PazarBu şarkı beyazperde de sürsün diyenler...

Bu şarkı beyazperde de sürsün diyenler...

25.05.2025 - 02:01 | Son Güncellenme:

The Weeknd ismiyle tanınan Abel Makkonen Tesfaye, müzik dünyasında önemli başarılara imza atmış bir müzisyen. Bir süredir, sinema dünyası ile de içli dışlı.

Bu şarkı beyazperde de sürsün diyenler...

HASAN NADİR DERİN - “Uncut Gems” filminde, kendisini oynadıktan sonra, “The Idol” dizisinin hem başrolünü üstlendi hem de dizinin yaratıcı ekibinde yer aldı. Dizi, olumlu yorumlar almadı ve iptal edildi ama The Weeknd oyunculuk kariyerine devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde gösterime giren “Hurry Up Tomorrow” filminde de başrolde. The Weeknd aynı adlı albümünden yola çıkılarak yapılan filmde aynı zamanda senaryo yazarlarından biri ve filmde, kendisinin kurmaca bir versiyonunu canlandırıyor. Müzik dünyasından sinemaya geçen pek çok isim var elbette. Bunların bazıları çok başarılı olup, kariyerlerini iki yönde de devam ettirirken, bazıları için oyunculuk kısa süreli denemeler olarak kaldı.

Haberin Devamı

Madonna “EvIta” ile zirveyi görmüştü 

1980’lere baktığımızda dönemin en büyük pop starları Michael Jackson ve Madonna idi. Her ikisinin de oyunculuk denemeleri oldu ama Madonna bunu ciddiye alıp, şarkıcı kimliğinden bağımsız olarak bir oyunculuk kariyeri de kurmaya çalıştı. Madonna’nın oyunculuk kariyeri, inişli çıkışlı bir yol izledi. Özellikle ilk dönem filmlerinde olumlu yorumlar aldığı söylenebilir. Türkiye’de “Çılgın Madonna” adıyla gösterime giren “Desperately Seeking Susan” başarılı bir komediydi. “Dick Tracy”de ise tam olarak kendi personasını yansıtabileceği bir roldeydi. Bu dönemde, oyuncu olarak en beğenildiği film ise “Kızlar Sahada/A League of Their Own” oldu. Ancak hemen arkasından “Kanıt Vücutlar/Body of Evidence” filminde âdeta Sharon Stone taklidi yaptığı bir roldeydi ve alay konusu oldu. Ama oyunculuk isteğinden vazgeçmedi ve “Evita” ile şarkıcılık yeteneğini de gösterebileceği bir rol olmasının da avantajını kullanarak Altın Küre bile kazandı. Ancak devam eden oyunculuk kariyerinde, bu seviyeye asla ulaşamadı ve 2000’lerle birlikte giderek düşüşe geçen bir ivme sergiledi. O dönem birlikte olduğu Guy Ritchie’nin yönetmenlik koltuğunda yer aldığı “Hırçın Âşık/Swept Away” ise yine alay konusu olduğu performanslardan biri oldu, hatta neredeyse Ritchie’nin kariyerini bitirecekti. 

Haberin Devamı

Bu şarkı beyazperde de sürsün diyenler...

Jennifer Lopez “Örümcek Kadının Öpücüğü” ile geri dönüyor 

Henüz 20’li yaşlarda olan kuşağa Jennifer Lopez desek, onu öncelikli olarak şarkıcı olarak tanımlar, hatta ortalama filmlerin vasat oyuncusu diyebilirler. Oysa Lopez, kariyerine hiç de öyle başlamamıştı. Oyunculuk kariyerinin ilk döneminde bağımsız filmlerde rol almış, hatta “Selena” filmindeki rolüyle, Altın Küre adayı da olmuştu. “Para Treni / Money Train” ve “Anaconda” ile geniş kitlelerin de tanıdığı Lopez, aslında burada kazandığı ünden sonra, şarkıcılık kariyerini yükseltecekti. Aynı dönemde, en yüksek ücret alan Latin kökenli oyuncu olduğu da açıklanmıştı. Oyunculuk kariyerini ön planda tuttuğu bu dönemde, Oliver Stone ve Steven Soderbergh gibi önemli yönetmenlerle de çalıştı. Lopez, sinemadan hiçbir zaman kopmadı ama 2000’lerle birlikte müzik kariyerini daha ön planda tutmaya başladı. Belki de bu nedenle daha kolay, çok fazla ön çalışma yapması gerekmeyen rollere yöneldi. Bu sene, yapımcılığını da üstlendiği bir müzikalle, “Örümcek Kadının Öpücüğü / Kiss of the Spider Woman”la tekrar iyi bir oyuncu olduğunu hatırlatabilir mi, göreceğiz.

Haberin Devamı

Belli ki Lady Gaga oyunculuğa devam edecek 

Öncelikle bir şarkı yazarı olarak ismini duyuran Lady Gaga, çok kısa bir süre sonra kendi şarkılarını da söylemeye başladı. 2008’deki ilk albümüyle de önemli bir hayran kitlesi edindi ama internet çağında ünlü olan pek çok isim gibi, hayranları kadar nefret edenleri de oldu. Müzisyenliğinin yanına oyunculuğu eklemeye karar verdiğinde de bu sevgi-nefret ilişkisi devam etti. “American Horror Story” serisi ile genel olarak iyi yorumlar aldı. Sinemaya Robert Rodriguez’in iki filmindeki yan rollerle geçiş yaptı ama hemen asıl çıkışını “Bir Yıldız Doğuyor / A Star Is Born”un yeniden yapımı ile yakaladı. Buradaki rolüyle Oscar adayı olmakla kalmayıp, bu filmde söylediği şarkı ile Oscar da aldı. Sonrasında gelen filmleri “Gucci Ailesi / House of Gucci” ve “Joker: İkili Delilik / Joker: Folie à Deux” beğenilmeyen filmler oldu ama “Joker”deki performansı fena bulunmadı. Belli ki, Gaga da oyunculuğa devam edecek. 

Haberin Devamı

David Bowie beyazperdede de kalıcı bir iz bıraktı 

David Bowie, müzik alanında çığır açan bir isim olduğu gibi, beyazperdede de kalıcı bir iz bıraktı. Konserlerinde, Ziggy Stardust karakterine büründüğü günlerden beri bu konuda doğal bir yeteneği olduğu belliydi zaten. Konuk oyuncu denebilecek bazı rollerin sonrasında, bu yeteneği ilk kez gösterdiği film, 1976 yapımı “Dünyaya Düşen Adam / The Man Who Fell to Earth” idi. Dünyamıza gelen bir uzaylıyı canlandırdığı bu filmde, kendi personasına da çok uygun bir roldeydi. Oyunculuk kariyeri boyunca, “Açlık / The Hunger” ve “Labirent / Labyrinth” gibi filmlerde, yine bu dünyanın dışından karakterleri canlandırdığı gibi “Mutlu Noeller Bay Lawrence / Merry Christmas, Mr. Lawrence” gibi gerçekçi performanslar gösterdiği filmler de mevcut. Son filmlerinden birinde, Christopher Nolan yönetmenliğinde Nikola Tesla’yı canlandırdığı da oldu. Bowie, müzik dünyasının en büyük starlarından olmasına rağmen, filmlerde yan rollerde olmayı da kabul eden bir isimdi. Sinemaya geçiş yapan müzisyenler arasında da en olumlu yorumları alan isimlerden biri oldu. 

Haberin Devamı

Selena Gomez Cannes’dan ödülü kaptı bile 

Açık konuşalım, Selena Gomez’in şarkılarına ve kliplerine bakılınca, çok fazla bir oyunculuk pırıltısı bulmak mümkün değil. Ama şunu da unutmayalım. Bir çocuk oyuncu olarak, epeyce filmi var. Hatta “Hotel Transylvania” serisi başta olmak üzere çeşitli seslendirme deneyimleri de mevcut. Bu anlamda, yaşıtlarına göre daha tecrübeli, kameraya alışık bir isim. İlk ciddi filminin “Bahar Tatili/ Spring Breakers” olduğu söylenebilir. Her zaman tartışma yaratmayı sevmiş bir yönetmen olarak Harmony Korine’ın Gomez tercihi yine tartışma yaratma isteği olarak da düşünülebilir. Nitekim, filmi ve Gomez’i sevenler kadar nefret edenler de olmuştu. Gerçi daha önce de belirttiğimiz gibi, bu biraz da İnternet çağının doğası. Gomez bundan sonra oyunculuk kariyerine, orta karar filmlerle devam etti. “Only Murders in the Building” isimli dizideki rolünün, şimdiye kadarki en büyük başarısı olduğu söylenebilir. Buradaki rolü ile 3 kez üst üste Altın Küre ve bir kez Emmy adayı oldu. Gomez, geçtiğimiz yıl çok tartışmalı bir filmle daha karşımıza çıktı: “Emilia Pérez”. Ne olursa olsun, bu film Gomez’in hanesine, Cannes’dan diğer kadın oyuncularla paylaştığı bir oyunculuk ödülü, bir de yeni bir Altın Küre adaylığı kattı. 

KEŞFETYENİ
Milan 3 yaşında! Duygusal doğum günü paylaşımı
Milan 3 yaşında! Duygusal doğum günü paylaşımı

Cadde | 25.05.2025 - 08:56

Fulya Zenginer, 3 yaşına giren oğlu Milan'ın doğum gününü sosyal medyadan paylaştığı duygusal bir mesajla kutladı.

Yazarlar