Özgüvenin azı da fazlası da hayat kalitemizi etkileyebilir
Özgüvenin genetik yatkınlıkla ilişkili olabileceğini, ancak büyük oranda çevresel faktörler ve yaşam deneyimleriyle şekillendiğine dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Çocuklukta bakım verenlerin tutumu, başarının ve başarısızlığın nasıl karşılandığı, sosyal etkileşimler özgüvenin temelini atar” dedi. Düşük özgüven ve aşırı özgüven kavramlarına değinen Demir, şunları söyledi: “Düşük özgüven, sosyal kaygı, depresyon ve çekingenlik, karar verme zorlukları ve kendini sürekli sorgulama, başarı korkusu, erteleme ve risk almaktan kaçınma, başkalarının onayına aşırı bağımlı olma gibi durumlara neden olabilir. Aşırı özgüven ise bazen narsistik eğilimler olarak yorumlanabilecek davranışlarla kendini gösterebilir. Kendi hatalarını fark etmeme, eleştiriyi kabul etmeme, empati eksikliği gibi durumlar kibirli veya gerçeklikten kopuk bir izlenim yaratabilir. Özgüvenin azı da fazlası da hayat kalitemizi etkileyebilir. Düşük özgüven bizi sürekli sorgulamaya iterken, aşırı özgüven bazen gerçekleri görmemizi engelleyebilir.”