Z kuşağı yine gündeme geldi. Siyasilerin onlara ‘hitap’ edebilmek adına, ‘Dark’ izlediklerini söyledikleri öne sürüldü. CNN TÜRK’te ‘Gece Görüşü’nde Hande Fırat’ın programında konusu geçti. Bizim ev ahalisinin de Z kuşağı bir üyesi mevcut. Kendisi bize ekranda ‘bazı’ dizilerde eşlik eder. Genellikle platformdaki yapımları takip eder. İnternet ortamındadır yani. YouTube’ta bir televizyon stüdyo kalitesinde olmasa da, ‘espri çapları’ tartışılır olsa da, gençlerin ilgisine mazhar ‘YouTuber’lar mevcuttur. Daha önce ekrandan tanıdığımız isimler de kendi ‘YouTube sayfalarında’ yayınlar yapmaktadır. Belki de aldıkları rakamlar ekrandaki stüdyo programlarından bile fazladır. Mesela tartışma programlarındaki kadrolarda yer almayan birçok isim, YouTube yayınlarında konuk olarak yer almaktadır. Mesela teve2’de ‘Hepsi Bugün Oldu’ ile formatı pek hoşuma giden programın benzerini YouTube kanalında yapıyor Armağan Çağlayan. Şöyle bir soru da sorulabilir, “Ekranda mı daha fazla izleniyor bir konuk, yoksa YouTube kanalında mı?” Televizyon bitmeyecek, bu kesin. İnternet ortamı yayıncılığın ‘yayın kalitesi’nin daha hani yüz fırın ekmek yemesi lazım. Yumuşak karnı, hantal yapısı televizyonun. Bir de özellikle bizde ekran giderek ‘dizi ve kadın kuşağı’ ikileminde sıkışmış durumda...
Bu sayıyı görünce...
Coşkun Aral ilginç bir örnek. İnternette ‘Coşkun Aral Anlatıyor’ kanalını kurdu. Kendisi burada hem yeni hem de eski ‘haberci’ örneklerinden konuları genç kuşakla paylaşıyor. Genç kuşakla hâlâ bağını koparmayan ender ‘bizim kuşak’ isimlerden Coşkun. ‘Haberci’ her daim ‘macera’, ‘adrenalin’ ve ‘haber’ üçlüsünü içinde barındırarak Z kuşağının da ilgisini çekmiştir. Aral’ın giyim tarzı (haberci logolu bandanasının mesela çok sattığını bilirim) ve ‘savaş muhabiri’ kimliğinin de bunda etkili olduğunu söyleyebiliriz. Aral, internetteki yayınlarından çok mutlu. Belki de ekranda görmediği ‘izlenme’ gerçeğini bu vesileyle öğrenmiş oldu.
Mesele karartmak değil
Gençler ekranla olan mesafesini giderek arttırırken televizyon denetleme mekanizması ‘ekran karartma kararı’ alıyor. Müzikten, filme oradan belgesele, hatta tartışmaya kadar geniş yelpazede internet ortamı çok daha zengin ve yaratıcı örnekleriyle bir adım öne geçmeye hazırlanırken, televizyon aranın açılması için elinden geleni yapmış olmuyor mu?
