13.02.2005 - 00:00 | Son Güncellenme:
Röportaja son anda işi çıkan Kürşat Başar katılamadı. Ama kalan sağlar bizimdi. Beş ustayla hem atölye meselesini, hem de geçen yıl kurdukları Senaryo ve TV Yazarları Derneğini konuştuk... Onlar büyük bir ihtimalle hafızalarınıza kazınmış bir Türk filminin ya da bayıldığınız bir TV dizisinin senaristi olmuşlardır. Birol Güven, Sefa Önal, Macit Koper, Kürşat Başar, Ümit Ünal ve de projelerinin koordinatörü Haluk Ünal "Yaratıcılık Atölyesi" için bir araya geldiler. Gençlere senaryo yazmanın püf noktalarını öğretmek için... Birol Güven: Bizim bir derdimiz yok ya. Sizin bu "Yaratıcılık Atölyesi"ni oluşturmaktaki amacınız, derdiniz nedir? Birol G.: Paylaşmak istiyoruz. Macit Koper: Senaristler Derneğinin senaryo atölyesi düzenlemesi iddialı bir şey gibi görünüyor ama değil. "Bu işi biz öğretiriz. Burada senaristler varken, kimse bu işe el atmasın" filan gibi bir tavrımız yok. Amacımız deneyimleri paylaşmak. Birol G: Benim bu olayı kabul etmemin tek nedeni "atölye" ismidir. Geçen sene bir üniversiteden aradılar ve "Senaryo dersi verir misiniz?" dediler. Ben de onlara "Varsa alırım" dedim. Ders çok iddialı ama atölye dersin dışında geliyor bana. Ümit Ünal: Ben de eğleniriz diye katılıyorum. Sefa Önal: Ben buna ders diyorum. O ciddiyet olmazsa, işi paylaşma şekline dökerseniz o iş yürümez. Tekniği öğretseniz yeter. Nerede mizansen, nerede diyalog gerektiğini, hangi sahneden sonra hangi sahnenin yapışacağını, biraz tipleme... "Biz 80 kişi az geliyoruz, yeni yazarlar yetiştirmek istiyoruz" mu diyorsunuz? "Düzgün yönetmen çıkmıyor" Ümit Ü.: Çok ciddi yazarlar da Türk sineması için senaryo yazdılar. Genelde senaryocuları küçümseme huyu vardır ama bu daha çok sinemacıların yaptığı bir şeydir. Hangi oyuncu, hangi yönetmen konuşursa konuşsun "Türkiyede senaryo yok. Türkiyede senaryocu yetişmiyor" diyor. Benim düşünceme göre de doğru dürüst yapımcı yok. Düzgün yönetmen çıkmıyor. Sefa Ö: "Edebiyatçılar senaryoculara nasıl bakıyor?" diyorsunuz. Peki, senaryocular edebiyatçılara nasıl bakıyor? Bu da bir sualdir. Galibiyet çok babalıdır, "Ben iyi oynadım", "Ben iyi yönettim" denir, kötüyse herkes kaçar. O zaman suçlanacak birini ararlar. En çok suçlanan da senaristtir. Çünkü senaryocudan vazgeçilebilir diye düşünürler. Romancılar ya da edebiyat camiası senaryo yazarlarını küçümser mi? Haluk Ünal: Türkiyede ilk defa üç kuşaktan 80 sinema ve TV yazarı Sefa abinin başkanlığında dayanışmak için bir araya geldik. Kendi meslek ilkelerimiz ve haklarımızı korumak için... 1995 yılında çıkan yasalarla birlikte nihayet eser sahibinin kim olduğu tarif edildi. Yani şu anda bu masada oturan adamların 1995ten önce yazdığı eserlerin sahibi yapımcı, sonrakilerin sahibi ise kendileri! Birbirine rakip olması gereken adamlar ne oldu da Senaryo Yazarları Derneğinde (SEN-DER) bir araya geldi? Birol Güven: "Televizyon yazarlığını bırakıyorum Ümit Ü.: Şu an oynayan Türk filmleri içinde beğendiğim yok. "Yazı Tura"yı beğendim bir tek. Televizyon izlemediğim için dizi söyleyemiyorum. Birol G.: Ben Türk filmlerinin hepsini seyrettim son dönemde. "Yazı Tura"yı beğendim. Televizyonda da kendi yaptığım işleri söylemek istemem. "Çemberimde Gül Oya"yı beğeniyorum. Macit K.: Film ya da dizi adı da vermek istemiyorum. Bizim sevgilerimiz izleyici sevgisi gibi olmaz çünkü. Sefa Ö.: Ben de bir şey söylemek istemiyorum. Beş ustanın son zamanlarda en beğendiği dizi ve filmleri sorsam... Birol G.: Evet. Televizyon yazarlığını bırakıyorum. Aslında yeniyim ama sayı olarak çok şey yaptım televizyonda. Çok yoğun çalıştım. Televizyondaki mecburi hizmetimi tamamladığımı düşünüyorum. Artık sinemayla ilgili bir şeyler yapmayı tercih ediyorum. Birol bey röportajdan önce bana bir şey söylediniz. Yazabilir miyim? Birol G.: İlk 10 bölümü izliyorum. Sonra izlemiyorum. Dizilerinizi izliyor musunuz? Sefa Önal: Zeki Mürenin oynadığı "İnleyen Nağmeler", Altın Kozalı "Menekşe Gözler" ve Altın Portakallı "Umut Dünyası"nın senaristi. Macit Koper: "Anayurt Oteli", "Bir Yudum Sevgi", "Ah Belinda"nın usta oyuncusu, "Cazibe Hanımın Gündüz Düşleri", "Karşılaşma" filmlerinin senaristi. Birol Güven: "Çocuklar Duymasın", "Ayrılsak da Beraberiz", "En Son Babalar Duyar", "Kadın İsterse" dizilerinin senaristi. Ümit Ünal: 2002 İstanbul Film Festivalinde En İyi Film ödülünü alan "Dokuz"un ve 1986 Milliyet Gazetesi En İyi Senaryo ödüllü "Teyzem"in senaristi. Kürşat Başar: "Başucumda Müzik", "Aşkı Bulmanın ve Korumanın Yolları" gibi pek çok kitabın yazarı. Haluk Ünal: Senaryo yazarı ve Yaratıcılık Atölyesinin koordinatörü. NOT: Atölye bir yıl sürüyor. Aylık ücret 150 YTL. SEN-DERin telefon numarası ise (0212) 244 21 22. Ne yazdılar?