz.

YAPIMI KOLAY ELMA CİPSİ

Şimdi sırada tatlı cips var. Hem çok lezzetli hem yapımı kolay hem de kilo aldırmıyor. Ama elbettte ambalajlı olarak satılan çikolataya ve şekere bulanmış cipslerden çok farklı.

Gerekli malzemeler

- 2 tane elma

- Bir miktar toz tarçın

Hazırlanışı: Elmaları iyice yıkayın. Kabuklarını soymadan yuvarlak olarak ve çok ince dilimleyin. Sonra içine pişirme kağıdı yaydığınız bir tepsiye yerleştirin. Her bir dilimin üzerine toz tarçından dilediğiniz kadar serpin. Sonra fırına koyun ve kıtır kıtır oluncaya kadar pişirin.

İşte size yemesi son derece lezzetli ve asla kilo aldırmayan bir tatlı.

ANANASLI VE MUZLU TATLI

Madem başladık bir tarif daha verelim. Şimdi sırada ananaslı muzlu tatlı var. Bunun da yapımı kolay, besleciyi ve kilo almaya sebep olmuyor.

Gerekli malzemeler

- Bir orta boy ananas

- Yarım muz

- Bir bardak Hindistan cevizi sütü

- Bir tutam Hindistan cevizi rendesi

- Bir tutam kıyılmış taze nane yaprağı

Hazırlanışı: Bir orta boy ananası ikiye bölün.

Sonra da bir yemek kaşığı yardımıyla etli kısmını ayırın. Bu işlemin ardından, ananas bir kase işlevi görecek. Ama yemek kaşığıyla ayırdığınız bölümü atmayın. Başka bir tabağa alın.

Bu arada içini oyduğunuz ananasları buzdolabının buzluğuna koyun. Orada biraz beklemeleri gerekecek.

Bu arada kabuklardan ayırdığınız ananas parçalarını muzla birlikte blender'a koyun. Üzerine Hindistan cevizi sütünü de ekleyin. Birkaç dakika karıştırın.

Daha sonra buzluğa koyduğunuz ananasları çıkarıp oyuk kısımlarına bu karışımı yerleştirin.

Üzerine ikiye böldüğünüz çilekler ile taze nane yaprağını da yerleştirin.

İşte sağlıklı tatlınız hazır.

Yazının devamı...

Yumurta Bardağın Dibine İnerse

Bir beslenme uzmanı olarak kilo vermek isteyenlere de kilosunu korumak amacında olanlara da sık sık tüketmelerini önerdiğim gıdalardan biri yumurta. Elbette bunun aksini gerektirecek bir sağlık sorunları olmadığı sürece.

Protein zengini olan yumurtanın faydaları sayılamayacak kadar çok.

Zengin bir vitamin ve mineral kaynağı yumurta. Uzun süre tok tutar ve metalobizmayı hızlandırır. Sadece kilo vermek için değil sağlıklı kalmak için gereken proteini alabileceğiniz en temel besinlerden biri yumurta.

Tabii ki taze olması koşuluyla.

Gelin kısaca bir bakalım bu kadar önemli bir besin olan yumurtanın taze olup olmadığını nasıl anlayacağımıza.

Bunun yöntemi çok kolay aslında. Yani aklınıza öyle derin bilimsel deneyler yapacağınıza dair bir düşünce gelmesin.

YUMURTA TESTİ

Bir yumurtanın taze olup olmadığını anlamak için ihtiyacımız olan tek şey bir büyük bardak dolusu oda sıcaklığında su.

Tazeliğinden emin olmak istediğiniz yumurtayı su dolu bardağın içine bırakın.

Eğer yumurta, bardağın dibine çökerse işiniz kolay. Bu, yumurta taze demektir. Gönül rahatlığıyla pişirip tüketebilirsiniz.

Peki ama ya yumurta bardağın ortasında kalır ya da üstüne çıkarsa?

Diyelim ki yumurta bardağın ortasında yatay biçimde kaldı. Bu, yumurtanızın aslında tam anlamıyla taze olmadığını ama atmanızı gerektirecek kadar da bayat olmadığını gösterir.

Ama yumurta dikey olarak bardaktaki suyun yüzeyine yakın duruyorsa, bu yumurtanın bayat olduğu anlamına gelir.

Aslına bakılırsa yumurtanın bayat olduğunu anlamanın bir başka yolu daha var. Bayat yumurtayı kırdığınızda etrafı dayanılması güç bir koku kaplar. Böyle bir durumla karşılaşırsanız da o yumurtayı tüketmeyi aklınızın ucundan bile geçirmeden çöpe atın.

Yazının devamı...

Kabak Çekirdeği Sütü

Size daha önce kabak çekirdeğinin sağlık faydaları ve zayıflamaya etkisi konusunda bazı ipuçları vermiştim. Omeage 3 içerdiğini, kan şekerini dengeleyip, uykuyu düzenlediğini, prostat büyümesini önleyip menopoz etkilerini azaltmaya yardımcı olduğunu belirtmiştim.

Orantılı biçimde tüketilirse iyi bir ara öğün seçeneği olduğunu da söylemiştim. Bunlara ek olarak kabak çekirdeğinin bir başka özelliğinin daha altını çizmiştim: Bağışıklık sistemini güçlendirmek.

Kabak çekirdeği bu konuda da gerçekten çok etkili.

Kabak çekirdeğinde, gibi yaşamsal mineral ve vitaminler bulunuyor.

Bütün bunları kısaca toparladıktan sonra kabak çekirdeğiyle ilgili bambaşka bir konu anlatıp belki de daha önce duymadığınız bir tarif vereceğim size.

HİÇ KABAK ÇEKİRDEĞİ SÜTÜ İÇTİNİZ Mİ?

Şöyle sorayım: Daha önce kabak çekirdeği sütü duymuş muydunuz hiç? Eğer biliyorsanız iyi, bilmiyorsanız size, özellikle kış aylarında bağışıklık sisteminizin güçlenmesine yardımcı olaracak kabak çekirdeği sütünün nasıl yapıldığını anlatacağım.

Belki hazırlaması biraz sabır biraz da zaman istiyor. Ama sağladığı sağlık faydaları için buna değer.


Önce bir su bardağı dolusu kabak çekirdeğini bir seramik kaba ya da bir cam sürahiye koyun. Üzerini örtecek kadar da su ekleyin. Son olarak da bir tatlı kaşığı kadar Himalaya tuzu ve birkaç damla limon suyunu karışıma ekleyin.

Bu karışımın üzerini, hava almasını sağlayacak bir havlu ya da bezle kapatıp sekiz saat kadar oda sıcaklığında bekletin.

Bu 8 saatlik bekleme sırasında kabak çekirdeklerini koyduğunuz suyu birkaç kez değiştirin. Çekirdekleri duru sudan geçirin. Yani kabak çekirdeği sütünü hazırlarken, beklettiğiniz suyu kullanmayın.

Çekirdekleri bir süzgece koyup iyice akan suyun altından geçirip temizleyin.

Sonra kabak çekirdeklerini blender'a koyun. Üzerini kapatacak kadar su ekledikten sonra blender'ı çalıştırın.

Kabak çekirdeği suyunuzun kıvamını ayarlamak için koyacağınız su miktarını artırıp azaltabalirsiniz.

Sonra blender'dan aldığınız kabak çekirdeği ve su karışımını bir süzme torbasına koyup elinizin yardımıyla süzün.

İşte kabak çekirdeği sütünüz hazır.

Kabak çekirdeği sütünüzü hemen tüketemezseniz bir saklama kabına koyup 2 ya da üç gün boyunca buzdoabında saklayabilirsiniz.

Nasıl? Soğuk kış aylarında bağışıklığınızı arttırmak için denemeye değmez mi?

Yazının devamı...

© Copyright 2025

Türkiye'den ve Dünya’dan son dakika haberler, köşe yazıları, magazinden siyasete, spordan seyahate bütün konuların tek adresi milliyet.com.tr; Milliyet.com.tr haber içerikleri izin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez, kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.