Cadde 'Bir hayale ortak oldum'

'Bir hayale ortak oldum'

05.03.2022 - 07:03 | Son Güncellenme:

Sahne Cumhuriyet’i açan Emre Karayel, Dersu Yavuz Altun’la kurdukları tiyatro salonu için “Bir hayale ortak oldum. İnsanın kendi salonunda oynaması bambaşka” dedi.

Bir hayale ortak oldum

Birçok fenomen projede yer alan Emre Karayel, hayalini gerçekleştirdi. İstanbul Maltepe’ye yeni bir tiyatro salonu kazandıran oyuncu, “Pandemi döneminde de olsak birileri taşın altına elini koymak durumunda” dedi. Kısa bir süre önce oğlu Can’ı kucağına alan Karayel’le babalık heyecanını, eşi Gizem Demirci ile mutlu evliliğini ve Sahne Cumhuriyet’i konuştuk.

Haberin Devamı

- Birçok oyuncunun hayalidir bir tiyatro sahnesine sahip olmak. Sahne Cumhuriyet sizin için hayal miydi?

Dürüstçe konuşmak gerekirse bir tiyatro salonuna sahip olmak hele de kiraysa çok zor. Pandemi döneminde özel tiyatrolar o kadar büyük sıkıntılar yaşadı ki... Kapananlar oldu. Dersu Yavuz Altun, Tiyatro Yeniden’in kurucusudur. Onunla çocuk oyunları yapıyoruz. Kendisi yazar ve yönetmendir, “Neden bu yolu birlikte yürümeyelim” diyorduk, zamanı bu tarihlere denk geldi.
Bu tiyatro salonu aşkı aslında Dersu’nun aşkıdır yani, ben de hayaline ortak oldum. Cumhuriyet Parkı, çok güzel bir kompleks. Burayı kültür-sanat, etkinlik alanı haline çevirmeyi planlıyoruz. Maltepe Belediye Başkanı Sayın Ali Kılıç’ın destekleriyle tabii ki...

Haberin Devamı

- Kendi salonunuzda kendi oyununuzu oynamak nasıl bir his?

Gerçekten tarif edilemez bir keyif. İnsanın kendi salonunda oynaması bambaşka bir şeymiş. Artık o kulis, o perde bizim.

- ‘Oksimoron’la turneye devam ediyorsunuz. Oyundan biraz bahseder misiniz?

‘Erkek Aklı-Oksimoron’, Tatbikat Sahnesi’nde başlamıştı, Erdal Beşikçioğlu’nda devraldık ve Tiyatro Yeniden’le devam ediyoruz. Bir tiyatro dayanışması diyelim... Dersu, biraz texte dokundu. ‘Erkek Aklı’, ‘Kadın ne ister?’ sorusuna cevap arayan, Semih’in nişanlısı üzerinden kadınların ne istediğini bulmaya çalıştığı bir komedi oyunu.

- ‘Kadınlar ne ister?’ sorusunun cevabını siz bulabildiniz mi?

Bunu bulsak zaten ölüme çare bulmuş gibi oluruz (gülüyor).

- Evlendiniz, çocuk sahibi oldunuz... Hayatınızdaki yeni dönemi nasıl anlatırsınız?

Eşim Gizem’le pandemi başlamadan tanıştık, bir ay sonra kapanmalar geldi. O süreci birlikte atlattık, birbirimizi daha iyi tanımamıza vesile oldu ve bu ilişkiyi yuva kurmaya dönüştürdük. Sonra da hemen çocuk sahibi olalım dedik. Can Öcal dünyaya geldi. Şimdi onu büyütüyoruz, tiyatromuzla birlikte büyüyecekler inşallah.

- Evlilik neleri değiştirdi?

Mutlu evlilik çok büyük avantaj. Herkesin hayalini kurduğu, istediği bir şey. Ben Ankara’da eşimin yanında geçirdim pandemi sürecini. Pandemiden çıktık ve kendimi evli buldum. Zaten öyle diyorum Gizem’e, tünele bekar girdim, evli çıktım (gülüyor).
Üstüne tabii Can gelince evliliğin pastasını her sabah dilim dilim yiyorsun. Güzelliği orada...
Eşim çok iyi bir anne gerçekten. Bebeği birlikte büyütüyoruz. Şu anda da özlüyorum.

Haberin Devamı

- Aşk, evlilik ve çocuktan sonra şekil değiştiriyor mu?

Biz oyunda da biraz bunu araştırıyoruz. İlişkiler aşkla başlar. Ama devam ettirmek için sadece aşk yetmez. İlişkinin gerektirdiği şeyleri hem kadın hem de erkek tarafının yapması gerekiyor. Biz bu süreci çok iyi geçiriyoruz. Aşkımızı, sevgimizi hep canlı tutmak için... Allah nazarlardan saklasın!

- Tiyatroya dönersek... Pandemi ve savaş döneminde böyle bir yatırım yapmak kolay olmasa gerek...

Birileri sonuçta taşın altına elini koymak durumunda. Zor ama evde kapanarak da bu süreci geçiremeyiz. Bir şekilde bu süreci atlatmak zorundayız. Dersu anlatmıştı, Berlin’de savaştan sonra ilk opera binasını tamir ediyorlar. Önce insanların ruhunu tedavi etmeliyiz, iyileştirmeliyiz, ondan sonra çevreyi diye. Biz de biraz aslında bu zihniyetle yola çıktık. Önce akıllarımızı, ruhlarımızı hem iyileştirmeli hem de geliştirmeliyiz.

Haberin Devamı

Bir hayale ortak oldum

‘Bir ara çiftçiliğe dönmeyi düşündüm’

- Son dönemde sinema yerine tiyatroya ilgi arttı. Bu durum sahneyi açarken sizi motive etti mi?

Çok enteresan, insanlar bir şekilde ‘Ben bu pandemiyi yendim arkadaş!’ demek istiyor. Çünkü çok sıkıldık. Bir kafede ağız tadıyla oturmanın, iletişim kurmanın ne kadar kıymetli olduğunu anladık. Tiyatro da insanların bu cümleyi kurmasını kolaylaştıran mekanlardan oldu.
Sinemaya da gitsinler ama bir şekilde dijital platformlarda o filmi yakalarım mantığı var. Koranavirüsü en iyi yendik demenin yolunu bence seyirci tiyatroda buldu.

- Bu süreç sizi nasıl etkiledi? Hayata, oyunculuğa bakışınız değişti mi?

Bir ara baba mesleği çiftçiliğe dönmeye karar vermiştim. Toprağa geri döneceğiz diye (gülüyor). 50 yaşındayım, böyle bir pandemi yaşamadım. Ee tabii meslek oyunculuk, insan uzak kaldıkça özlüyor. Bir yanımız hep çiftçi, Adana’ya gidip yapmasak da ruhumuz öyle, o topraklarda büyüdük.

Haberin Devamı

- Ekranı özlediniz mi?

Pandemi sürecinde ekrana dönüş yapmıştım. Yaza bir sinema filmimiz var. TRT Çocuk’ta bir kukla programı yapacağız, görüşmeleri devam ediyor. Bir de dizi görüşmeleri var, tempo çok hızlandı.