Yakıştı!

Yakıştı

Bir sezon daha yaşandı ve bitti... Manzara nettir: Gönüllerin ve ligin şampiyonu Bursaspor... Az para çok inanç denklemi, bir sezon boyunca bıkıp usanmadan verilen mücadele, dayanışma, takım ruhu kazandı. Bursaspor’un zaferi, hangi takıma gönül verirseniz verin, eğer “oyun”un kendisini önemseyenlerdenseniz, bu zamanların ruhu olan rasyonel ekonomik gereklilikler gibi laflar sizin de içinizi ferahlatmıyorsa, başka bir futbol özlemindeyseniz, kesinlikle önemli bir zaferdir, güzeldir...
Galatasaray’dan gönderilen Ömer Erdoğan...
Trabzon’dan gönderilen Mustafa Keçeli ve Hüseyin Cimşir...
Kayseri’den gönderilen Turgay Bahadır...
Beşiktaş’tan gönderilen Ali Tandoğan, Tuna Üzümcü ve Zapotocny...
Altyapıdan gelenler, Anadolu’nun değişik yerlerinden gelip Bursaspor’da yeniden var olanlar...
Oynarken de hocayken de Beşiktaş’tan gönderilen/ayrılmak zorunda bırakılan Ertuğrul Sağlam... Akıttığı her damla gözyaşı ile zaferin resmini çizdi...
Futbolumuzun en mağrur, en mütevazı isimlerinden biri olduğu için... Hep sağlam kaldığı için... Bir Beşiktaşlı olarak en çok onun bu mutluluğu yaşamasına sevindim...
Akşam yayınlanan Not Defteri, Kenan İmirzalıoğlu’nun yoğunluğu sebebiyle canlı çekilemedi. Programın editörlerinden biri olarak erken çekmenin faydasından yararlanayım, Kenan’dan, nam-ı diğer Ezel’den çektiğim kopya ile bitireyim yazıyı: 18 milyon liralık takım Bursaspor, bu 18 milyonu kuruşuna kadar harcadı, diğer takımlar ise yastık altı yaptı. İşte bu sebeple şampiyonluk Bursaspor’a yakıştı...
Not: Benim canım babam, nur içinde yatsın 2007 Nisan’ının 8’inde kaybettik onu, çoğu insanın tuttuğu gibi 3 büyükleri tutmazdı... 2 kızı Beşiktaşlı, oğlu ve karısı Fenerbahçeli’ydi ama o “Ben Bursalı’yım, Bursasporlu’yum” derdi... Bir de Ertuğrul Sağlam’ı çok severdi... Bu şampiyonluk en çok onun için Bursaspor’a kutlu olsun...

Haberin Devamı


Cennet ve cinnet...
Terinin son damlasına kadar mücadele ederek, belki de en iyi maçlarını çıkaran Fenerbahçeli futbolcular, sadece topu Trabzon kalesinden içeri sokamadı...
TV’de uzatmalarda Beşiktaş’ın golünün tekrar gösterilmesi sonucu gol diye sevinen tribünler... Sahaya 2-2 hareketi yapan futbolcular... 2-2 diyen anonsçu (Federasyon yetkililerine sorup da o anonsu yapmış fanatik Fenerbahçeli, belki de yaşananlarda en masum kişi)...
Bitiş düdüğüyle şampiyonluğu kutlayan futbolcular... Sahaya giren taraftarlar...
Omuzlara alınan futbolcular... Timsah yürüyüşü yapan taraftarlar...
Atılan konfetiler...
Yakılan meşaleler...
“En büyük başkan” diye tezahürat yapılması...
Kadıköy’de bir cennet hali...
1-2 dakika...
Sonra...
Şampiyon olamamanın hıncı, öfkesi...
Omuzlara alınan futbolcuların yere atılması...
Timsah yürüyüşü yapanların ağlama görüntüleri...
Atılan koltuklar...
Yakılan koltuklar ve pankartlar...
2 dakika önceki “büyük başkan”ın istifaya davet edilmesi...
Kadıköy’de bir cinnet hali...
Beşiktaş’ın atamadığı ya da Bursaspor’un attığı, Fenerbahçe’nin atamadığı ya da Trabzonspor’un attığı bir golün sonucu...
Cennet ve cinnet...
Bu iş bu kadar basit olmamalı...

Haberin Devamı

Pinokyo Güiza!
Türkiye’de

Fenerbahçe ile 4 yıllık kontrat imzaladım ve 2 senem daha kaldı. En azından 1 yıl daha kalmak istiyorum önümüzdeki iki ay içerisinde neler olacağını göreceğiz. Umarım Fenerbahçe’de 4 yılımı tamamlarım. Gerçek Güiza’yı, başarma arzumu göstermek istiyorum. Çok üzgünüz, acımız çok büyük. Ne Avrupa, ne kupa ne de ligde bir şey yapamadık Bu durum bizi çok üzdü ama yeni sezonda bunu başarmaya çalışacağız, Fenerbahçeliler bunu hak ediyor. Şampiyonluk Fenerbahçe için çok önemliydi. Bize de yazık oldu. Ama başımızı dik tutmamız lazım. Önümüzdeki sezon şampiyonluk için yarışmak gerekiyor. (Güiza - FOX Spor)

Haberin Devamı

İspanya’da
Polise ‘Güiza’yı bize ver’ diye bağırdıklarını duydum. Hayatımda en çok korktuğum gün oldu. Şampiyonluğu kutlamayı beklerken, bir anda ortalık cehenneme döndü. En çok benden nefret ediyorlardı. Polis otosunun içinde olmasaydım beni öldürürlerdi. Türkiye’de can güvenliğimin olduğunu düşünmüyorum. Bir daha İstanbul’a dönmeyi aklımdan bile geçirmiyorum. Menajerime söyledim bana takım arıyor. (Güiza - Balear Adaları’nın yerel radyosu Onda Cera)

Para çok!
Şimdi gidiyorum ama ileride 14 milyon lira verip alırlar.
(Eski Beşiktaşlı yeni Eskişehirsporlu futbolcu Batuhan Karadeniz)

Büyüyünce anlarsın!
Hocama göre Bobo, Holosko ve Nobre karakter olarak benden daha iyilermiş. Ne yaptıysam da hocam beni beğenmedi. Anlamadım.
(Eski Beşiktaşlı yeni Eskişehirsporlu futbolcu Batuhan Karadeniz)


Takma kafana!

Ben üç ülkede bütün kupaları kazandım. İmrendiğim bir şey yok. Ama bazı kulüp başkanlarının mahalli kupa bile kazanamamış teknik direktörlerini benimle kıyaslamaları gülmeme neden oluyor.
(Inter Tek. Dir. Jose Mourinho)


Büyük konuşma!

Ben Fenerbahçe, Galatasaray veya Beşiktaş’ı çalıştırayım rakip takım eğer orta sahayı geçerse şerefsizim.
(Kasımpaşa Tek. Dir. Yılmaz Vural)


Allah yazdıysa bozsun!

Erdem Erol: Hiç ‘Rıdvan ağabeyle adım gibi kaderim de kesişti’ diye düşündün mü?
Rıdvan Şimşek: Açıkçası düşündüm ama inşallah bundan sonra futbol hayatım Rıdvan ağabeyin yaşadığı talihsizlikler gibi olmaz.
(HTSpor.com)

Aman diyeyim size...
Kasımpaşa, bu sezon 8 yabancısından sadece birini oynatabildi. Siz böyle yapmayın. Sorunlu Güney Amerika futbolcularını alırsanız haliniz duman olur.
(Kasımpaşa Tek. Dir. Yılmaz Vural, Bucaspor’a öneride bulunuyor)

Abiden tavsiyeler:
Hayata dair tek keşkem gençken Avrupa’ya gitmemek. Real Madrid’de dahi oynayabilirdim. Arda ve Semih de Avrupa’ya gitmeli. Kendilerine de bunu anlattım.
(Tümer Metin - Lig TV)