Kulüpler Dünya Kupası para kaynağı ama... futbolcu köle değil!

Futbolda çılgın bir yaz yaşıyoruz. FIFA’nın yıllardır üstünde çalıştığı Kulüpler Dünya Kupası nihayet Amerika’da başladı. 1 kupa ve 32 takım... Dünyanın dört bir yanından koşup da gelen ekipler 21 milyar dolarlık büyük organizasyonda paylarına düşecek 1 milyar doları kapmak ve keyiflerince paylaşmak için top kovalıyorlar.

Umuma açık bir düğün gibi zengin de var, yoksul da. İşte o nedenle Avrupa’nın en dişli takımlarından Bayern Münih, Yeni Zelanda ekibi Auckland’ı 10-0 yenebiliyor. Dengesiz, tatsız, bir kupa için, yılda ortalama 60 maçın yorgunluğunu taşıyan Avrupalı futbolcular tam da şampiyonluk sefasını sürerek ya da hayal kırıklığının baskısından kurtulabilmek için tatil yapmak, dinlenmek zorunda iken şimdi ekstradan yeni bir eziyet çekiyorlar. Hepsi de profesyonel olduklarından fazladan paraya itiraz edemiyorlar. İnsan haklarından yararlanamayan, vazgeçen bir sporcu grubu.

Haberin Devamı

Bütün bu dengesiz ve ekstra yorgunluğun üzerine bir de her şeyi paraya çeviren Amerikan kültürü ya da kapitalist tercihler devreye girince ortaya çıkan acıklı bir komedi oluyor. ÇAPA kökenli Türkiye Futbol Federasyonu Sağlık Kurulu Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Bülent Bayraktar rakamlarla konuşuyor: “Global endüstrinin dünyadaki piyasa değeri 2.65 trilyon ABD Doları. Bu parayı dikkate alarak futboldaki gelişmeye bakarsak büyüme hızının yüzde 9 olduğunu görürüz. Dünyada böyle bir ülke yok. Bilim ve para karşı karşıya gelmiş. Adil ve ahlaklı anlayış futbolda yerini ticari kaygı ile emek istismarına bırakmış.”

Spor psikolojisi üzerine milli takımlarımızda görev alan Gedik Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Turgay Biçer kupaya itiraz ediyor: “Hayır, doğru değil. Bu kupa sporcuların sürantrene olmalarına ve robota dönüşmelerine neden olur. Oysa onlar insan. Dinlenme ve beslenme ile insani ve sportif değerlerini korumak hem hakları hem de görevleridir. Oysa bu uygulama işi bir tür köleliğe götürüyor. En doğrusu Amerikan NBA organizasyonundaki gibi dikkatli ve doğru sistemi kurmaktır.

Değerli dostum ve hocam Prof. Dr. Acar Baltaş kulüp takımlarında ve milli takımlarda psikiyatrik hamlelerle antrenörleri ve oyuncuları bilimsel ortamda başarıya götürecek katkıları gerçekleştirmiş önemli bir uzman. Fiziksel sınırların zorlanmamasını, kaslardaki optimal seviyenin düşmemesini öneriyor. Sporcuların yeteri kadar tatil yapması, dinlenmesi gerektiğini hatırlatıyor. Bu önermeler en azından sağlıklı ve sağlam oyuncu varlığı için çok önemli.

Haberin Devamı

Bu da benim gözlemlerim. 32 takımlı organizasyon gereksiz ve dengesiz bir kalabalık oluşturuyor. Kupa 16 takımla başlayıp, çeyrek final, yarı final ve finalle bitmeli. En fazla 4 maç. Böylece rekabeti, oyuncuları yormadan daha yüksek dozda izleme olanağı bulunabilir. Amerika spor endüstrisine katkıda bulunan, sporu bütün bilim dallarından yararlanan seviyeye yükselten bir ülke. Ancak olimpik değerlerle geleneklere bağlı olduğunu söylemek zor. Bu tür denemeler sporda yozlaşma tehlikesini de beraberinde getiriyor. Infantino’nun sporu endüstriyel yolda yürütmesi bir yere kadar anlaşılabilir; ama FIFA Başkanı’nın oyunun gelişimine katkı sağlaması öncelikli olmalı. O katkı da sadece para değildir.

Haberin Devamı

Potada iki yiğidin savaşı

Futbolda şampiyonluğu çok gerilerde bırakan Beşiktaş, basketbolda bütün hesapları alt üst ederek Anadolu Efes gibi bir devi de geride bırakarak Fenerbahçe ile final turlarına çıktı. 7’de 4 yapacak takım şampiyonluğu kazanacak. Beşiktaş bu seviyeye gelirken basketbol şube başkanı Özkan Arseven, başantrenör Dusan Alimpijevic, menajer Nedim Yücel ile bu parlak başarıya imza attı. Şimdi Fenerbahçe bu ligin favorisi... THY Euroleague’in efendisi. Düz mantık onları favori gösteriyor ama Beşiktaş’ta da Derek Needham, Jonah Mathews, Berk Uğurlu ve Yiğit Arslan gibi değerli oyuncular var. Kartal’ın en büyük artısı sert savunma. Fenerbahçe’nin yönetici ve oyuncularına da başarılar dileyelim. Saras Jasikevicius Euroleague zaferinden sonra lige de el koyabilir. Dün başlayan seriyi keyifle, alkışla, takdirle izleyeceğim. Meydane çıkan iki yiğide selam olsun!