PazarÖnümüzdeki sezon yaklaşık 40 Türk filmi seyredeceğiz

Önümüzdeki sezon yaklaşık 40 Türk filmi seyredeceğiz

17.09.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

Nasrettin Hoca'nın torunları olduğumuzdan un, yağ ve şekerden helva yapmak biraz zamanımızı aldı ama değdi. 2006-2007 sezonunda Türk filmi sayısı 40'a yaklaşacak

Önümüzdeki sezon yaklaşık 40 Türk filmi seyredeceğiz

Yeşilçam'dan büyük atak Lafı uzatmayalım, o projeler rafta, gösterime giren film sayısı 15 ile 19 arasında kalır. Ama bu yıl "Türk sineması patlama yapıyor" yazısını bizzat yazıyorum! Çünkü 22 Eylül'den ekim sonuna dek tam altı yerli yapımın gösterime gireceği kesinleşti! Sezon sonuna dek gösterime giren film sayısının 30'u geçeceği de kesin! Bu sayının 40'ı bulması olasılığı çok yüksek. Henüz preprodüksiyon (önyapım) aşamasındaki filmler için o kadar kesin konuşmamakta fayda var. Ağzımızı hayra açalım ama Türkiye'de her daim vahim bir ekonomik ya da politik kriz çıkabilir ne de olsa. Son dört-beş yıldır bu dönemde telefonum çalar. Genç bir meslektaşım "Bu yıl Türk sineması patlama yapacakmış, film sayısı 50'yi bulacakmış. Bu gelişme hakkında ne düşünüyorsunuz?" gibi bir soru sorar. Ben de bezgin bezgin "Yok öyle bir şey. 15 film çıkacağı kesin, belki birkaç tane daha izleriz, zaten kaç yıldır hep o kadar film var" derim. Meslektaşım şaşırır, elinde birinci ağızlardan alınmış bilgiler vardır. Ortalık proje kaynamaktadır, vs. Peki ne oldu da 2006-2007 sezonunda Türk sineması film patlaması yapabildi? Herkese piyango mu vurdu? Öncelikle bunu tek bir nedene, sözgelimi Kültür ve Turizm Bakanlığı'nin Destekleme Fonu'na vb. bağlamamakta yarar var. Nasrettin Hoca'nın torunları olduğumuz için dolaptaki un, şeker ve yağdan helva yapacak atağa ancak kalkabildik. Yıllardır kulaktan kulağa dolaşan projeler vardı ama onları gerçekleştirebilecek atılım yoktu. Kadrosunu ekibini kuran para bulamıyordu. Elinde para olanlar yatırımlarını geri alabilecekleri proje üretemiyordu. Sinema yapmaya hevesli teknik ekiplere ve oyunculara teklif gitmiyordu. Oysa ortada müthiş bir potansiyel vardı:1990'ların ortasından itibaren üretilen küçük bütçeli sanatsal filmlerin kalitesi dünya çapındaydı. Önemli festivallerde ödüller kazanıyor ve pek çok ülkede gösterime sokuluyorlardı. Türkiye'de istenirse en yüksek düzeyde film yapılabileceğine göre geniş kitleye yönelik daha hafif, popüler ama teknik yetkinliğe sahip filmler yapılması işten bile değildi. Nitekim ilk popüler ticari filmlerin hemen Hollywood'un pazar payını kapması, son üç yıldır da Amerikan dağıtımcılarına piyasayı dar etmesi yeniden ve daha sağlıklı bir film endüstrisi inşa edebilmek için reklam ve televizyon sektörünü harekete geçirdi. Piyango vurmadı Çoğunun koşulları yeterli olmasa da Türkiye'de 20'ye yakın sinema okulu var ve bunlardan her yıl ikişer tane iyi eleman yetişse, konservatuvarlardan da her yıl toplam 10 oyuncu çıksa herkese yeter de artar. Kaldı ki bizdeki sayı ve nitelik yüzleri buluyor! Reklam ve dizi çalışmalarıyla deneyim edinen, kendilerini gösterme fırsatı bulan elemanlar, yine bu sektörlerin hemen edindiği gelişmiş teknolojilerle buluşunca herkesin gönlünde yatan aslan sinema da uyandı. Artık Türkiye'de isteyen high definition da çekebilir en gelişmiş üç boyutlu bilgisayar canlandırma (CGI) da kullanabilir. Yetişmiş eleman bol Dizi ve reklamın tatlı kârını sinemaya yönelten ileri görüşlü yapımcılar özellikle gişe hitleriyle piyasaya damgalarını vurdu. Daha alçakgönüllü proje sahipleri ise Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın ödeme ve geri ödeme koşulları oldukça ağır ve zahmetli de olsa verdiği destek sayesinde motor deme olanağına kavuştu. Filmi döndüren nakit akışı da böylece sağlandı. Bütün bu olumlu gelişmelere karşın Türk sineması hâlâ endüstrileşebilmiş değil. Zaten bütün o inanılmaz üretim çarkına rağmen Yeşilçam da sağlıklı bir endüstri değildi. Bulgaristan'daki Boyana çapında bir stüdyosu bile yoktu. Sinemacıları iyi kötü bir şemsiye altında toplayıp dünyaya tanıtımını örgütleyen bir ulusal kurumu da yoktu. Ama şimdi bütün sinema emekçilerin sendikalaşmasına elveren bir yasadan düzenli dağıtılan devlet yardımına ve en önemlisi milyonlarca izleyicinin ilgisine sahip Türk sineması. Bu fırsatı incir çekirdeğini doldurmayan tartışmalara girerek, şişkin egoları çatıştırarak, haber yerine dedikodulara prim vererek, izleyicinin ilgisini düzeysiz filmlerle kötüye kullanarak, aynı üç-beş televizyon starının peşinden koşup hakikaten star kumaşına sahip oyuncuların hakkını vermeyerek geri tepmemek gerek. Biraz destek biraz yatırım Bu bağlamda 2006-2007 sezonunda gerçekten sevindirici birkaç gelişme var örneğin. Tabii ki Cem Yılmaz, Mehmet Ali Erbil filmleri var ortada ama pek çok filmin de starsız ama ustalıklarını hem sahnede hem perdede kanıtlamış çok başarılı oyuncularla çekildiğini görüyoruz. Türk kökenli bir şirket olan RedSofa "Dünyayı Kurtaran Adam"a sınıf atlatmak için elindeki Hollywood ayarında CGI teknolojisini seferber etti.Özen Film aralarında kendi yapımı üç filmin de bulunduğu tam 17 yerli yapımı gururla gösterime sokarken Amerikan majörleri UIP ve WB da listelerine aldığı Türk filmi sayısını artırdı. Pek yakında izleyip göreceğiz: Nuri Bilge Ceylan high definition kameranın sinemaya getireceği yeni estetiğin öncülüğünü yapıyor "İklimler"de. Komedi ve fantastik türleri yine gişede baskın çıkacak ama dönem filmleri de boy göstermeye başladı. 17'nci yüzyılda geçen "Cenneti Beklerken"den Nâzım Hikmet biyografisi "Mavi Gözlü Dev"e tarihi dramlar geçtikleri dönemin ruhunu da yansıtacak.Her porsiyonu eşit beğenmeyeceğiz. Bazılarının şekeri ya da yağı fazla kaçacak bazılarının dibi tutacak. Ama bu sezon bol bol helva yiyeceğiz, afiyet olsun! Sevindirici gelişmeler Son yıllarda vizyona giren pek çok filmin kadrosunda Güven Kıraç var. Son dönemlerin en faal oyuncusu o. Önümüzdeki dönemde vizyona girecek üç filmde "Sınav", "Takva" ve "Yaşamın Kıyısında" da rol alıyor. Güven Kıraç "Sinema filmlerindeki oyuncular kimsenin kara kaşına kara gözüne veya popülaritesine göre seçilmiyor. İyi iş yapıyorsanız, özenli ve titiz davranıyorsanız, insanlar sizin oynadığınız karakteri başarılı buluyorsa başka yönetmenler de sizinle çalışmak istiyor. Türk sinemasında son zamanlarda yaşanan hareketliliğin nedeni Türklerin değişen dünyaya ayak uydurması. Televizyon yavaş yavaş doygunluk noktasına geldi. Bu da sinemanın yapımcılar açısından tekrar cazibe merkezi haline gelmesini sağladı" diyor. Güven Kıraç üç filmde oynuyor Yeni Filmler "Amerikalılar Karadeniz'de 2" / Yönetmen: Kartal Tibet Oyuncular: Kadir Çöpdemir, Metin Akpınar, Peker Açıkalın, Kıvanç Tatlıtuğ, Müşfik Kenter, Müslüm Gürses"Bir İhtimal Daha Var" / Yönetmen: Uğur Uludağ Oyuncular: Savaş Dinçel, Hülya Avşar, Osman Yağmurdereli, Doğa Rutkay"Çılgın Dershane" / Yönetmen: Olgun Arun Oyuncular: Cüneyt Arkın, Ediz Hun, Eşref Kolçak, Aysun Kayacı, Mehmet Aslan, Selin Denizli, Tuba Ünsal"Çinliler Geliyor" / Yönetmen: Zeki Ökten Oyuncular: Yaman Tarcan, İpek Bilgin, Bülent Kayabaş, Nilgün Belgün, Onur Ünsal, Pelin Erman"Dondurmam Gaymak" / Yönetmen: Yüksel Aksu Oyuncular: Turan Özdemir ve Muğla halkı"Dünyayı Kurtaran Adam'ın Oğlu" / Yönetmen: Kartal Tibet Oyuncular: Mehmet Ali Erbil, Cüneyt Arkın"Emret Komutanım Şah Mat" / Yönetmen: Taner Akvardar Oyuncular: Mehmet Ali Erbil, Sarp Levendoğlu"Eski Köye Yeni Trend" / Yönetmen: Oğuz Yalçın Oyuncular: Erdal Özyağcılar, Altan Akışık, Güven Hokna "Hokkabaz" / Yönetmen: Cem Yılmaz, Ali Taner Baltacı Oyuncular: Cem Yılmaz, Mazhar Alanson, Özlem Tekin, Tuna Orhan"İki Süper Film Birden" / Yönetmen: Murat Şeker Oyuncular: Tim Seyfi, Beste Bereket, Uğur Polat"Maskeli Beşler Gözden Irak" / Yönetmen: Murat Arslan Oyuncular: Şafak Sezer, Memet Ali Alabora, Peker Açıkalın"Neşeli Gençlik" / Yönetmen: Mesut Taner Oyuncular: Ceyda Ateş, Kaan Yılmaz, Haldun Boysan"Sınav" / Yönetmen: Ömer Faruk Sorak Oyuncular: İsmail Hacıoğlu, Hümeyra, Altan Erkekli, Güven Kıraç, Zafer Alagöz, Ali Sürmeli, J. C. Van Damme"Şaşkın" / Yönetmen: Şahin Alparslan Oyuncular: Onur Ünsal, Evrim Akın, Serdar Yeğin, Selin Demiratar, Ahmet Mümtaz Taylan"Unutulmayanlar" Yönetmen: Ayhan Sonyürek Oyuncular: Göksel Arsoy, Altan Erkekli, Nevra Serezli KOMEDİLER "Araf" / Yönetmen: Biray Dalkıran Oyuncular: Akasya Asıltürkmen, Murat Yıldırım"Gomeda" / Yönetmen: Tan Tolga Demirci Oyuncular: Feride Çetin, Halim Ercan, Serkan Altınorak, Bulut Köpük, Bahar Yanılmaz"Küçük Kıyamet" / Yönetmen: Yağmur ve Durul Taylan Oyuncular: Başak Köklükaya, Cansel Erkin, Binnur Kaya, İlker Aksum"Vatansever" / Yönetmen: Mesut Taner Oyuncular: Ahmet Şafak, Ceyda Düvenci, Zafer Alagöz FANTASTİK FİLMLER "Cenneti Beklerken" / Yönetmen: Derviş Zaim Oyuncular: Serhat Tutumluer, Melisa Sözen, Mesut Akusta, Nihat İleri, Mehmet Ali Nuhoğlu "Eve Giden Yol" / Yönetmen: Semir Aslanyürek Oyuncular: Melisa Sözen, Erdinç Olgaçlı, Muhammed Cangören, Metin Akpınar, Emre Altuğ"Mavi Gözü Dev" / Yönetmen: Biket İlhan Oyuncular: Yetkin Dikinciler, Dolunay Soysert"Son Osmanlı" / Yönetmen: Mustafa Şevki Doğan Oyuncular: Kenan İmirzalıoğlu, Cansu Dere, Emin Boztepe, Engin Şenkal DÖNEM FİLMLERİ "Aura" / Yönetmen: Orhan Oğuz Oyuncular: Gani Rüzgar Şavata, Töre Anadolu"Barda" / Yönetmen: Serdar Akar Oyuncular: Nejat İşler, Doğu Alpan, Melis Birkan, Burak Altay"Beş Vakit" / Yönetmen: Reha Erdem Oyuncular: Taner Birsel, Bülent Emin Yarar, Sevinç Erbulak, Elit İşcan"Beynelmilel" / Yönetmenler: Sırrı Süreyya Dernek, Muharrem Gülmez Oyuncular: Özgü Namal, Cezmi Baskın, Umut Kurt, Meral Okay"Eve Dönüş" / Yönetmen: Ömer Uğur Oyuncular: Memet Ali Alabora, Sibel Kekilli, Savaş Dinçel, Altan Erkekli, Perihan Savaş"Hayatımın Kadınısın" / Yönetmen: Uğur Yücel Oyuncular: Uğur Yücel, Türkan Şoray "İklimler" / Yönetmen: Nuri Bilge Ceylan Oyuncular: Nuri Bilge Ceylan, Ebru Ceylan, Nazan Kesal, Mehmet Yılmazer"İlk Aşk" / Yönetmen: Nihat Durak Oyuncular: Erol Günaydın, Çetin Tekindor, Vahide Gördüm, Tarık Pabuçcuoğlu, Halit Ergenç, Dolunay Soysert"Kader" / Yönetmen: Zeki Demirkubuz Oyuncular: Vildan Atasever, Müge Ulusoy"Kardan Adamlar" / Yönetmen: Aytan Gönülşen Oyuncular: Hazım Körmükçü, Ogün Kaptanoğlu"Mülk" / Yönetmen: Ulaş İnaç Oyuncular: Atıl İnaç, Zeynep Ersen, Güler Ökten, Şesuvar Aktaş"Polis" / Yönetmen: Onur Ünlü Oyuncular: Haluk Bilginer, Özgü Namal"Romantik" / Yönetmen: Sinan Çetin Oyuncular: Okan Bayülgen, Yasemin Kozanoğlu"Takva" / Yönetmen: Özer Kızıltan Oyuncular: Erkan Can, Meray Ülgen, Güven Kıraç "Yaşamın Kıyısında" / Yönetmen: Fatih Akın Oyuncular: Nurgül Yeşilçay, Baki Davrak, Tuncel Kurtiz, Nursel Köse, Yelda Reynauld, Erkan Can DRAMLAR "Eskilerin yerini yeniler alır, star kavramı devam eder" Türk sinemasına karşı eğilim fazlalaştı. Ticari getirileri arttı. Artık yapımcılar sponsoru daha kolay ikna ediyorlar. Böylece daha çok film çekilebiliyor. Deneme yanılma yöntemiyle, geçen yıl tutan filmlerin türlerine ağırlık veriliyor. İsimsiz oyuncuların yapmış olduğu bir-iki film gişe başarısına ulaştığında bu defa o isim star olur. Eskiler eskimiştir, yeniler onların yerini alır. Star kavramı devam eder. "Cem Yılmaz'ın filmlerini herkes merak ediyor" Vizyonda çok fazla film olunca seyirciler tercihlerini tanıdıklarından yana yapıyorlar. Bütçe çok yükseldiği zaman yapımcı da kadroya iyi oynayan, seyircinin özellikle takip ettiği bir oyuncuyu ekliyor. Hele de "Hacivat Karagöz Neden Öldürüldü?" gibi 3,5 milyon dolarlık bütçeye sahip bir filmse starın kadroda yer alması kaçınılmaz oluyor. "Şu oyuncuyu filme koyarsak acayip gişe yapar" diyebileceğimiz oyuncu sayısı ikiyi, üçü geçmez. Mesela Cem Yılmaz'ın filmlerini herkes merak ediyor. Millet Mehmet Ali Erbil'in filmlerine de gidiyor. Kadın oyuncular arasında böyle bir beklenti yaratmış olan ne yazık ki yok. Ama olacaktır ilerideki dönemde. Demet Akbağ, Nurgül Yeşilçay gibi isimlerden umutluyum. "Türkiye'de bir yönetmenin kitleleri çekecek gücü yok" Seyircinin tercihi bir süredir Türk filmlerinden yana. Yabancı filmlerin izleyici sayısında bir düşüş var. Vizyona girecek filmler arasında dönem filmi adını verebileceğimiz üç film bulunuyor: "Cenneti Beklerken", "Son Osmanlı" ve "Eve Giden Yol". Bu yapımlar tarihi olduğu için daha pahalıya mal oluyor. Bu üç filmin maliyeti de 3 milyon doların altına düşmez. Bir filmde starın yer alması çok önemli. Çünkü filmin seyirci tarafından tercih edilmesi için neden olmalı. O neden ya prodüksiyonun kendisindedir veya oyuncudadır. Örneğin Cem Yılmaz'ın filmleri merak ediliyor. Aranan bir yüz konumunda Yılmaz. Bir yönetmenin kitleleri çekecek gücü yok Türkiye'de. Mesela Fatih Akın'ın seyirci çekme kapasitesi belli. Ferzan Özpetek'in filmleri İtalya'da milyonlarca seyirci toplarken Türkiye'deki seyirci sayısı 200 bini geçmiyor. Konu, oyuncu, prodüksiyon bir araya geldiğinde büyük kitleleri yakalama şansı ortaya çıkar. "Komedi filmlerinin getirisi daha fazla" Türk filmlerinin sayısındaki artışın nedeni Türk filmlerinin son yıllarda yabancı filmlere oranla sağladığı gişe başarısıdır. Halkın Türk filmlerine olan ilgisi yoğun. Görünen o ki diğer türlere göre komedi filmlerinin sinema salonlarına getirisi daha fazla. Günümüz şartlarında 1 milyon doların altında bir bütçeyle film yapılabilmesi çok zor. Her geçen gün gelişen teknoloji maliyetlerin artışındaki en önemli etken oldu. Genç yeteneklere imkan tanımak bizim için önemlidir. Hâlâ star kavramı sürmektedir ama biz Avşar Film olarak genç yeteneklere daha çok önem veriyoruz. "Star kavramına inanmıyoruz" Türk sinemasında bir canlanma var. Son yıllarda değişik türlerde filmler yapılmaya başlandı. Yüksek maliyetli dönem filmlerinin sayısı artıyor. Kardeşim Durul'la birlikte star kavramına inanmıyoruz. Genç yönetmenlerle birlikte yetenekli, genç oyunculara daha sık fırsat tanınmaya başladı. "En çok dram ve komedi ilgi çekiyor" "Vizontele"den bu yana, Türk filmlerine talepte artış var. En çok dram ve komedi türü ilgi çekiyor. Bir filmin prodüksiyon maliyeti çok değişken. 500 bin dolar da olabilir 3 milyon dolar da. Tüm rakamlar senaryo, cast ve prodüksiyona bağlı olarak değişebiliyor. Biz filmlerimizde cast yaparken, kimin popüler olduğuna göre değil, role uygunluğa göre yola çıkıyoruz. İyi bir oyuncunun da zaten popülariteyi yakalayacağını düşünüyoruz. "Kalite yükselince seyirci arttı" Son yıllarda yapılan Türk filmlerinin kalitesi yükseldikçe seyirci arttı. Türk sinemasına olan ilgi artınca film sayısı da çoğaldı. Filmin hangi türde olduğu çok önemli değil. Mühim olan iyi kotarılması.Komedi milleti sinemaya toplar diye düşünülse de son yıllarda dramatik filmler de seyirci topladı. Star kavramını çok güçlü görmüyorum. Yapımda iyi oyuncu varsa film de iyi olur.

KEŞFETYENİ
Yeni tatil rotaları belli oldu! Peş peşe paylaştı
Yeni tatil rotaları belli oldu! Peş peşe paylaştı

Cadde | 13.06.2025 - 07:49

Oyuncu Burak Özçivit ve meslektaşı eşi Fahriye Evcen, çocuklarıyla birlikte Londra'ya tatile gitti.

Yazarlar