19.09.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:
SENEM AYDIN - senem.aydin@milliyet.com.tr
- ’Meclis Taksi’nin çekimleri nasıl gidiyor?
Yoğun bir maratonda devam ediyoruz. Her milletvekiline ve seçmene ulaşmak için kilometreler katediyoruz. İki yılı ve 100’ü aşkın bölümü geride bıraksak da, her bölüm aynı heyecanla yola çıkıyoruz.
Evet meşakkatli bir iş ama ortaya çıkan sonuç hem mesleki hem de insani olarak inanılmaz mutlu ediyor.
Siyasilerle seçmeni ‘Meclis Taksi’nin içinde buluşturmak, onların arasında bir köprü vazifesi kurmak gerçekten çok önemli. Programın en güzel yanlarından biri de bu; hem siyasilerimiz, hem de yolcularımız en doğal anlarıyla kameralar karşısında. Bu doğallık kameralara da yansıyor. Dolayısıyla çekimler bizi zorlamıyor.
- Siyasiler ve vatandaş arasındaki diyaloglar nasıl?
Öncelikle her milletvekilinin çok başarılı bir taksici olduğunu söylemem gerek. Gerçekten direksiyona geçtikten sonra yolcu almakta ve bulunduğu şehirde adresi bulmakta ustalar. Taksiye binen vatandaşlar, direksiyonda bir milletvekilinin olduğunu görünce çok şaşırıyor. Sonra milletvekillerimizle gündemi değerlendiriyor. Türkiye’nin sıcak başlıkları da, şehirlerin sorunları da taksimizde rahatlıkla konuşuluyor.
- Gelen tepkiler ne yönde?
Taksiciler doğal anketörler... Hemen her konuyu, ülke gündemini takside konuşuruz. Programımızın çıkış noktası da bu zaten. Özellikle sosyal medyadan çok olumlu tepkiler alıyoruz. Her vatandaşımız ‘Meclis Taksi’yi kendi yaşadığı şehirde görmek istiyor. Hedefimiz 81 ile gitmek ve vatandaşlarımızı siyasilerle buluşturmak.
- Direksiyonda görmeyi hayal ettiğiniz isimler kimler?
Liderleri programımızda ağırlamak istiyoruz. Bu sadece benim değil, bugüne kadar ‘Meclis Taksi’yi TRT Haber ekranlarında takip eden ve taksimize binen herkesin dile getirdiği bir şey aslında. İzleyicilerimiz ‘Meclis Taksi’nin koltuğunda MHP lideri Devlet Bahçeli’yi, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı görmek istiyor.
‘Çocukluğum TRT koridorlarında geçti’
- Muhabirlikten sunuculuğa geçişiniz nasıl oldu?
Aslında mesleğe ekran önünden değil kamera arkasında başladım. Reji ve kurgudan sonra muhabirliğe yöneldim. Mesleğin her aşamasını öğrenerek hayalime adım adım yürüdüm diyebiliriz. 2009 yılında, o zamanki adıyla Skytürk’te çalışmaya başladım.
Daha sonra Show TV’de çalışmaya devam ettim. Kısa bir süre başbakanlık muhabirliği yaptım. Sonra da ‘Meclis Taksi’yi sunmam teklif edildi. Bu projenin içinde bulunmayı düşünmeden kabul ettim.
- Ekran önünde olmak hayaliniz miydi?
Babam 30 yılı aşkın süredir TRT mensubu, kameraman. Çocukluğum TRT koridorlarında geçti. Haber heyecanı ve ekran hep cazip geldi. Günün birinde bu kurumda olmak, bir şekilde havasını solumak hayalimdi.