Fenerbahçe Teknik Direktörü Daum, Tokatspor maçına bir Avrupa Ligi maçı önemi yüklemişti. Maçı bu kadar önemsemesinin aslı, ligdeki ikinci yarı ilk maçındaki rakip Denizlispor’a şimdiden hazırlık yapmaktı.
Ancak buna rağmen bazı sorular geliyor insanın aklına. Öyleyse soralım.
Öncelikle neden Alex sahadaydı. Ligdeki ilk maçta cezalı olan Alex’siz, Tokat maçı bile oynayamaz mıydı bu takım?
Yani bu maçı çözme işi bile Alex’e mi kalacaktı?
Bir diğeri, Özer neden ön liberodaydı?
Daum ona bir türlü takımda sabit bir yer bulamadı. Ve Özer nedeniyle her mevkiden oyuncular sırayla yedek bekliyor. Ona illa da bir kontenjan yaratmak gerekiyorsa, Alex’in olmadığı zamanları ya da sağ kanadı kollamak gerekmiyor mu?
Sezon içinde o bölgede; ön liberoda Cristian, Emre, Selçuk, Deniz gibi oyunculara karşın forma bulabilir mi Özer? Bulursa sorun yok. Bulamazsa bu provanın anlamı yok. Aslında Özer ne oynamalı? Bu sorunun da şimdilik yanıtı yok.
Aykut Kocaman’ın geride bekleyen çok iyi yabancı dediği Deivid’i kazanmak için bu maç neden fırsat değil? Güiza’ya bu kadar sıradan bir maçta bile forma vermenin altında yatan neden ne?
Mehmet Topuz tüm iyi niyetine karşın, neden hantallıktan kurtulamıyor? Yüzde yüz kapasite ile oynuyor ama sanki beline paraşüt bağlı. Onun bu problemini Tokatspor maçı çözebilir mi? Attığı gole bu kadar şükretmesi neden?
Babacan yediği gole ne diyor? Oynamadığı için mi, oynayamayacağını bildiği için mi bu kadar dalgın?
Bekir, kendini kanıtlayamadığı stoper bölgesinden sonra, başına konan sağ kanat şansı için ne kadar çaba harcıyor? Takımın seçeneksiz tek bölgesi olan sağ bek için verdiği emeği yeterli buluyor mu?
Fenerbahçe, baskı ve sertlik gördüğü zaman, ya da tempoyu kendi belirlemesine izin verilmediği anlarda neden bu kadar sıradan bir takım haline geliyor? İkinci lige yükselme grubu takımı, neredeyse as kadro ile mücadele eden Fenerbahçe’ye kök söktürüyorsa, oyuncuların maç seçtiği gerçeğini bir kez daha tartışalım mı?
