Cemal Ersen

Cemal Ersen

cersen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Trabzonspor’un güle oynaya kazanması gereken, tedavilik bir maçtı. Haftalar süren stresin rahatlamaya dönüşmesi, kaybolmaya yüz tutan umutların yeşermesi için Hacettepe gibi bir rakip, fikstürün bordo-mavili takıma sunduğu bir lütuftu adeta.
Ersun Yanal da bunun farkında idi ki, ilk defa Song ve Gökhan Ünal’ı kesme cesareti göstermişti. Bu radikal kararın söz konusu ikilinin son haftalardaki formsuzluğunun yanı sıra, küme düşmesi kesinleşmiş bir takıma karşı oynamanın verdiği rahatlık da vardı elbette.
İstekli, ama tedirgin başladı Trabzon. Çünkü kafalardaki “Bu takım kimlere ne puanlar kaybetmedi ki” endişesini atmak kolay değildi.
Umut tek santrfor, Alanzinho hemen arkasında serbest adam, Yattara  “kafasına göre” kanatları kullanacaktı.. Serkan’ın ileri çıkarak hücuma destek vermesi, Yanal’ın golü erken bulma düşüncesinin yansımasıydı. Ne var ki o gol, planlananın aksine bir duran top ve bir savunmacının çabasıyla geldi. Tabii, Orhan Şam’ın hatalı müdahalesini de unutmamak gerek.
Sonrasında işin rengi belli oldu. Buna bir de Selçuk Şahin’in ikinci yarının hemen başında acemice “kızarması” eklenince,  derin bir oh çekti Trabzonspor.
Üç farklı skordan sonra yaşananları ise ayrı değerlendirmekte yarar var. Hacettepeli oyuncuların onurlu direnişi, bu tip skorlara  alışık olmayan (!) Trabzon’un garibine gitti. Serkan Atak’ın golünü de böyle bir ruh hali içinde seyretti savunma. Devamı gelebilirdi belki ama, Sylva’nın yerinde müdahaleleri, tablonun daha da ilginç bir hale dönmesini engelledi. Umut’un golüne gelince. Skora nokta koyan bir vuruş olmaktan daha fazla anlam içeriyordu. Genç oyuncunun yitirmeye başladığı özgüvenini kazanması, baskıdan kurtulması için gerekliydi bu gol.
“Farklı kazanmış bir takım bu kadar eleştirilir mi?” sorusu akla gelebilir. Oyunun değil, skorun prim yaptığı ligde bu galibiyeti küçümsemek gibi bir düşüncemiz olamaz. Umarız bu sonuç, Trabzon’un kalan süreçteki yedi maçına “iyi oyun ve skor” şeklinde yansır, biz de Avrupa hedefini tutturan takımı alkışlamak düşer. Çünkü bu ligin bordo-mavili renklere çok ihtiyacı var.