“SEKSi DEĞiL, MASKÜLENiM”

* Ayşe Saran kimdir? Sizi yeni keşfedenler için biraz kendinizden bahseder misiniz?
İstanbul doğumluyum. Bilgi Üniversitesi Halkla İlişkiler Bölümü mezunuyum. Annem ve babam çok iyi birer müzik
dinleyicisidir. Küçüklüğümden beri ayna karşında şarkı söyleyip dururdum. Bunun hayallerden öteye gitmeyeceğini düşünüyordum. Ama inat ettim ve arkadaşlarıma baskı yaparak bir grup kurdum. İlk konserimi okulda MayFes’te verdim. Hayal değilmiş... Beni yeni keşfedenler konserlerime gelsinler, çok fantastik oluyor.

* Neden albüm çıkarmak için bu kadar beklediniz? Ya da bu kadar bekledikten sonra sizi cesaretlendiren şey ne oldu?
Bekleyerek geçirmedim aslında. Doğru insanları arayarak geçirdim onca zamanı. Bu müziği seven ve inanan kişi ve kurumları bulana kadar sabrettim. Beni ailem ve arkadaşlarım cesaretlendirdi, yılmamam gerektiğini, çok emek sarfettiğimi ve bir şekilde bu suyun da yolunu bulacağını hatırlattılar sürekli.

* ‘Rüyadan Kaçış’ için ne kadar çalıştınız?
Albümün tamamlanması iki sene sürdü. Zor koşullarda çalıştık. Cem Özkan ve Hasan Umut Önder stüdyolarının kapılarını bize açtı ve onların sayesinde bu albümü bitirebildik. Dönüp bakınca mezun olduğum bir okul gibi hissediyorum.

* Şarkı sözlerinde sizin ve Össan Deneç’in imzası var. Össan Bey’le nasıl bir araya geldiniz?
Össan benim üniversite hazırlıktan sınıfından arkadaşım. 1-2 sene sonra tesadüfen karşılaştık. O dönem Alp Yenier ve Okay Aynur’la ‘SSMOD’ şarkısını kaydettiğimiz dönemdi. Össan’a albüm yapmak istediğimi ve onun için çalıştığımı söyledim, o da beraber bir şeyler yapabileceğimizi söyledi. O telefon konuşmasından sonra çok şey değişti. Albümün aranjörü Össan Deneç oldu. Oturup söz yazdık, o besteleri yaptı.

“Ne rock’çı, ne de metalciyim”

* İlk klip şarkınız ‘Kaybedecek Bir Şey Yok’... Hayatta kaybetmekten korktuğunuz şeyler yok mu?
Tek korkum sevdiğim insanları kaybetmek.

* “Rocker kadın seksidir” diyorsunuz. Albüm fotoğraflarında jartiyer giymeniz nedeni de seksiliğinizi ön plana çıkarmak mıydı?
Diyorum ama öte yandan da ‘rocker’ olduğumu iddia eden bir cümle sarfetmiyorum. Ne rock’çı, ne metalci bunların hepsi etiket. Kendimi hiçbir etikete ait bulmuyorum. Müzikçiyim ben en kaba tabiriyle. Fotoğrafta giyim kuşam konseptini Umut Eker belirledi. Jartiyer güzel bir detay, çok da estetik duruyor. Evet, fotoğraflar gayet seksi ve sert. Ama şikayetçi değilim. Bir ispat peşinde de değilim.

* Seksapel önemli mi sizin için?
Hayır. Bana sorarsanız, seksi bir kadın değilim, maskülen yanım daha ağır basıyor. Benim için seksapel, sahnede müzik yaparken ya da işini yaparken, bir işe odaklanmışken ortaya çıkıyor. Ya da belki de benim seksapel anlayışım jartiyerden geçmiyor.

*Etten yapılmış gitarla poz vermenizin nedeni neydi? Lady Gaga etten yapılmış bir elbiseyle sahneye çıkmıştı. Ondan mı ilham aldınız?
Mehmet Turgut’la oturup “Evet Mehmet, beni Lady Gaga gibi çek” dediğimi düşünemiyorum. Çünkü böyle bir müzik yapmıyorum, kafa olarak da popüler kültürün bir parçası olmanın yanından bile geçmiyorum. Zaten böyle bir derdim olsaydı çok daha kolay olurdu işim. Gitar Mehmet’in fikriydi, duyduğum anda çok etkilendim. Fotoğraflar çekildikten sonra bir arkadaşımız “Kesin Lady Gaga muhabbeti çıkacaktır” dedi. O zaman biz de böyle bir şey olduğunu hatırladık.

* Yeni albüm için bu kadar bekleyecek misiniz?
O kadar uzun beklemeye tahammülüm yok, artık yola çıktık. Daha hızlı bir süreç olacağına eminim.

* 10 yıl sonrasına baktığınız zaman kendinizi nerede görmek istiyorsunuz peki?
Aynı grupla, aynı ekiple kendini geliştirmiş, beraber 10 yaş geçirmiş, hafif yaşlanmış, heyecanını kaybetmemiş ama kendi içinde düzenini kurmuş olmak isterim.