Yalnızca ülkemizde değil dünya genelinde de hem kadın hem erkek hastaların en çok ilgi gösterdiği estetik cerrahi ameliyatlarının başında rinoplasti olarak da bilinen burun estetiği gelir. Bunun temel nedeni burnun yüz bölgesinin görünümü üzerindeki belirleyici rolüdür. Doğal, yüzün diğer unsurlarıyla uyumlu, doğru orantıya sahip ve güzel bir burun herkesin hayali olsa da herkes doğuştan bu kadar şanslı değildir.

Günümüzde gelinen noktada burun estetiği ameliyatı ile daha estetik ve doğal görünen bir burun sahibi olmak mümkündür. Burun estetiği ameliyatı ile burun kemerinde değişiklik, burun ucunda şekil değişikliği, burun deliklerini küçültme, burun küçültme ya da büyütme gibi işlemler yapılabilir. Bunun yanı sıra kişinin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen ve nefes alma sürecinde sorunlara neden olan sinüzit, polip, burun eti ve septum deviasyonu giderilebilir.

Burun estetiği nasıl yapılır?

Doğal ve etkili sonuçlar alınması hedeflenen tüm estetik cerrahi prosedürlerde olduğu gibi burun estetiği ameliyatı da hasta özelinde ihtiyaçlar ve beklentiler doğrultusunda özelleştirilerek planlanmalıdır. Elbette bu aşamada hastanın burun estetiği ameliyatı sonrasında elde edilecek görünüm ile ilgili beklentilerinin gerçeğe uygunluğunun değerlendirilmesi ve operasyon sonrası oluşacak görünüm ile ilgili net bilgilendirmeler yapılması çok önemlidir.

Burun estetiği açık ve kapalı teknikle uygulanabilir. Ameliyatın hangi teknikle uygulanacağı giderilmek istenilen sorunun niteliğine ve derecesine göre hasta özelinde belirlenir. Ayrıca ameliyatın genel ya da lokal anestezi altında gerçekleştirilmesi kararı da çeşitli etkenler değerlendirilerek yine hasta özelinde verilir.

Açık rinoplasti tekniğinde burun delikleri arasındaki küçük dokuda bir kesi yapılır. Cildin burun ucundan kaldırılmasıyla birlikte estetik cerrah burnun iç yapılarını çok rahat bir şekilde gözlemleyebilir. Bu sayede burun kemiğine ve kıkırdağın daha büyük bir kısmına erişmek ve şekillendirmek mümkündür. Açık teknikle yapılan rinoplasti operasyonu, doğru işlemin doğru noktadan yapılması konusunda avantaj sağladığından büyük değişiklikler yapılmasını gerektiren burun şekil bozukluklarının giderilmesi için tercih edilir.

Kapalı rinoplasti, endonazal rinoplasti olarak da adlandırılır. Kapalı rinoplasti, açık rinoplastiye göre daha minimal invaziv bir tekniktir çünkü harici kesi yapılmaz. Tüm kesiler burun içerisinden yapıldığı için kesi izlerinin dışarıdan görünmesi ve görünür bir iz kalması da söz konusu değildir. İyileşme süresinin açık rinoplastiye göre daha kısa olması bir avantaj olmakla birikte operasyon sırasında estetik cerrahın görüşü sınırlı olduğu gibi operasyon dar cerrahi açıklıklardan gerçekleştirilir. Bu nedenle küçük değişiklikler gerçekleştirilecek olan burun estetiği ameliyatlarında kapalı rinoplasti tercih edilir. Kapalı rinoplasti açık rinoplastiye göre estetik cerrahın görüş alanını kısıtlasa da doku iyileşme hızının maksimize edilmesi, gözle görünür bir dikiş izinin kalmaması ve enfeksiyon riskini azaltması nedeniyle gerekli şartları sağlayan hastalarda kullanımı sıklıkla tercih edilen bir yöntemdir.

Burun estetiği sonrası iyileşme sürecinde nelere dikkat edilmeli?

Burun estetiği ameliyatının ardından tüm cerrahi prosedürlerde olduğu gibi bir miktar ağrı hissedilmesi doğal bir durum olarak kabul edilmelidir. Bu durumun önlenmesi için hasta genel anestezinin etkisindeyken burun bölgesine lokal anestezide uygulanarak ameliyat sonrası konforlu bir süreç sağlanmaktadır. Ameliyat sonrası doktorun reçete ettiği ilaçların düzenli olarak kullanılması doku iyileşmesini hızlandırma ve ağrıları hafifletme noktasında önemli bir role sahiptir.

Burun estetiği ameliyatından sonra burun darbelere karşı korunmalıdır. Erken iyileşme döneminde baş yüksekte kalacak şekilde yatmalı ve ilk bir ay boyunca yüzüstü yatmaktan kaçınılmalıdır.

Doktorun belirtmiş olduğu süre boyunca kan basıncının artmasına neden olabilecek egzersizler yapılmamalı ve en az 1.5 ay süreyle gözlük kullanılmamalıdır. Bunların yanı sıra güneş ışınlarına doğrudan maruz kalmamaya özen gösterilmelidir. Gerekli korumanın sağlanabilmesi için yüksek güneş koruma faktörlü güneş kremleri sürülmeden güneşe çıkılmamalıdır.

Burun estetiğinde fiyatlar neye göre belirlenir?

Burun estetiği fiyatları uygulanacak ameliyatın kapsamı, burundaki giderilmek istenilen sorunların derecesi, uygulanacak anestezi yöntemi, ameliyatı uygulayacak doktorun ve ameliyatın gerçekleştirileceği hastanenin fiyat politikası gibi etkenlere bağlı olarak her hasta özelinde belirlenir.

Vücut şekillendirme dramatik kilo kaybından sonra cilt ve doku görünümünün iyileştirilmesi amacıyla uygulanan cerrahi prosedürleri ifade eder. Diyet, obezite cerrahisi ve hamilelik sonrası yaşanan değişiklikler neticesinde kiloda meydana gelen önemli farklılaşmalar sonrası vücut estetik görünümünden uzaklaşabilir, yağ ve deri fazlalığına bağlı olarak deri elastikiyetini kaybedebilir ve gevşeyebilir. Bunun sonucunda karın bölgesinde, memelerde, popoda, üst kollarda, uyluk ve kasık bölgesinde diğer bir deyişle vücut hatlarında genel bir sarkma yaşanması söz konusu olabilir.

Vücut Şekillendirme Operasyonları Nelerdir? Kimler İçin Uygundur?

Vücut şekillendirme operasyonlarına dramatik kilo kaybı sonrasında istenilen konturun elde edilebilmesi için sıklıkla ihtiyaç duyulur. Vücut şekillendirme için bazı durumlarda liposuction yeterliyken cilt fazlalığının olduğu ve liposuction ile elde edilecek sonuçların yetersiz olduğu durumlarda germe işlemine gerek duyulabilir. İhtiyaç halinde hasta özelinde vücut şekillendirme amacıyla bazı prosedürlerin birleştirilmesi söz konusu olabilir. Bu nedenle planlama yapılmadan önce hastanın vücut yapısı, beklentileri ve yaşam tarzı alışkanlıkları titizlikle değerlendirilir.

Karın germe, meme estetiği, kol germe, popo estetiği, uyluk germe ve liposuction sıklıkla uygulanan vücut şekillendirme operasyonları arasında sayılabilir. Vücut şekillendirme operasyonları;

-Operasyonların ardından yaşam tarzı alışkanlıklarında gerekli değişiklikleri yapabilecek,

-Düzenli egzersiz ve sağlıklı beslenme programı uygulayabilecek,

-Belirli bir süredir kilosunu stabil olarak tutabilen,

-Vücut şekillendirme operasyonları ile ilgili gerçekçi beklentileri olan,

-Ameliyata engel bir sağlık sorunu bulunmayan,

-18 yaş üzerindeki kişilere uygulanabilir.

Vücut Şekillendirme Operasyonları Nasıl Yapılır?

Vücut şekillendirme operasyonları hasta özelinde ve ihtiyaçlar doğrultusunda planlanır. Bu nedenle ameliyat ve iyileşme süreci uygulanan operasyonlara göre değişiklik gösterebilir. Doktorun gerekli görmesi ve hastanın talep etmesi halinde farklı vücut şekillendirme operasyonlarının kombine edilmesi söz konusu olabilir.

Vücut şekillendirme operasyonları genellikle genel anestezi altında gerçekleştirilir. Uygulanacak olan operasyona ve kullanılacak tekniğe göre estetik cerrahın belirlediği bölgeden kesi açılır. Fazla olan deri ve/veya yağlar vücuttan bu sayede uzaklaştırılır. Açılan kesilerin vücudun doğal kıvrımlarına ya da çok fazla görünmeyecek yerlere yerleştirildiği takdirde ameliyat izi kalması sorunu minimize edilebilir.

Vücut Şekillendirme Operasyonları Neden Yapılır?

Vücut şekillendirme operasyonları vücudun zahmetsizce form alması ve doğal bir şekillendirme elde edilmesi için tekli ya da kombine olarak uygulanabilir. Hem kadınlara hem erkeklere uygulanabilen vücut şekillendirme operasyonları tamamen hastanın ihtiyaçlarına ve beklentilerine göre planlanır. Bu sayede hastanın tüm vücudu ele alınır ve görünümle ilgili duyduğu rahatsızlık giderilebilir.

Bölgesel inatçı yağ birikmesinin neden olduğu sorunlarda genellikle liposuction uygulanması tercih edilir. Bu sayede düzenli diyet ve egzersiz programlarına direnç gösteren aynı zamanda da bölgesel şekil bozukluklarına yol açan yağ dokuları bölgeden uzaklaştırılarak vücudun şekillendirilmesi sağlanır.

Kadınlarda meme estetiği kapsamında gerçekleştirilen meme büyütme, meme küçültme ve meme dikleştirme ameliyatları ile memelere istenilen şeklin verilmesi mümkündür. Meme deformasyonları yaş alma, genetik etkenler, yerçekiminin etkisi gibi unsurların yanı sıra hamilelik ve emzirme gibi nedenlere bağlı olarak da gelişebilir. Aynı şekilde karın, üst kol, uyluk bölgelerindeki sarkmalar ve gevşemeler giderilerek daha düzgün bir vücut konturu elde edilebilir.

Karın bölgesinde çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan gevşemiş ve aşırı yağlanmış derinin alınması için uygulanan karın germe estetiği hasta özelinde belirlenen farklı tekniklerle uygulanabilir. Karın germe estetiği gerekli durumlarda liposuction yöntemi ile kombine edilebilir. Genellikle birden çok doğum yapıldığı durumlarda görülebilen ve “Diyastazis Rekti” olarak anılan karın kaslarındaki ayrılma da karın germe estetiği ile giderilebilir.

Kalça bölgesindeki sarkık, gevşek cilt ve dokuların giderilmesi için kalça bölgesinde yapılan kesiyle bölgedeki gevşek ve sarkık dokunun gerildiği popo germe estetiği uyluk germe, karın germe ve liposuction ile kombine edilebilir.

Sırt germe estetiği bölgedeki fazla yağın ve sarkan derinin giderilmesi aynı zamanda üst ya da alt sırtın konturlarının düzeltilmesi için uygulanan bir cerrahi prosedürdür.

Koltuk altı bölgesindeki fazla yağın ve gevşek derinin alınması için kol germe estetiği uygulanabilir. Aynı şekilde kol germe estetiği de liposuction ve diğer vücut şekillendirme operasyonlarıyla kombine edilebilir. Kolların yeniden şekillendirilmesi için en etkili ve kalıcı yolu olan kol germe estetiği ideal kilosuna yakın ve kilo kontrolünü sağlamış kişilere uygulanır.

Uyluk germe hastanın ihtiyaçlarına göre belirlenen farklı tekniklerle uygulanabilir. Düzenli egzersiz ve cerrahi olmayan prosedürlerle giderilmesi mümkün olmayan elastikiyet kaybının neden olduğu sarkmalar ve deri fazlalıkları için etkili bir çözümdür.

Vücut şekillendirme operasyonları sonrası iyileşme süreci uygulanan operasyonların türüne, kapsamına, hastanın yapısal özelliklerine ve iyileşme sürecinde estetik cerrahın tavsiyelerine ne kadar uyduğuna bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Sağlıklı ve hızlı bir iyileşmenin olmazsa olması doktor tavsiyelerine eksiksiz uyulması ve reçete edilen ilaçların düzenli olarak kullanılmasıdır. Kesiler tamamen iyileşene dek zorlanmaya neden olabilecek hareketlerden kaçınılmalıdır. Elde edilen sonuçların uzun süreli olması için vücut şekillendirme operasyonlarından sonra düzenli egzersiz ve sağlıklı beslenme bir yaşam tarzı şekline getirilmelidir.

Doğum ve emzirme dönemi sonrasında kadın vücudunda çeşitli deformasyonlar meydana gelir. Hamilelik döneminde hormonlarda yaşanan değişiklikler beraberinde vücutta yağlanma, sarkma ve çatlakları getirmektedir. Vücutta yaşanan değişikliğin en yoğun olduğu bölgelerden bir tanesi de göğüslerdir.

Doğum ve emzirme dönemi sonrası annelerin en çok tercih ettiği estetik operasyonlar arasında meme büyütme, küçültme ve dikleştirme ameliyatları yer alıyor. Kişinin fiziksel durumuna ve meme bölgesinde yaşanan deformasyonun boyutuna göre hangi operasyonun ya da operasyonların yapılacağına karar verilir.

Doğru Zaman Nasıl Belirlenir?

Meme estetiği operasyonlarında; tekniği belirleyen faktör, memenin mevcut deformasyonudur. Meme estetiği operasyonları emzirmeye engel değildir. Bu ameliyatlarda süt kanalları ve süt bezleri genellikle zarar görmez. Eğer kişinin gündeminde planlı bir gebelik varsa, öncelikle doğum ve emzirme sürecinin tamamlanması ardından estetik meme operasyonlarının yapılması önerilir. Ameliyatlar emzirme süreci bittikten 4-6 ay sonra planlanmalıdır. Bu süreç sonrasında, göğüslerde küçülme, büyüme, sarkma ve sarkma ile birlikte küçülme gibi deformasyonlar meydana gelebilir.

Hangi Operasyona İhtiyaç Duyuyorsunuz?

Hamilelik ve emzirme sonrası mevcut meme deformasyonuna ve kişinin isteğine göre yapılacak operasyon belirlenebilir. Büyük göğüsler çoğu zaman yaşam konforunu olumsuz yönde etkiler, kişinin sırt ve boyun ağrıları çekmesine neden olur. Bu tür durumlarda meme küçültme operasyonu yapılması gerekir.

Hamilelik ve emzirme sonrasında meme hacminin azalmasından dolayı, meme büyütme ameliyatına ihtiyaç duyulur. Meme büyütme ameliyatlarında, genellikle meme protezleri kullanılır.

Bu protezler sonraki hamilelik ve emzirme süreçlerini olumsuz yönde etkilemezler ve bu dönemde çıkarılmaları gerekmez. Memede doğum ve emzirme sonrası sık olarak görülebilen bir diğer deformasyon da sarkmadır. Eğer meme boyutu normal sınırlarda ise sadece dikleştirme ameliyatı yeterli olabilir. Ancak sarkma ile birlikte memenin boyutu da küçülmüş ise, dikleştirme ameliyatı ile birlikte meme büyütme ameliyatı da yapılır. Kişinin fiziksel durumuna, vücut oranlarına ve tercihlerine göre bu operasyonlar birlikte yapılabilir. Estetik cerrahideki gelişmeler ve teknikler ile hamilelik ve emzirme sonrası memelerde meydana gelen deformasyonların giderilmesi mümkündür. Bu nedenle tüm anne adaylarının annelik ve emzirme gibi kutsal bir görevi yerine getirmek konusunda endişelenmesi yersizdir.

Prof. Dr. Şükrü Yazar

Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı

www.drsukruyazar.com

Instagram: /drsukruyazar

Facebook: /drsukruyazar

Burun deliklerinin şekli ve yapısı burnun genel görünümünü belirgin ölçüde etkileyebilir. Bu gerçek burun deliklerinin şekillendirilmesi sürecinin burun estetiğinin önemli bir aşaması haline getirmektedir. Burun deliklerinin burnun genel yapısı ve yüzdeki diğer organlar ile uyumlu olması adına burun estetiği operasyonu öncesinde kapsamlı bir planlama yapılır. Burun deliklerinin şeklinin estetik yansımaları olduğu gibi solunum sürecinde de önemli fonksiyonları bulunur. Burun deliklerinin belirli bir açıklıkta ve şekilde olması kaliteli bir solunum için en önemli koşullardan biridir. Burun deliği estetiği ile ilgili merak edilenleri Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Şükrü Yazar’a sorduk.

Burun Deliği Estetiğine Ne Zaman İhtiyaç Duyulur?

Burun deliklerinin çok geniş, çok dar ya da açık olması, en uzun kısmının enlemesine olması, bükülme ya da çekilme olması veya sarkması halinde burun deliği estetiği ile başarılı sonuçların alınabileceğini belirten Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Şükrü Yazar sözlerini şu cümlelerle sürdürdü: “Burun deliği estetiği burun deliğiyle yanağın birleştiği kısımdan kesi yapılıp doku alınarak ya da kıkırdak desteği sağlanarak gerçekleştirilir. Gerekli hallerde burnun taban dokusundan parça alınarak burun deliklerindeki deformasyonlar düzeltilebilir.Burun deliği estetiği yalnızca normale oranla çok dar olan burun deliklerinin operasyonla genişletilmesi değil aynı zamanda burun deliklerinin içeri doğru daraltılması amacıyla da uygulanabilen bir prosedürdür. Kıkırdak destekleyicinin burun deliği kenarları boyunca girişin genişletilmesi amacıyla yerleştirilmesi sonucunda dar burun delikleri de düzeltilebilir. Bazı vakalarda sarkan doku parçasının yeri değiştirilerek açıklığın büyütülmesi söz konusu olabilir. Bu sayede burun tıkanıklığı yaşayan hastaların sorunları giderilerek daha rahat nefes almaları sağlanabilir. Burun deliğinin dış sınırında çentik ya da bükülme olması halinde bu sorunlar da burun deliği estetiği ile giderilebilir. Küçük bir sorun olduğu durumlarda kıkırdak nakline gerek kalmaz. Burun içinden cildin aşağıya ve dış tarafa doğru döndürülmesiyle iyileşme sağlanabilir. Sorunun ciddi noktalara ulaşması halinde kulaktan cilt ya da kıkırdak dokusu alınarak burnun alt kenarlarına nakledilmesi gerekebilir. Burnun üst kısmında aşırı sarkma olması halinde ise bu dokunun kesilmesi ya da yukarı doğru çekilmesi ile istenilen sonuç elde edilebilir.”

Burun Deliği Estetiğinin Başarısında Kilit Nokta Doğru Analiz ve Tecrübe

Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Şükrü Yazar, burun deliği estetiğinin cerrahın becerisinin ön planda olduğu prosedürlerden biri olduğuna dikkat çekiyor. Burun deliği estetiği yapılan hastalarda prosedürün tamamlanmasıyla birlikte dikiş izleri burun derisinin doğal kat yerlerine gizleniyor. Sağlıklı bir iyileşme sürecinin ardından dikiş izleri zaman içerisinde gözle görülmeyecek hale gelebiliyor. Burun deliği estetiği öncesi planlama süreci belirgin derecede önemli. Bu kapsamda kişinin cilt yapısı ve burun şekli bir bütün olarak değerlendiriliyor.

Jinekomasti Sorunu İle Yaşamak Zorunda Değilsiniz

Jinekomasti, erkek memesindeki glandüler dokunun büyümesinden ya da meme bölgesinin altındaki yağ birikiminden kaynaklanır. Yenidoğanlarda, ergenlerde ve yaşlı erkeklerde sıklıkla görülür. Bazen bir memeyi bazen her iki memeyi etkileyebilir. Erişkin erkek memesi minimum miktarda yağ ve glandüler doku içermesine rağmen östrojen ve progesteron seviyeleri yükselirse büyüme potansiyeli vardır. Bu nedenle erkeklerde östrojen-testosteron oranı bozulduğunda glandüler meme dokusu büyür ve jinekomasti ortaya çıkar.

Kullanılan bazı ilaçların yan etkileri, uyuşturucu kullanımı, hipogonadizm, tümörler, hipertiroidizm, böbrek yetmezliği, karaciğer yetmezliği ve siroz gibi etkenler de jinekomasti sorununa neden olabilir.

Jinekomasti Tedavisi Farklı Yöntemlerle Yapılabilir

Özellikle ergenlik çağındaki genç erkeklerde jinekomasti genellikle 6 ay içinde kendiliğinden düzelir. Bu nedenle bu yaş grubunda öncelikle gözlem yöntemi benimsenir. Jinekomasti bazı kişilerde kendiliğinden düzelebilen bir sorun olurken bazı kişilerde kendiliğinden geçmeyebilir. Erkeklerde meme büyümesi ile karşılaşıldığında bazı durumlarda kilo verilmesi de etkin bir çözüm haline gelebilir.

Jinekomasti tedavisinde kullanılacak olan yöntem, sorunun altında yatan nedene göre belirlenir. Kullanılan ilaçların yan etkilerinden kaynaklanan jinekomasti sorununun tedavisinde ilaçlar kesilir. Erkeklerde meme büyümesine neden olan mevcut sağlık sorunlarının bulunması halinde öncelikle bu sorunlar tedavi edilir.

Jinekomasti sorununun kendiliğinden düzelmemesi veya hastanın yaşam kalitesini ciddi düzeyde etkilemesi durumunda cerrahi prosedür uygulanması söz konusu olabilir. Bu durumda hasta özelinde liposuction ya da meme küçültme ameliyatı uygulanması tercih edilebilir. Liposuction yönteminde genellikle jinekomastiye neden fazla meme yağı alınırken, jinekomasti ameliyatında meme bezi dokusu kısmen ya da tamamen çıkarılır. Bazen bu iki yöntem birlikte uygulanır.

Kalça bölgelerinin sıkı, formda ve doğal bir görünüme kavuşmasını isteyen kadınlar sıklıkla popo ya da kalça estetiği prosedürlerine başvururlar. Popo estetiği prosedürleri popo bölgesinin daha yuvarlak, dolgun ve estetik bir görünüme kavuşmasını sağlar.

Popo estetiği; popo bölgesinde zaman içinde çeşitli nedenlere bağlı olarak meydana gelen deformitelerin giderilmesinde kullanılır. Böylece istenilenden daha büyük ve geniş popoya sahip olan kadınların bu şikayetleri giderilebildiği gibi küçük ve şekli bozuk olan popoların da daha dik, yuvarlak ve dolgun bir görünüm kazanması sağlanır. Kalça bölgesi kadın vücudunun daha iyi ve estetik bir görünüme sahip olmasında çok önemli bir rol üstlendiğinden popo estetiği kadınların öz güvenleri üzerinde olumlu etkiye sahiptir.

Popo Estetiği Ameliyatları Kişi Özelinde Planlanır

Popo estetiği; popo bölgesindeki fazlalıkların atılması, şekillendirilmesi ve popo bölgesine ince ve fit bir görünüm kazandırılması amacıyla uygulanır. Bu sayede kişinin estetik görünümüne ilişkin kaygıları giderilir.

Popo estetiği ameliyatı ihtiyaçlara ve beklentilere göre kişi özelinde planlanarak gerçekleştirilir. Popo dikleştirme, popo küçültme, popo büyütme ve şekillendirme en çok uygulanan popo estetiği cerrahi prosedürleridir. Bahsi geçen prosedürlerin her biri farklı yöntemler ve teknikler uygulanarak gerçekleştirilir. Kişinin ihtiyaçlarına ve taleplerine göre hangi popo estetiği prosedürünün uygulanacağı yapılan değerlendirmeler sonucunda belirlenir. Bu aşamada hastanın fiziksel özellikleri ve genel sağlık durumu da göz önünde bulundurulur.

Popo estetiği, popo ve basen bölgesinin inceltilmesi için diğer bir deyişle popo küçültme amacıyla uygulandığında fazla yağlar liposuction yöntemiyle alınır. Daha sonra bu yağların özel işlemlerden geçirilip yeniden kullanılması yoluyla, belirlenen bölgeler yağ enjeksiyonuyla desteklenerek kalçanın dik bir görünüme kavuşması sağlanır.

Popo Estetiği İle Hayalinizdeki Görünüme Kavuşabilirsiniz

Daha büyük ve dik popo görünümü elde edilmesi için yağ enjeksiyonu ve popo implantı kullanılabilir. Popo protezleri küçük kalçalara dolgun bir görünüm kazandırırken, daha az hacim gerekmesi durumunda başka bölgelerden alınan yağlar enjekte edilerek istenilen görünüme kavuşulabilir.

Popo estetiği prosedürleri kilo fazlası olan ve kilo verdikten sonra popo bölgesinde sarkma meydana gelen kişilerde sarkmaların giderilmesi amacıyla da tercih edilebilir. Bu tür durumlarda cerrahi prosedürler ile derideki sarkmalar giderilir yani popo germe ameliyatı yapılır. Kusursuz bir estetik görünüm sağlanması için kalça bölgesinin yukarı çekilmesi böylece diri ve dik bir popo görünümünün elde edilmesi de mümkündür.

Derinin en üst tabakasının soyulması ve zımparalanması işlemine dermabrazyon diğer bir deyişle mekanik peeling adı verilir. Genellikle iyileşen iltihaplı kistik sivilcelerden kalan izlerin, skarların, çukurların, lekelerin veya deriden kabarık ya da çökük yara izlerinin hafifletilip düzeltilmesi amacıyla dermabrazyon uygulanır.

Dermabrazyon yönteminde özel elmas uçlar kullanılarak derinin en üst tabakası yavaş ve kontrollü bir şekilde soyulur. Derinin en üst tabakası epidermisin ve yüzeysel dermisin soyulmasıyla vücut bu alanlara çok hızlı bir şekilde yeni dokuyu getirir. Son derece gergin, pürüzsüz ve taze bir deri tabakası elde edilir. Özellikle sivilcelerin bıraktığı çukurlara uygulanan dermabrazyon sonucunda yüzeysel sivilce izleri geçerken derin izlerin daha belirsiz bir hale gelmesi sağlanır. Aynı zamanda gözenekler kapanır, lekeler düzelir, cildin daha canlı ve berrak bir görünüm alması sağlanır. Dermabrazyon tek seferde tamamlanan bir işlem olmakla birlikte gerekli görülmesi durumunda en az 6 aylık bekleme süresinden sonra işlem yinelenebilir.

Dermabrazyon Etkili Sonuçlar Alınmasını Sağlayan Bir Prosedürdür

Dermabrazyon dikiş izlerinin, deri kırışıklıklarının, dudaklardaki barkod çizgilerinin, dövme silmenin ve estetik görünümün bozulmasına neden olabilecek etkenlerin ortadan kaldırılmasını sağlayan etkili bir prosedürdür. Derinin üst tabakası tamamen, alt tabakası ise kısmen soyulduğu için dermabrazyon yönteminden maksimum verim elde edilmesi mümkündür. Alt tabakadaki deride kısmi soyulma elde edilmesi sonucunda cilt yenilenmekte ve kişinin sahip olduğu cilt yapısı doğal olarak değiştirilebilmektedir.

Dermabrazyon yöntemi uygulama yapılacak olan bölgenin genişliğine ve özelliklerine bağlı olarak sedasyon, lokal ya da genel anestezi altında gerçekleştirilebilir. Dermabrazyon uygulamasından sonra uygulama bölgesine hafif bir pansuman yapıldıktan sonra bolca pomad sürülür ve cilt açık bırakılır ya da kapatılır. Ameliyattan sonra cilde temas etmek için 2 -3 gün geçmesi ve epitelizasyonun tamamlanması beklenmelidir. Uygulama bölgesinde şişlik, ağrı ve çeşitli kabuk oluşumları meydana gelebilir. Uygulamadan birkaç gün sonra banyo yapılmaya başlanabilir. Yaralar kişiden kişiye değişmekle birlikte ortalama 5-14 gün içinde iyileşir. Yara erken iyileşme döneminde hafif pembemsi bir renge sahip olsa da bu renk zaman içerisinde daha soluk bir hale gelir. 3-6 ay arasında ise normal deri rengine kavuşulur. Dermabrazyon uygulaması için sonbahar ve kış ayları daha uygun olarak kabul edilir. Uygulamadan sonra güneş koruyucu kremlerin kullanılması da dikkat edilmesi gereken noktalardan biridir.