A2 Milli Takımı çok tanıdık bir isme emanet ediliyor. Pierre van Hooijdonk isminin futbol dünyamızda nereye karşılık geldiğini burada tekrarlamamıza gerek yoktur sanırım.
Hooijdonk’un Fenerbahçe’den nasıl erken koptuğunu hatırlayanlar bunun futbol takımı için bir kırılma noktası olduğunu da ifade edeceklerdir.
Geçtiğimiz sene Hiddink’in göreve getirilmesiyle birlikte yardımcısının kim olması gerektiği konusunu da konuşmuş ve en doğru ismin PVH olduğunun altını çizmiştik. Ancak bu senaryo gerçekleşmedi, Hollandalı oyuncunun şimdi söylediklerinden ülkesindeki bir dönem formasını da giydiği NAC Breda isimli takımın başına geçme umudu nedeniyle milli takımımızdan gelen teklifi geri çevirdiğini anlıyoruz.
Derwall-Mustafa Denizli, Piontek-Fatih Terim tandemlerinin futbol dünyamızdaki etkisini hepimiz biliyoruz. Şu bir gerçek ki futbolumuz gelişmeleri çok geriden takip ediyor. Bu nedenle de ister istemez yurtdışından teknik adam ithalatımız sürüyor.
Son yirmi yıla damgasını vurmuş bu teknik adamların ellerini ayaklarını sahalardan çekmesiyle birlikte bir boşluk oluştu. Bu boşluğu içimizden çıkardığımız yerli teknik adamlarımızla doldurmayı başaramadık ya da onlara sabretmesini bilemedik. Bu nedenle Hiddink ismi bir çok bakımdan tartışmaların önünü kesti.
Geçen sene Oğuz Çetin gerçeğini de yazmıştım. Hiddink’in nasıl bir şans olabileceğini de… Ancak Oğuz Çetin sanki o ivmeyi kaybetti. Hiddink sonrasında boş bıraktığı koltuğun Oğuz Çetin’le doldurulması gibi bir düşüncenin futbol dünyamızda karşılığını bulamayacağını tahmin ediyorum.
Hooijdonk ismi bu anlamda yepyeni momentumlar taşıyor. Sadece milli takımlar düzeyinde de değil; şampiyonluğa oynayan takımlarımızın başında görev yapabilecek ve herkes tarafından kabul görecek bir teknik adam vizyonuna sahip olması çok önemlidir.
A2’de görev alarak daha çok altyapıdaki genç oyuncularla çalışırken muhtemel 2016 sonrası takımın kadrosunu da buradan şekillendirme şansı olacaktır.
Bir çok bakımdan önemli bir karardır. Federasyon yetkililerini buradan kutlamak istiyorum.