Taammüden cinayettir idam!

Taammüden cinayettir idam!
Dikkat!!! Testus bir sınav değil... "Çoktan seçmeli testölerle "gırgır" geçmeyi amaçlamakta... Testustaki şıklardan biri mutlaka doğru yanıt ve doğru olanı bazen şıkların en komiği... Yanıtlar her testusun altında, göz ucunda... Ezcümle, en iyi sınav testustan beter...
TESTUS RESMENCANİYUS / Ahmet Turhan Altıner

Dünyanın "en ileri" ülkesi ABD’de... Önce devletin en ciddi adamları, hakimler, savcılar... Günlerce, aylarca... Çok ciddi duruşmalar yapıp... Bir adamı öldürüp öldürmeyecekleri üzerinde tartışıp... Ciddi ciddi karar verdiler... Timothy MacVeigh tekerlekli sedyeye bağlanacak... Önce sodyum pentotal şırınga edilip kaslar gevşetilecek... Sonra pankuronyum bromürle akciğerler harap edilecek... Adam nefes alamayacak... Hemen sonra da potasyum klorür verildiğinde kalp duracak!.. Altı yıl önce Oklahoma City’de bombalama sonucu 168 kişinin ölümüne neden olan bu teröristin 16 Mayıs’ta idamı bekleniyordu. Ancak, FBI tarafından toplanan bazı delillerin sanığın avukatlarına gösterilmemiş olduğu gerekçesiyle ölüm cezası 11 Haziran’a ertelendi. Benzeri bir işlem hatası daha bulunmazsa adam yarın idam edilecek. Suçunu itiraf ve kabul etmiş olan bu Allah’ın belası korkunç cani hunhar terörist Timothy’nin idamı bütün dünyada ölüm cezası konusunu yeniden gündeme getirdi. Oysa, yirmi birinci yüzyılda, suç ne olursa olsun, öldürmeye karşı öldürmeyi istemenin, göze göz, dişe diş istemenin tartışılacak yanı kalmış mıdır? İdam devlet eliyle cinayet değil midir? En organize taammüt değil midir? Ama ne yazık ki, dünyada hâlâ pek çok kişi idam cezasının ibreti alem için şart olduğu görüşünde. Acaba bir-iki kişiyi sallandırınca işler halloluyor mu, bu cezadan ibret alınıyor mu?
Arthur Koestler adlı araştırmacı yazara göre İngiltere’de yankesicilerin idam edildikleri çağlarda pek çok hırsız, meslektaşları öldürülürken idam sehpasının çevresinde icrayı sanat edermiş. Yüzyıl başında tutulan bir istatistiğe göre 250 idam mahkumundan 170’i daha önce bir veya iki idam infazını bizzat seyretmiş. Yazar Albert Camus’ye göre idam yalnızca suça yatkın olmayanları etkilemekte ve yıldırmaktaymış. Ve sadece, "iflah olmazlar" karşısında boyun eğmelerine neden olmaktaymış. İdam cezasının suç işlemeye karar vermiş bir tek caniyi bile caydırabildiği kanıtlanamamış. Üstelik idam, binlerce mücrimde büyüleyici bir etkiden başka bir duygu uyandırmıyormuş. Öyleyse idamın bunca saçmalığına rağmen, nedir ille de "Sallandıracaksın beş on kişiyi, bak mum gibi olmuyor mu herkes," saçmalığı testusuna buyur ola bu kez de...

1 Taammüt ne demek, ölür müsün, öldürür müsün?
a. Suçu önceden soğukkanlılıkla tasarlamak
b. Yıllarca hukuk fakültesinde dirsek çürüttükten sonra başkasının boynunu çürütmeye karar vermek
c. Göze göre göre, göze göz, dişe diş çıkartmak
d. Hepsi

2 El insaf! Şu yaklaşıma gel! ABD’deki bir ankette sorulan soruların insancıllığına bakın! "Müebbet hapisle karşılaştırıldığında, daha ucuza mal olan idam cezası sayesinde vergi yükümlülerinin parası boşa harcanmamış oluyor..." Doğru mu, yanlış mı?
a. İdam başına maliyet 2 milyon dolar. Müebbet hapse mahkum bir suçlunun yıllık masrafı ise 20 bin dolar. Bir idam mahkumu içerde 30-40 yıl yaşarsa maliyet en fazla 800 bin dolar. Yani idamın daha ucuz olduğu palavra.
b. İdam cezalarında toplam harcamanın yüzde 70’i duruşma sırasında harcanıyormuş. Temyizin masrafı oldukça azmış.
c. Şırıngayla öldürmek çok ucuzmuş.
d. Desenize enflasyonun gerçek nedeni idam mahkumları!!! Masrafları kısmak için, idam cezası uygulamayan ülkelerde bile, düşük kalorili ve az proteinli yiyeceklerle mahkumların bağışıklık mekanizmaları zayıflatılıp erken göçmeleri sağlanıyormuş!!!

3 ABD’deki ankete ürpererek devam. İdam cezasının 1976’da yeniden uygulanmaya başlanmasından bugüne beyazlardan çok siyahlar idam edilmiş. Doğru mu, yanlış mı?
a. ABD’de Afrika ve İspanya kökenli Amerikalılar’ın beyazlara oranla daha çok ölümle cezalandırıldıkları biliniyor. İdam edilenlerin yüzde 40’ı siyah, yüzde 56’sı beyazmış.
b. Aynı sürede 197 beyaz, 133 siyah idam edilmiş. Cinayet davalarında öldürülen beyaz ise, katilin idamla cezalandırılması daha olasıymış.
c. Doğru! Siyah nüfus toplam nüfusun yüzde 11’i olduğuna göre, yukarıdaki oranlamadan daha çok siyahların idam edildiği ortaya çıkıyor.
d. Hepsi doğru ve ayrıca, ölüm cezası eşitlikçi değil, alt sınıftan, genellikle toplumdan dışlanmış insanlar cellata daha kolay teslim edilmekte. Bir de parası olmayan sanık, genellikle iyi avukat tutamadığından darağacına daha yakın.

4 Aynı ankette polis komiserlerine göre idam cezası suç oranının azaltılmasında çok etkili bir yöntemmiş. Acaba doğru mu?
a. Katiyen... Polis komiserlerinin yanıtlarının ancak yüzde birinde idamın suçu azaltan bir etken olduğu söyleniyormuş.
b. Şeflerin çoğu, sallandıracaksın kerataları, bak kimse cinayet işleyebiliyor mu, diyormuş.
c. Polis komiserleri, cinayeti azaltacak önlemler arasında idamı değil, uyuşturucu bağımlılığının azaltılmasını, daha iyi yaşam koşulları yaratmayı, silah yasağının öneriyormuş.
d. Polislere soran olmamış.

5 Çin, Irak, Suudi Arabistan halen dünyanın en cellat üç ülkesi. Beşinci cellat İran... Dünyanın en cellat dördüncü ülkesini kestirebilir misiniz?
a. Cezayir
b. Nepal
c. Fransa
d. Amerika Birleşik Devletleri

6 İdamları kapak konusu yapmış 21 Mayıs 2001 tarihli Time dergisine göre idam cezasına karşı Avrupalılar kime "Mr. Death Penalty," yani "Bay Ölüm Cezası" adını takmış?
a. Geçen gün ailesinden 8 kişiyi idam eden Nepal veliaht prensi Dipendra’ya
b. Vietnam celladı Teğmen Caley’e
c. Oklahoma bombacısı Timothy MacVeigh’e
d. Teksas Valisi’yken 152 idam cezası uygulayan George W. Bush’a

7 Peki, aşağıdakilerden hangisinin takma adı "Madam?"
a. Gaz odası
b. Elektrik sandalyesi
c. Darağacı sehpası
d. Giyotin

8 ABD’de ölüm cezaları 50 eyaletin 38’inde uygulanmakta. 2000 yılındaki toplam 85 idam cezasının 40’ını infaz etmiş olan hangi eyalet idam birincisi?
a. New York
b. Washington
c. Kaliforniya
d. Teksas

9 Uygarlığın beşiği sayılan İngiltere’de ölüm cezası 1969’da kaldırılabilmiş. En medeni kanunların kaynağı İsviçre’de, 1942’de iptal edilebilmiş. Guinness Rekorlar Kitabı’na göre idamın saçmalığına ilk uyanan bir devlet, ölüm cezasını 1798’de yasaklamış. Hangisi?
a. Osmanlı İmparatorluğu
b. Danimarka
c. Liechtenstein
d. Patagonya

10 Said el Sayaf, Suudi Arabistanlı cellatlardan. Onunla Le Monde gazetesinde yapılan bir söyleşiye göre, erkekleri kılıçla, kadınları ise tabancayla idam ediyormuş. Kadınlara bu ayrıcalıklı tele-idam neden?
a. Kadını kılıç kesmezmiş
b. Şeytan azapta gerekmiş
c. Kadınları kılıçla öldürebilmek için başörtülerini çıkarmak gerekiyormuş. O zaman da boyunları görünüyormuş. Haram!!!
d. Bilinen kadın korkusu yüzünden

11 Prof. Ahmet Mumcu’ya göre Büyük Selçuklu İmparatorluğu’nun meşhur veziri Nizamülmülk’ün Siyasetnamesi’nde "siyaset" kelimesi hangi anlamda kullanılmış? Bu anlam Osmanlılarda da devam etmiş. Örneğin, "Siyaset Meydanı, Siyaset Çeşmesi..."
a. Kuyu kazıcılığı
b. Yalancılık
c. İdam
d. Riya

12 İşte idamın ne işe yaradığına dair bir örnek!!! Çok şişman olan Hezarpare (Farsça’da "bin parça" demek) Ahmet Paşa, Sultan İbrahim’in sadrazamlarından... Yeniçeri isyanı sonunda 1647’de idam edilmiş ve cesedi İstanbul’da at meydanında parçalanıp satılmış. Allah Allah, acep niçün?
a. Fermanda "Eti senin, kemiği benim," yazıyormuş.
b. At Meydanı’ndaki et tanzim satışı nedeniyle.
c. Bir inanışa göre "Şahm-ı ademi veca-i mefasıla deva" yani "insan yağı mafsal ağrılarını gideren ilaçtır."
d. Hiçbiri

13 Sultan IV. Murad döneminde birçok devlet adamının boynunu vuran ve Sultan I. İbrahim’i de kementle boğan Osmanlı tarihindeki en meşhur celladın adı neydi acep?
a. Kara Ali
b. Kara Murat
c. Kara Bekir
d. Kara Kemal

14 Arapça’da "dar"; ev, yuva, mesken anlamına geliyor. Örneğin darülbedayi, güzeller evi, hem konservatuar hem de tiyatro olarak kullanılmış. Peki darağacı sözcüğündeki "dar" ne anlama geliyor?
a. Boğazı sıkıldığındaki daralma duygusu.
b. Farsça’da "dar", ağaç demek. Dara çekilmek, idam için ağaca asılmak demekken, sonradan darağacı, yani "ağaç ağacı" olmuş!!!
c. Genellikle dünyalarının dar geldiği insanlar asılır da ondan.
d. Hepsi

15 Avrupa’da hayvanların da idam edildiği, bunun için mahkemelerin kurulduğu, avukat tayin edildiği, asma, yakma, canlı canlı gömme gibi yöntemlerin kullanıldığı görülmüş. Arthur Koestler’e göre en son 1906’da İsviçre’de idam edilen köpeğin suçu neymiş?
a. Müzedeki dinozor kemiğini kaçırıp zor günlerinde yemek için toprağa gömmüş.
b. Kasabanın itibarlı kişisinin dişi köpeğine tasallutta bulunmuş.
c. Kızıp kilisenin şarap çanağına işemiş.
d. Bir soygunda erketelik yapmış.

Yanıtlar: 1) a, 2) a, 3) d, 4) a, 5) d, 6) d, 7) d, 8) d, 9) c, 10) c, 11) c, 12) c, 13) a, 14) b, 15) d






PAZAR