Cemal Ersen

Cemal Ersen

cersen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Toulouse, fizik kapasitesi yüksek, oyun disiplininden taviz vermeyen, sabırlı bir takım. Yapmak istediği belli. Orta alanı kalabalık tutup, Trabzonspor’un oyununu bozmak, kanatlara taşıdığı topları, etkili gol silahı Gignac ile buluşturmak.
En büyük zaafı ise savunmasının hızlı ve çabuk adamlar karşısında dengesinin bozulması.
Maç boyunca bu ezberi bozmayan Fransız temsilcisine karşın, Hugo Broos’un kadro seçimi ilginçti. Savunmada Giray’ın yerine Song’u tercih eden Belçikalı, sağ kanadı sağlam tutmak adına Tayfun ve Serkan’ı arkalı önlü oynatınca, orta alanda Alanzinho’dan vazgeçmek zorunda kalmıştı. Bunların ne kadar riskli bir hamle olduğu maçın ilerleyen bölümlerinde görüldü.
Toulouse’nin ısrarla sol tarafı kullanması, Serkan’ın ofansif oyunu karşısında Tayfun’un o bölgeyi kontrol etmekte zorlanması, yerini Alanzinho’ya bırakırken de, taraftarın protestosuna maruz kalması hoş değildi.
Geçen hafta formsuz görünen Tjikuzu’nun dün de kötüydü. Dolayısıyla Trabzonspor’un oyunu istediği gibi yönlendirmesi güçleşti. Bu görevi zaman zaman Selçuk ve Colman yapmaya kalkınca, hücum bölgesi etkisiz kaldı.. Trabzonspor’un golündeki müthiş şovu alkışlanan Engin ikinci ihtardan kırmızı kartla takımını yalnız bırakırken, çok acemiydi.
Temsilcimizin yenik duruma düşmesinden hemen sonra eşitliği sağlaması, tribünleri umutlandırdı. Bu umudu yeşertecek birkaç pozisyon da yakalandı. Ancak birinde direk, ikisinde savunmacıların şansı, skor tabelasının değişmesini engelledi.
Broos’un ikinci yarıda oyuna yaptığı müdahaleler için çok geçti. Zira ilk golün sahibi Gignac’ın kendisini savunmanın arkasında unutturması ve ikinci kez rakip ağları görmesi, bordo-mavili ekibin Avrupa ligi hayallerini yıkmaya yetti. Mansare’nin bitirici darbesini vurduğu pozisyonda üç Toulouse’li oyuncunun yanında sadece kaleci Sylva’nın kalması ise maçın özeti ve fotoğrafı gibiydi.
Rövanş maçında bir mucize gerçekleşmezse, Trabzonspor sezon başı koyduğu üç ve en önemli hedeften birini yitirdi diyebiliriz. Avrupa Ligi kulüp için ciddi bir kazanım, Türk futbolu için motivasyon, Trabzonlular için yeni bir heyecan olabilirdi.
Dün akşamki hüsranı sorgulaması gerekenlerin başında Hugo Broos’un geldiği kuşkusuz. Futbolcularının özelliklerini öğrenmek kadar, duygusal yanlarını da dikkate alması, Belçikalı teknik adamın ligdeki kaderinin belirlenmesi açısından çok önemli.