Gündem ‘Gazi maaşı değil madalya istiyoruz’

‘Gazi maaşı değil madalya istiyoruz’

26.10.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

Üye sayısı 300’ü bulan derneğin başkanı Kadir Erhan Tuna, ‘Vücutlarımızda terörist mermisiyle yaşamamıza rağmen gazi sayılmıyoruz. Derdimiz gazi maaşı almak değil. Çocuklarımıza gururla bırakacağımız gazilik nişanımızı istiyoruz’ diyor

‘Gazi maaşı değil madalya istiyoruz’

Türkiye’de terörle mücadele sırasında yaralanan, vücudunda şarapnel parçası kalan, ancak buna rağmen gazilik unvanı alamayan 10 bin kişinin olduğu belirtiliyor. Kiminin parmakları kesik, kiminin bir gözü kör, kiminin kalbinde kurşun olsa da terör mağduru bu kişiler sakatlık veya ciddi uzuv kaybı yaşamadıkları gerekçesiyle gazi sayılmıyorlar.

Haberin Devamı

‘Gazi sayılmayan gaziler’in istedikleri tek şey ise hak ettikleri madalya ve unvanı alabilmek. Aileleriyle birlikte on binlerce insanı ilgilendiren bu sorunu çözmek için bir araya gelen nişansız gaziler, geçen ocakta kurdukları “Terörle Mücadele Sırasında Yaralanıp Gazi Sayılmayanlar Derneği” çatısı altında bir araya gelerek hak arayışı başlattı.


‘Mücadele edeceğiz’

Üye sayısı 300’e ulaşan Terörle Mücadele Sırasında Yaralanıp Gazi Sayılmayanlar Derneği Başkanı Kadir Erhan Tuna ise çalmadık kapı bırakmamalarına rağmen, muhatap alınmamaktan derin üzüntü yaşadıklarını dile getiriyor. Tuna, “Vücutlarımızda terörist mermisiyle yaşamamıza rağmen bizler gazi sayılmıyoruz. Derdimiz gazi maaşı almak değil. Çocuklarımıza gururla bırakacağımız, gazilik nişanımızı istiyoruz” diyor.

Haberin Devamı

Gazi sayılmak için sakatlık şartı arandığını de belirten Tuna, “Bir baba düşünün, vatanı için vurulmuş, eşine evladına övünerek ‘Ben gaziyim’ diyemiyor. Devletimiz bunu bize çok görüyor. Hak ettiğimiz gazilik onurumuzu alma yolunda hem dernek çatısı altında hem de sosyal medya üzerinden mücadele edeceğiz. Bizler, terörle mücadelede yaralanan devleti tarafından unutulan ya da bilmeden mağdur edilen bu vatanın evlatlarıyız. Arkadaşlarımız arasında bir gözünü, parmaklarını kaybedenler, benim gibi kalbinde kurşunla yaşayanlar var. Tek isteğimiz Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Yönetmeliği’nde değişiklik yapılarak gazi sayılmak... Devletimiz bizleri mali yük olarak görüyorsanız derdimiz para değil, evlatlarımıza ve torunlarımıza bırakabileceğimiz gazilik onur ve madalyasıdır. Devlet bizi gazi görebilmek için bizden uzuv kaybı arıyorsa, bilinmelidir ki; umut ve inanç kaybı bunlardan daha büyük bir kayıptır” diye konuşuyor.


Kalbinde kurşunla yaşıyor

Tuna, ocakta kurulan derneğin şimdiden 300 üyesi olduğunu belirterek şunları söylüyor: “16 Nisan 1999’da Tunceli’de vuruldum. O tarihten beri kalbimde kurşunla yaşıyorum. Ülke genelinde benim durumunda olan 10 bin kişi olduğunu biliyoruz. Ne yazık ki gazi sayılmak için sakatlık şartı aranıyor. Oyun oynarken vurulmadık. Gazilik maaşı bağlanırsa Mehmetçik Vakfı’na bağışlamayı düşünüyoruz. Bizim tek isteğimiz madalya ve unvanımızın verilmesi. Ne yazık ki kimseyle görüşemiyoruz. Belediye başkanları bile bize randevu vermiyor.”

Haberin Devamı


‘Gazi maaşı değil madalya istiyoruz’

Hakan Gülterler, vücudundaki 33 şarapnel yarasına rağmen uzuv kaybı yaşamadığı gerekçesiyle gazi sayılmadığını söylüyor.

33 şarapnel yarasına rağmen gazi sayılmadı
Şırnak’ın Cizre ilçesinde 1991 yılında yaralanan ve vücudunda 33 şarapnel yarası bulunan 44 yaşındaki Hakan Gülterler, yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Pusuya düştüğümüzde, yanımdaki iki arkadaşım şehit oldu. Patlayan roket mermisi nedeniyle ağır yaralandım. Çatışma sonrası vücudumda 33 şarapnel yarası oluştu. Bacaklarımda ise 3 şarapnel parçası var ancak sinirlere yakın olduğu için alınamıyor. Evliyim ve 2 çocuğum var. Uzuv kaybı yaşamadığım gerekçesiyle gazilik hakkımı vermediler. Bacaklarımdaki şarapnel parçaları da ancak 2005’te çekilen ultrasonda fark edildi. 45 gün hastanede yattıktan sonra sırtımda doku kaybı var diyerek taburcu edildim. Terörle mücadelede yaralanmış biri olarak sayılıyorum. Vücudum bu ülke için yara bere oldu. Sadece onur nişanımızı versinler. Evlatlarımıza mirasımız onur nişanımız olacak.”
‘Kalp yarası kurşundan çok daha ağırmış’
Şırnak’ın Merkez bağlı Camili mezrasında 1993 yılında yaralanan ve gazilik hakkı verilmeyen 42 yaşındaki Veysel Ertemel de yaşadığı duruma isyan ediyor: “Kalbime yapışık bir kurşunla hayatımı sürdürüyorum. 2 evladım var. İşçilik yaparak geçimimi kazanıyorum. Yeterli uzuv kaybım olmadığı gerekçesiyle gazilik hakkımı vermediler. Kalbinde kurşun olan birini askere almazlar. Ancak terörist mermisi kalbim yapışık yaşadığım halde gazi sayılmıyorum. Uzuv kaybı yaşamadığım için gazi sayılmıyorum. Bu kadar mı değersizim? Derdimiz para değil. Gazilik unvanını istiyoruz. Kalp yarası kurşundan çok daha ağırmış!”