Cemal Ersen

Cemal Ersen

cersen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Geçen hafta sahasında Fenerbahçe’ye yenilmesine karşın son vuruşlar hariç parmak ısırtan bir performans gösteren Galatasaray için düşündüğünden de kolay maç oldu. Trabzonspor karşısında oyuna istediği tempoyu veren, orta alanda dilediği gibi pas yapan, kanatları yol geçen hanına çeviren sarı-kırmızı takım, tıpkı geçen haftaki gibi pozisyon üretmekte zorlanmadı. Ancak bu kez karşısında Volkan gibi kaleci, Fenerbahçe gibi dirençli rakip de yoktu.
Trabzonspor bu sezon 8 derbi maçı oynadı. Lakin hiç dün akşamki kadar çaresiz ve etkisiz kalmadı. Bordo-mavilierin, ne yapması ve nasıl oynaması gerektiğini daha iyi bilen Galatasaray’ı durdurması imkansızdı. Selçuk, Emre, Engin, Melo’dan oluşan orta sahayı kontrol etmesi ise mucize! Öyle ya, orkestra şefliğini Selçuk’un yaptığı bu pas trafiğini kim bozacak, hangi oyuncular ayakta kalacaktı ki? Tek başına Zokora mı? Adam kovalamaktan yorulan Serkan mı? Yoksa pres yapmayı, savunmayı pek sevmeyen Adrian mı?
İstatistikler de gösterdi, iki takım arasındaki fark dağlar kadar. Hal böyle olunca hücumu bu kadar seven ve doğrularını noksansız yapmaya çalışan bir takıma rakip olması mümkün değildi Trabzonspor’un.
Selçuk İnan kuşkusuz bu sezon Süper Lig’in adından övgüyle söz edilecek en önemli oyuncularından biri. Giderek olgunlaşan ve Fatih Terim gibi bir ustanın elinde zirve yapan Selçuk, gol perdesini açan isim oldu. Frikik vuruşlarında kalecilerin korkulu rüyası haline gelen yıldız futbolcu, sadece eski takım arkadaşı Tolga’yı değil, tribünleri dolduran on binlerce kadın ve çocuk taraftarı da üzdü. Sonrası çorap söküğü gibi geldi. Colman’ın golü mü? Sadece oyunu rölantiye alan Galatasaray’ı hareketlendirmeye yaradı. Hemen bir dakika sonra yanıt Eboue’den geldi. Terim’in ikinci yarıda Elmander ve Selçuk’u kulübeye çekmesi skor garantisi kadar, çarşamba günkü maçı düşünmesindendi. Zaten sonrasında fazla sıkmadı Terim’in öğrencileri.
Doğru, Galatasaray dün fazlasıyla iyi idi. Ancak Trabzonspor bu sezon Avrupa dahil o kadar çok zor maç oynadı ki, hiçbirinde bu kadar teslimiyetçi değildi. İkinci yarıda zevahiri kurtarmak adına Colman’ın hırsı, Volkan ve biraz da Serkan’ın gayretini bir kenara koyun, sıradan takım görüntüsünden kurtulamadı Trabzonspor. Burak Yılmaz’ın yokluğu mu? Eğer gelecek sezon görevde kalırlarsa, Şenol Güneş ve bordo-mavililer, Burak’sız bir takımın hesaplarını yapmaya başlasalar iyi olur!