‘Lafla güçlü Türkiye olmaz’

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Maltepe Belediyesi Küçükyalı Kültür Merkezi’nde 1. Bölge muhtarlarıyla buluştu. Kılıçdaroğlu, “Demokrasisi güçlü değilse Türkiye güçlü olmaz. Hukukun üstünlüğü yoksa, güçlü Türkiye olmaz. İnsan hakları, düşünce özgürlüğü yoksa, ekonomisi güçlü olmazsa, güçlü Türkiye olmaz. Lafla güçlü Türkiye olmuyor” dedi.

‘Telafisi yok’

Türkiye’de 2.5 yıldır fiili başkanlık sistemi olduğunu ancak uygulamaların kaygı verici nitelik taşıdığın iddia eden Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Buyurun son 2,5 yıla bakın. Ekonomi daha mı iyiye gitti, işsizlik mi azaldı? Millet rahatlıkla düşüncesini mi ifade ediyor? Gazeteci rahatlıkla yazı mı yazabiliyor? TRT tarafsız yayın mı yapıyor? Son 2,5 yılda yaşananlar budur. Şimdi bu uygulama anayasal güvenceye kavuşturulmak isteniyor. Hiç kimsenin can ve mal güvenliği olmayacak. Bu kadar açık bu kadar net söylüyorum. Kişiye bağlı sistem olmaz. Osmanlı’da bile böyle bir sistem yok. Dünyanın hiçbir ülkesinde de yok. Bütün yetkilere sahip bir kişi olamaz. Çünkü o kişi hata yaptığı zaman telafi edecek makam yoktur. Hatanın tamamını vatandaş çeker. Denetimsiz bir sistem olur mu? Yeni seçilecek kişi kul hakkı yerse, nasıl hesap soracaksınız. Ancak 400 milletvekilinin oyu ile hesap sorulabilir. Peki 400 vekil nerede bulunacak?”

‘ABD sistemi farklı’

12 Eylül darbe anayasasının değiştirilmesini öteden beri istediklerini, ancak getirilmek istenen sistemin ondan da kötü olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Anayasa’yı değiştirelim. Ama getirilen bu sistem dünyanın hiçbir güçlü ülkesinde yok. Almanya, İngiltere, Hollanda, Japonya gibi gelişmiş ülkelerde demokratik sistem bulunuyor. Dünyanın en gelişmiş 20 ülkesinde, ABD hariç diğerlerinde parlamenter sistem işliyor. Amerika’da başkanlık var ama bizimki gibi değil. Orada eyaletler var. Her eyaletin parlamentosu var. Her eyalet kanun çıkarıyor. Başkan en zayıf halkadır. Başkan büyükelçi bile tayin edemez” şeklinde konuştu.

Kılıçdaroğlu, Bostancı’daki bir otelde Kars, Ardahan ve Iğdır illerinin dernek, federasyon ve vakıf üyeleriyle buluşmasında ise Hollanda ile yaşanan krize değindi:

“Dış politika milli olmak zorundadır. Bizim ülkemizin bir bakanı bir başka ülkeye alınmıyorsa, uçağı indirilmiyorsa, bir bakan sınır dışı ediliyorsa burada hep beraber hareket edeceğiz. u. Hollanda ile ilişkilerin yumuşatılmaya çalışıldığını biliyorum. Ben bunu da doğru bulmuyorum. Bu ülkenin bakanını kabul etmemişse en hafif deyimiyle bizden özür dilemesi lazım.”