CaddeÇocukluk hayalimi gerçekleştirdim

Çocukluk hayalimi gerçekleştirdim

09.12.2008 - 01:00 | Son Güncellenme:

Podyumlara veda ettikten sonra moda sektöründen uzaklaşmayan eski Türkiye güzeli Emel Acar “Çocuklarımı büyütüp eskiden beri hayalim olan modacılığı yapmaya karar verdim” diyor

Çocukluk hayalimi gerçekleştirdim

1993 yılında Türkiye güzeli seçildikten sonra bir dönem podyumlarda fırtınalar estiren Emel Yıldırım, işadamı Erdal Acar’la evliliğinin ardından, modelliğe veda etmişti. Acar soyadını aldıktan sonra da moda dünyasından uzaklaşmayan Emel Acar , “Emel Acar Haute Couture” adlı markasıyla sektöre adım attı. Eşi Erdal Acar’ın maddi- manevi desteği ile Home Store’un yeni sahibi olan Acar, bu yeni oluşum için oldukça heyecanlı...
Mağazanın yenilenmesi adına sık sık yurtdışına iş görüşmelerine giden Acar, “Home Store mağazalarının çizgisini kaybetmemek ve çıtayı daha da yükseltmek için çalışıyorum. Mağazalarda benim tasarımlarımın yanı sıra Paris Hilton gibi birkaç sürpriz ismin tasarımları da yer alacak” diyor. Mağazanın yeni çizgisini tanıtacağı defilenin kendisi için çok önemli olduğunu vurgulayan Acar, çocukları Cansu ve Eremcan’la objektif karşısına geçti.

Mankenlikten modacılığa geçişiniz nasıl oldu? Mankenlik yapanlar genelde daha sonra televizyona geçmeyi tercih ederler?
Modacı olmak benim aslında çocukluk hayalimdi. Küçük bir kızken bebeklerimin saçlarını yapar, onlara elbiseler dikerdim. Lisede giyim okuyordum ve o yıllarda yaratıcı yönüm daha da ortaya çıktı. Bu zamana dek edindiğim tecrübelerimi profesyonel hayata taşımayı amaç edindim ve başarılı bir grafik çizdiğime de inanıyorum.Tasarım yapmak ve tasarladıklarımı insanların üzerinde görmek çok hoşuma gidiyor. Bu beni inanılmaz mutlu ediyor. Bu nedenle yıllar sonra da olsa çocukluk hayalimi gerçekleştirmiş oldum. Şimdilerde modacı olarak anılmak, yaptığım defile ve kıyafetlerimle konuşulmak çok hoşuma gidiyor.

Bu alanda kendinize belirlediğiniz hedef nedir?
Elbette uluslararası platformda yer alıp, yurtdışında defileler hazırlamak. Bunun için sürekli görüşmeler yapıyorum. Her şey yolunda giderse ünlü bir isim, markamın yüzü olacak ve reklam çalışmalarıyla da bunu destekleyeceğim.

Tasarladığınız kıyafetlerde nelerin olmasına dikkat ediyorsunuz?
Daha çok rahat ve kullanışlı şık kıyafetler tasarlamaya çalışıyorum. Birçok kesime hitap etmesi gerekiyor yaptığım kıyafetlerin. Aslında ben tasarımlarımı yaparken bir kağıda çizmekten ziyade cansız manken üzerinde tasarlıyorum. Böylelikle yapmak istediğim şeyleri daha net görebiliyorum.

Yaptığınız kıyafetlerin tarzı için ne söyleyebilirsiniz. Emel Acar daha çok ne tarz kıyafetler tasarlıyor?
Benim kıyafetlerimin tarzı spor ve şık. Her yerde ve her ortamda rahatlıkla giyilebilir. Örneğin gündüz bir arkadaş toplantısına katıldığınız zaman giyindiğiniz kıyafeti akşam özel bir geceye gittiğinizde de giyebilirsiniz. Bir kolye veya şık bir kemerle zenginleştirilen kıyafetlerim gündüz ve gece rahatlıkla giyilebilecek tarzdalar.

Yıllardır podyumda olan ve modaya atılan biri olarak moda sizin için ne ifade ediyor?
Bence moda her sezon takip edilmelidir. Tabii ki, bunun belli bir sınırı vardır. Moda diye her şeyi giymemek lazım. Önemli olan kendine yakışanı seçmek. İşte onun seçimini doğru yaptığınız zaman modayı takip etmiş olursunuz.

Home Store’u aldınız ve patronluğa da atım attınız. Nasıl bir patronsunuz?
Patron olarak tatlı sertimdir. Yerine göre hareket eden biriyim. Home Store’da kısa süre içinde kendi tarzımı yarattığıma inanıyorum. Bundan sonra da yaratmaya devam edeceğim.

Özellikle mesleki alanda hakkınızda yapılan sert eleştirilere nasıl yanıt veriyorsunuz?
“Eşi Home Store hediye etti” ya da “Eşinin parasıyla defile yapıyor” gibi gerçekten ucuz eleştirilere artık gülüyorum. Böyle bir şey olabilir mi? Eğer ben bu alanda başarılı olmasam belki bu eleştirilere türlü yanıtlar verebilirdim. Ama sadece dediğim gibi gülüyorum. Home Store’u satın alma fikri birden bire ortaya çıkmadı ki. Bunu zaten konuşuyorduk kendi aramızda...
Sonuçta benim mesleğim bu. Eşimin elbette her zaman madi- manevi desteğini alıyorum. Bu da gayet normal. Bu yolda başarılı oldum ve yapacaklarım henüz bitmedi. Eğer insanlar konuşmak istiyorlarsa konuşsunlar elbette. Sözle değil, başarılarım tüm bunlara iyi bir yanıttır. Boş biri değilim, hiç de olmadım. İyi bir anne, iyi bir eş ve iş kadınıyım. Eşim ve çocuklarım da tıpkı benim onlara olduğu gibi benimle gurur duyuyorlar.

Ne gibi değişiklikler planlıyorsunuz?
İlk olarak Home Store’un yüzde 50’sini almıştık ve sonra da tamamını... Dediğim gibi bir anda alınan karar değildi bu. Bu demek oluyor ki Home Store’u satın aldık ve burada sadece Emel Acar koleksiyonlarına yer verilecek. Elbette farklı koleksiyonlar da olacak. Bu işin içinden gelen biri olarak, kadınların ne tarz giyinmeyi tercih ettiklerini düşünüp, öyle hareket ediyorum. Kalite ön planda olacak elbette. Bazen de kimsede omayan, tek ürünler getireceğiz. Ayrıca her kesime hitap eden kıyafetler getiriyorum. Zamanla olumlu olacak olan bu değişime herkes şahit olacak.

Uzun yıllar podyumda yer aldınız. Şimdilerde baktığınızda beğendiğiniz isimler var mı?
Aslına bakarsanız podyumu çok fazla takip edemiyorum ama beğendiğim birçok isim var tabii ki. Yeniler için çok fazla bir şey söyleyemeyeceğim ama eskilerden çok iyi isimler olduğunu biliyorum. Sema Şimşek, Deniz Pulaş, Şenay Akay, Çağla Şıkel beğendiğim mankenler arasında. Fırsat buldukça onları takip ediyorum. Mankenliği gerçekten meslek olarak gören ve hakkıyla yaptıklarını düşünüyorum.

‘Podyumu özlemiyorum’

Podyumu özlüyor musunuz?
Hayır özlemiyorum. Podyum benim için bitti. Baktığınız zaman başka bir tarafından hâlâ podyumun içindeyim. O yüzden podyumda olma gibi bir özlem duymuyorum.

Siz, sosyal yaşamınızda nasıl giyinmeyi seversiniz?
Bana göre moda kendine yakışanı giymektir. Sırf moda diye yakışmayanı giymek bana göre değil. Ben daha çok spor ama şık kıyafetler tercih ediyorum. Zevkime inanıyor ve iyi giyindiğimi biliyorum.

Peki eşiniz Erdal Bey’ e de karışır mısınız?
Elbette. O da benim gibi bakımlı olmaya özen gösterir. Bazen maskeler yapıp, ona da sürerim. Kıyafet seçerken de benim dediğim olur genelde. Gardırobunu ben hazırlıyorum. Benim zevkime güvenip, inandığı için tüm kıyafetlerin ben seçerim.

Haberin Devamı

‘Çocuklarımı kendim büyütmek istedim’
İki çocuğunuz var. Onlarla nasıl zaman geçiriyorsunuz. Nasıl bir annesiniz?
Biz birbirine çok bağlı bir aileyiz. Çocuklarımın üstüne düşen bir anneyim. Çocuklarımla mümkün olduğu kadar kaliteli vakit geçiriyoruz. Onlarla arkadaş gibiyiz. Birçok şeyi paylaşırız. Onlar benim için hayatımın anlamı... Anne olmak gerçekten çok farklı bir duygu.

İş kadını olmak için neden bu kadar zaman beklediniz?
Evlendikten sonra işe ara verdim, ardından çocuklarım dünyaya geldi. Çocuklarımı kendim büyütmek istedim. Her anlarında onların yanında olmak ve büyümelerine şahit olmak istedim. Çocuklarımı büyüttüm ve artık bir şeyler üretmenin zamanının geldiğine inandım. Ne yapmak istediğimi düşündüğümde ise çocukluktan beri hayalim olan modacılığı yapmaya karar verdim. Çocuklarımı büyütüp çocukluk hayalimi gerçekleştirdim.

İki çocuk annesi olarak fiziğinizi nasıl koruyorsunuz?
Sporun her dalını seviyorum ama Pilates yapmayı tercih ediyorum. Aynı zamanda yediklerime dikkat etmeye çalışıyorum. Bazen yemek olayını abarttığım zamanlar oluyor ama ertesi gün onu hemen dengeliyorum. Düzenli beslenme ve spor sayesinde elimden geldiğince formumu korumaya çalışıyorum. Kozmetikten uzak durmaya çalışıyorum.

KEŞFETYENİ
Oğlu resmen gençliği! Benzerliği görenler 'yok artık' dedi
Oğlu resmen gençliği! Benzerliği görenler 'yok artık' dedi

Cadde | 14.06.2025 - 10:32

"Çılgın Bediş" dizisinde canlandırdığı Oktay karakteriyle hafızalara kazınan Cenk Torun’un oğlu liseden mezun oldu.

Yazarlar